▶6◀AKIBETİM

80 75 49
                                    

GEÇİKME İÇİN ÖZÜR DİLERİM.

Yeni bir beden, yeni bir can!!

minik bir kardeşim olacak, evet annem hamile sultanım karnında benim kardeşimi taşıyor şimdi. O doğunca onu bu hayattan bu adamdan korumak için elimden ne geliyorsa yapacağım. O benim yaşadıklarımı yaşamayacak. Dayak yemeyecek, küfür edilmeyecek, öldürülmeye çalışılmayacak, dilendirmek için uğraşılmayacak. O benim en kıymetli varlığım olacak annemden sonra, dünyam olacak. Ben onunla hep ilgileneceğim onun üzülmesine asla izin vermeyeceğim. Bilirim bir kız ilk aşkı olarak gördüğü adam tarafından bir defa incinince bir daha toparlayamıyor. Ben o kadar kırıldım ki ona o kadar parça parçayım ki sanki sonsuzlukta bu sonum da. Benim hayallerim o kadar farklıydı ki geleceğe dair bir sürü plan yapmıştım ben babamla ilgili. Ama istemekle olmuyormuş demek ki, ben geleceğe dair planlar yaparken hayat kendi çizdiği planı öne sürmüş çoktan. Bir yerinden başlamışım benim için yazılan kadere. Mutlu olmayı dilemiştim ben, babamın ve annemin beni çok sevmesini dilemiştim, açta yatsak birbirimize hep sevgi dolu bakalım istemiştim, bana oyuncak almasınlar ama benimle oturup oynasınlar istemiştim. Ne çok şey istemişim bu kadar hayal bu kadar rüya belki de uyanmam gerekiyordur bu rüyadan. Kendime kurduğum mutlu aile tablosundan kurtulmam gerekiyordur.

Fatma"Kalk lan ne konuşup duruyorsun kendi kendine, yürü bana içki al."

Büşra"Rahat bırak annemi ben alırım baba ne olur bırak onu."

Kemal"Sen otur kız seninle konuşacaklarımız var. Yahya Beyle ilgili konuşacağız."

Fatma"NE KONUŞACAKMIŞ BENİM KIZIM ONUNLA İLGİLİ UZAK DUR KIZIMDAN."

Kemal"Sen kimsin lan bana bağırıyorsun si**r git bana içki bul, gerekirse kendini sat."

Fatma"Sen nasıl böyle konuşursun! Ben sana ömrümü verdim be sen nasıl bir adamsın. Ben karnımda senin çocuğunu taşırken sen benimle bu şekilde nasıl konuşursun hemde kızımızın yanında. Yeter artık Kemal bu kadarını hak etmedim yaptığın hiçbir şeyi hak etmedim! Bitti anlıyor musun?"

Kemal"Ne malum karnındakinin benden olduğu. Sen kimsin lan bana bağırıyorsun o***pu."

Büşra"Anne yeter ne olur hadi gidelim bu evden kardeşim için anne."

Kemal"Nereye gidebileceğinizi sanıyorsunuz siz? Oturun lan oturduğunuz yerde. Evleneceksin o adamla Büşra yoksa ben seni satacağım yeri bilirim."

Babam bu çirkin kelimeleri kurunca annem beni tutup odaya kilitledi, bağırışları annemin çığlıkları geliyordu kulağıma ama çıkamıyordum şu lanet odadan. Annemin sesi kesildi bir anda ona bir şey olmaması için yemin etmiştim. Kapının camını kırıp çıktım ama gördüklerim bende şok etkisi yarattı. Annemin her yeri kanlar içinde elinde bir bıçak duruyordu öyle korktuğum başıma gelmemeliydi annem eğer o bıçağı o adama sokarsa karnında kardeşimle dayanamazdı. Koşup hemen bıçağı aldım ve o pisliği defalarca bıçakladım belkide binlerce kez tekrar tekrar soktum bıçağı.

Her şey saniyeler içinde olmuştu o adamda annemde yerde kanlar içinde yatıyordu annemin çok kanaması vardı. Kardeşime bir şey oldu korkusuyla hemen ambulansı aradım.

ambulansı beklerken anneme sarılıp ağladım sadece dünyayı inletecek hıçkırıklar kopuyordu dudaklarımdan. Bu son çırpınışlar son haykırışlardı belkide, bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı biliyorum. Geceler gündüze gündüzler geceye karışacaktı, kalbimdeki yaralar az önce o bıçağı tekrar tekrar sokuşum gitmeyecekti asla hayatımdan. Yaşamayacaktı ruhum bedenim belki ama ruhum bu evde bu olayların içinde yitip gidecekti. Ruhsuz öylece duruyordum ambulans gelmişti annemi ve o adamı almıştı ama ben hareket edemiyordum. O adam ölmüştü ama sanki benim canım ayrılmıştı bedenimden, sanki benim ruhum çekilmişti. Gece bu defa siyah değildi sanki kırmızıydı.

Hastaneye gelmiştik annemi hemen ameliyathaneye aldılar. Ama o! Babam dediğim adam ölmüştü artık, kabus bitmişti. Peki ya kardeşim ne olacaktı? Ona bir şey olmasına izin vermeyeceğime söz vermişken ben sebep oldum.

Nasıl dayanılır bunca acıya nasıl? Babam öldü, annem şuan ameliyatta ve neler olduğunu bilmiyorum, küçük kardeşimse belkide çoktan gitti. Bana ne olacağıyla ilgiliyse hiçbir fikrim yoktu, belkide hayatım bitmişti sonuçta cinayet işlemiştim. Bundan sonra nasıl devam edeceğim hayata! Nasıl tutunacağım yaşama! İnsanlara nasıl güveneceğim ben bundan sonra! Keşke hiç gelmeseydim dünyaya hiç doğmasaydım annemin karnından belki o zaman hayatları daha farklı olurdu. Kader denen şey önceden belli olmaz sonuçta her insan kaderini kendi yazar kendi oynar. Belirlenmiştir ne kadar nefes alacağı ama iyilik yapmakta kötülük yapmakta insanın kendi elindedir. Ben yapılabilecek en büyük kötülüğü yaptım öfkeme, nefsime yenik düşüp öldürdüm onu.

kaç saattir oturuyorum öylece bilmiyorum. Polisler,doktorlar başımda konuşuyor ama ne onlara laf anlatmaya nede oturduğum yerden kalkmaya mecalim var. Koluma yapılan bir iğneyi hissetmemle gözlerim kapandı..

Fatma:

Bugün gözlerimi açtım ameliyat olmuştum doktorlar yanıma geldi ve Kemal'in öldüğünü söylediler. Kalbimden pir parça gözümden bir yaş düştü, nasıl tarif edilir bilmiyorum. Hem nefret edip hemde ömrünü verecek kadar sevmek tarif edilemez bir duygu,

Canımın yarısı, meleğimden sonra ALLAH'ımın bana verdiği en kıymetli hazinemde gitmişti. Bırakmıştı daha tamamen benim olmadan, minicik ördüğüm patikleri, beşiği, o küçücük parmaklarıyla oynayacağı oyuncakları ve en önemlisi kalbimde de evimizde de yeri çoktan hazırdı. Onu hissettiğim ilk andan itibaren kalbimin yarısını kaplamıştı. Mis gibi bebek kokusunu koklayamadan, minik ayaklarını öpemeden, erkek mi kız mı öğrenemeden, kollarıma alıp kuzum diye öpemeden gitti. Ne kadarda zor dayanması kızgın yağla dağlasalar yüreğimi kendinden utanır ben neymişim bu acının yanında diye. Öyle çok acıyor ki kalbim ne anlatması nede tarif etmesi mümkün. Hayat benden canımın yarısını aldı şimdi diğer yarısının akıbeti benim elimde onuda veremem! Birini mezara öbürünü hapse olmaz! Dayanamam bu acıya, ben zaten öldüm bari o yaşasın.

AFFET BENİ MELEĞİM HER ŞEY SENİN İÇİN BENSİZ HAYATINDA DAHA MUTLU OLMAN DİLEĞİMLE..

Büşra:

Ne kadardır uyuduğum hakkında en ufak bir fikrim yoktu. Doktorlardan biri nihayet gelmişti.

Büşra"Pardon ben ne kadar süredir buradayım acaba?"

Doktor"Yaklaşık bir haftadır buradasınız Büşra hanım."

Büşra"Bir haftamı annem, kardeşim onlar nerede? Benim onları bulmam gerekiyor."

Doktor"Küçük hanım lütfen sakin olun anneniz bunu size vermemi istedi ve özür dileyerek söylüyorum. Anneniz kız yetiştirme yurdunu aramamı istemişti bir saate gelirler, hazırlanmanız gerekir."

Büşra"lütfen müsaade eder misiniz? Mektubu okuduktan sonra size seslenirim."

Mektup

"Affet beni güzel meleğim tek çarem buydu. Ameliyattan çıktığımda kardeşini kaybetmiştik, o adamda layığını bulmuştu ama senin onun yüzünden ömrünü çürütmene izin veremezdim. Sen uyurken polisler geldi beni sorguladılar bir anlık öfkeyle sinir krizi geçirip kendimin yaptığını söyledim. Çok ceza almam üzülme ben senin tek damla göz yaşına kıyamam. Doktor Beyden rica ettim yurdu arayıp birilerini çağıracaklar, sorun çıkarma yavrum git onlarla. Sen benim kirli hayatımın toz tutmayan nadide çiçeği idin, hep öyle kal meleğim başını belaya sokma. Beni unut kardeşini unut geçmişini tamamen unut özellikle o geceyi sil at hafızandan ki yeni bir hayat kurup mutlu olabilesin. Küçükken sana aldığım kırmızı kurdeleli tokaların vardı ya hani sürekli uğur getirdiğine inanırdın onların. Yastığının altında belki gerçekten de uğur getirir sana. Güzelim canımın canı hiç üzülme sakın gözünden yaş düşmesin, şimdi karar verme zamanı her şeyi arkanda bırakıp uzaklaşma zamanı beni sakın düşünme. Ben senin bir gülüşüne canımı veririm sen hep gül bir tanem."

SENİ HER ZAMAN SEVEN ANNEN.!


Bakalım Büşra'nın kararı ne olacak. Kendi akibetini nasıl çizecek. İtirafmı yoksa annesinin sözünü dinleyip hayatına devam mı edecek.
Yorum ve votelerinizi bekliyorum ponçiklerim galp galp galp..😊

~KAD£RİN TANGOSU~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin