Yeni bölümden selam bebekler. Ponçik yazarınız düşündü de kişileri tanımak isteyen yorumda belirtirse kızlarımızla tanışabilirsiniz artık. Böyle daha heyecan verici diyorsanız, kızların hayatı bittiğinde tanışırsınız. Bu arada mavi Denizime teşekkür ederim.. :)
*Zamansızdı bu dünyada bir çok şey. Sevgiler zamansız, ölümler zamansız, gidişler zamansızdı. Ama zamanlı ve güzel olan şeyler de var ailem gibi. Hep vardılar hep olacaklar.
Alarmdan erken kalkmam şaşırılan bir olay değildi uykuyu sevmeme rağmen sabahın erken saatlerine kadar uyuyamaz bir iki saatlik uykuyla okula giderdim. Gece erken uyuduğum zamanlarda ise gece yarısı kalkarım ve sırf okulda şarjım bitmesin diye nadir olarak kullandığım Mp3'üm den şarkı dinler kitap okurdum. Kulağımda Haluk Levent'in çok sevdiğim şarkılarından biri olan zor aşk elimde ise okumaya doyamadığım bir kitap. Huzur tam olarak buydu benim için. Tabii birde denizi gören odamı ve balkonu mu da unutmamak lazım. Derin bir nefes alarak kitabı kapattım bugün buna bile halim yoktu. Aklımda bir dünya soru ve bu soruları kovalayan bir sürü saçma cevap vardı. Ben kendime göre Deniz iken aileme göre Deniz Güçlü'idim! Kim olduğum değil kimlerden olduğum önemliydi anneme göre. On altı yaşında arkadaşlarıyla gezmesi, dolaşması gereken genç bir kızdım ama ben annemin zoruyla o davet senin bu davet benim gezer dururdum, yada biz ona sürüklenmek diyelim çünkü annemin yaptığına en iyi tanım buydu. Ailemi en güzel şekilde temsil etmem gerekiyordu ve bende bunu fazlasıyla başarıyordum. Annemin isteği ile şan eğitimi, binicilik dersi, yedi yabancı dil dersi almıştım ve hepsinde de uzman olmuştum. Annemi zorla ikna ederek gitar dersini de kendi isteğimle almış ve ustası olmuştum. Çok güzel bir sesim yoktu evet ama müzik benim en büyük tutkularımdan biriydi. Annemin daralttığı ruhum müzikle hayat buluyordu nefes alıyordu. Ben düşüncelerime dalmışken alarm kendini belli edercesine çalmış beni düşünce yumağımdan kurtarmıştı. Çok geçmeden babamın sesi kapının ardından duyuldu.
"Deniz kızım hadi uyan artık."
Sesinde ki şefkat ruhumu sararken kendimi gülümsemekten alamamıştım. Her zaman anneler ve kızlar yakın olurdu değil mi? Benim dünyamda bu bambaşkaydı ben babamın biriciği idim, bana her zaman sanki ilgi göstermezse solup gidecek bir gül gibi ilgi gösterirdi.
Annem ise bana her zaman biraz daha soğuk olan taraftı. Aslında biraz daha değil tamamen soğuk olan taraftı demek daha doğru olurdu. Her zaman yetersiz görüyordu beni. Ben ona göre her zaman yetersizdim, ama bunu aşalı çok olmuştu. Bu benim hayatımdı kimseye yetmek zorunda değildim, kimseye göre değişmek zorunda olmadığım gibi.
"Geliyorum." dedim düşüncelerimden kurtulduğumda.
Dolaptan üniformalarım ı çıkarıp giydim ve normalde iri dalgalı olan saçlarımın kabardığından sevmediğim için düzleştirerek kullanmak istemiştim ve dün gece iki saatlik bir uğraştan sonra istediğim sonuca ulaşabilmiş tim. Saçlarımı salıp tarakla hafif uğraştım. Ne kadar özel okulda okuyor olsam da lise de makyaj yapmayı oldukça saçma buluyorum. Sonuçta podyumda yürümeyeceğiz değil mi. Aynadaki yansımama göz kırptıktan sonra elime çantamı alıp telefonumu da şarjdan çekip çıkardım. Hoplaya hoplaya indiğim merdivenlerden masada oturan delici bakışları ile son buldu sevincim. "Günaydın" diye mırıldanarak yerime oturduğumda annem delici bakışlarını benden çekmemişti.
"Ne zaman büyüyeceksin Deniz? Vazgeç artık bu saçma hareketlerden! Ailemize yakışacak bir kız ol!" dediğinde sinirlerim tepeme sıçramıştı bile.
"Dışarıda zaten senin o çok istediğin kızım. Bırak ta burada rahat edeyim!" dedim bende gözlerimi ona çevirerek.
"Burası senin evin değil!" dediğinde oturduğum yerden hızla kalktım. Arkamı döndüğümde bir adım atıp öylece yerimde durdum gözümden akıp giden yaş kalbimi eritmişti ve o minik yaş sanki kocaman bir dalga olarak içimdeki anne sevgisinde büyük bir deprem etkisi yaratarak az bulunan enkazdan birkaç parça daha kopararak benden aldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~KAD£RİN TANGOSU~
Roman pour AdolescentsGitme ne olur ben sensiz nasıl yaşarım. Gitmek zorundayım affet beni. Beni bırakamazsın sensiz ölürüm ben sen gidersen ben kalamamki. Hiş ağlama kıyamam ki ben sana, bak benim hikayem kötü başladı sonra sen geldin güzelleşti, şimdi güzel bitiyor. Bi...