Terk Edilmiş Köşk'te Bir Gece

-İNANILMAZ BİR TUZAK-

Bunun üzerine buranın bir tuzak olduğunu anladım. Bunu herkese açıklamaya çalıştım fakat çok geçti. Koku daha da keskinleşti ve Dilara'yı bayılttı. Herkes paniğe kapıldı çünkü Dilaradan sonra Mert de yere yığıldı. Belli ki koku ona da biraz fazla ağır gelmişti. Daha sonra da Selin'in çığlığı yankılandı. O tarafa döndüğümüzde Selin yerde yüzüstü yatıyor arkasından maskeli bir adam onu bir kapıya doğru sürüklüyordu. Anıl bunu görünce hemen maskeli adamın üzerine atlayıp Selin'i kurtarmaya çalıştı ama adam elindeki sopayla Anıl'ın kafasına vurunca iş işten geçti artık. Anıl da bayılmıştı. Selin bir yere sürükleniyordu. Geriye bir tek ben ve Burak kalmıştık. İki seçeneğimiz vardı. Ya Selin'i kurtaracaktık ya da gidip saklanacaktık. Fakat Burak seçimi bana bırakmadı. Selin'e doğru koşarken bana bağırıyordu:
"Çabuk koş ve saklan."
Ben denileni yaptım. Bütün hızımla koştum. Merdivenleri tırmanıp gizli laboratuvardan çıktım. Önce Köşk'ten dışarı kaçmak istedim ama sonra eğer Burak Selin'i kurtarabilirse beni bulamayacakları aklıma geldi ve ben de dışarı çıkmamaya karar verdim. Üst kata çıkıp eşyalarımızın olduğu odaya geçtim ve çok düşünmeden getirdiğim halının altına girdim. O an aklıma ne geldi bilmiyorum ama böyle bir karar vermek normal bir insana kesinlikle yakışmazdı. Her neyse. Halının altındayken tir tir titriyordum. Burak ve Selin'in geleceğini umuyordum ama gelmediler. Fakat ilerde merdivenden yavaş yavaş çıkan ayak seslerini duydum. İlk başta Burak ve Selin'in geldiğini sandım ama yanılmışım. Çünkü gelen kişi; Selin'i sürükleyen maskeli adamdı. Vücudum çok daha da fazla titremeye başladı. O kadar çok titriyordum ki rekorlar kitabına girebilirim sandım. Sonra birden ayak sesleri kesildi. Adam durmuştu. Ortada bir ölüm sessizliği vardı. Adam bir şeyi bekliyordu. Ama neyi? Ve birden o ölüm sessizliğinden o korkunç adamın korkunç sesini duydum:
"Nerdesin?"
Sesli harfleri uzatarak söylüyordu. Ve bu da her şeyi çok daha da korkunç yapıyordu. Adam buraya benim için gelmiş! Cevap vermedim. Ama benim yerime cebimdeki telefonum cevap verdi. Biri bana mesaj atmış. Sesini kısmayı unutmuşum, lanet olsun! Hemen telefonu cebimden çıkarıp sesini kıstım fakat çok geçti çünkü adam sesi duymuştu. Mesaja baktım. Allah aşkına kim bu saatte mesaj atar ki? Tanımadığım bir numara :

Nerdesin??

Neler olduğunu anlamam çok uzun sürmedi. Mesajı adam beni bulmak için atmış. Doğrusunu söylemem gerekirse; amacına ulaştı çünkü benim bulunduğum odanın kapısının kolu yavaş yavaş indi ve kapı açıldı. Ve o korkunç adam sakin adımlarla içeri girdi.