Koşuyordum.. Koşabildiğim kadar hızlı koşuyordum. Aşırı derecede yorulmuştum ve uykum vardı. Her an çamurda uzanıp uyuyabilirdim gibi geliyordu. 'Acaba şurda durup iki dakika dinlensem mi ki' diye düşündüm. Ama zaman kaybetmemeliydim. Şu an iki saniye bile çok önemli geliyordu. Billy ve arkadaşlarım o köşkteydi. O adamla birlikte... Varmama az kalmıştı. Azıcık dayanmalıydım. Şu an bulunduğum yerden gözüküyordu. Karakol. Koşarken olayı Nasıl anlatacağımı düşünmeye başlamıştım bile. Eğer direk 'Biz eğlencesine köşkte gece geçirecektik' dersem ne olurdu acaba? Büyük ihtimal neden? Kiminle? Ne zaman? Tarzı sorularla boğulurdum. O yüzden ben de Billy'i kullanacaktım. Sonuçta üç/dört yıldır kayıptı. Karakola vardığımda nefes nefeseydim. Hemen içeri girdim. Bir tanecik nöbetçi polis vardı. Sandalyesinde oturmuş, klasik müzik dinleyip kahvesini yudumluyordu. Beni görünce konuştu:
"Ne oldu küçük hanım?"
"Abi, ne olduğunu inanamazsınız. Hani dört yıllık Billy diye kayıp çocuk vardı ya, onu buldum! Onu terk edilmiş köşkte buldum! Onu kötü adamlar kaçırmış, onu köleleri gibi bir şey yapmışlar... Bir de arkadaşlarım orda. O köşkte bir yerde. Ve lütfen çabuk olun, Billy şu an tehlikede. İçerideki kötü adam onu boğmak istiyor."
Hepsini bir solukta anlatmıştım. Polisin kalkıp köşke gidip Billy'i kurtaracağını düşünmüştüm ama böyle bir şey olmadı. Adam yerinden kalkmadı bile. Benim aksime sakince kahvesinden yudum alıp konuştu:
"Tamam, komik bir şakaymış. Şimdi gidebilirsin. Sizin gibi şakacı ergenlerle uğraşacak değilim."
Ağzımdan hayal kırıklığı ve kızgınlık karışık bir 'NE!?' Dökülüverdi. Bu polise ne kadar da bunun bir ŞAKA OLMADIĞINI anlatmaya çalışsam da başarılı olamadım. Polis bana inanmamakta kararlıydı! Anladım ki hiç şansım kalmadı. Şimdi her şeyi kendim mi yapacaktım? İmkansızdı! Benden kat kat güçlü olan Billy bile yapamıyordu. Kapıya doğru yöneldim. Polisin bakışlarının üstümde olduğunu hissediyordum. Kapı kolunu tutunca 'belki bir şans verir' diye düşünüp tekrar sordum. Ama bu sefer ne oldu biliyor musunuz? Polis bana sinirlendi! Yerinden hızla kalkıp kolumdan sıkıca tuttu ve beni bir yere götürmeye başladı.
"Abi neler oluyor? Nereye gidiyoruz?"
"Artık bıktım! İki günde bir, senin gibi ergenler gelip saçma sapan şeylerle beni kandırıyorlar. Sonra da kaçıyorlar. Zaten bütün gece uyumayıp nöbet tuttuğum için yorgun oluyorum. Birde senin gibilerle uğraşmak zorunda kalıyorum. Polis olmak zor iş. Sabır ister. Ama eninde sonunda sabrım taşıyor ve önlem almam gerekiyor. Sen kendin dediğin saçma şeyleri düşündün mü? Neden arkadaşların durup dururken terk edilmiş bir yere girsinler ki? Üstelik içerde bizim bile çözemediğimiz değişik şeyler olurken?"
Adam haklıydı. Ama şu an yanılmıştı. Ben şaka yapmıyordum! Fakat o, bunu anlamıyordu. Şimdilik yapabileceğim bir şeyim yoktu. Bir süre sonra küçük bir binaya geldik ve içeri girdik. Polis telsizine bir şeyler söyledi ve benle beraber yukarı çıkmaya başladı. Ardından bir odaya girdi. Ne olacağını şimdi anlamıştım. Sorguya çekilecektim.||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Şükürler olsun ki sorgu bitti. Ama tam tamına bir saat sürdü! Şu an polislere saçma sapan şakalar yapan ergenlere acayip sinirliydim. Hepsini tek tek bıçaklayasım vardı. Sonuçta onlar sayesinde gereksiz yere sorguya çekildim. Ama hayatımın geri kalanını hapishanede çürüyerek geçirmek istemiyordum. Ve şu an yapmam gereken çok önemli bir işim vardı. Billy ve kankalarım hala o köşkteydi. Onları oradan bir şekilde çıkarmam lazımdı. Tabii o adam onları boğarak öldürmediyse. Böyle düşüncelerle köşkün bulunduğu tarafa doğru yürüyordum. Birkaç dakika sonra köşkün kapısının önünde durdum. Derin bir nefes aldım. 'Bunu yapabilirim' diyerek kendimi sakinleştirdim. Sonra yavaşça kapıyı ittirdim. Kapı gıcırdayarak açıldı ve ürkek adımlarımla içeri girdim. Biraz ilerledikten sonra durdum. Kapı arkamdan gıcırdayarak kapandı ve köşk ölüm sessizliğine büründü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Terk Edilmiş Köşk'te Bir Gece
FantasyRekor: fantastik içinde #62 & #34 merak// Onunla aynı sokakta oturan, ondan 2-3 yaş büyük olan arkadaşları, Burcu'yu onların sokağında bulunan terk edilmiş Köşk'te bir gece geçirmek için çağırıyorlar. Burcu da onların isteklerini kabul edip onlarla...