BÖLÜM-23

26 0 0
                                    

Yemeklerimizi yedikten sonra günün yorgunluğuyla kendimi koltuğa fırlattım. Yorucuydu bugün, her zamanki gibi. Tam elime telefonumu alıp güncel olaylara bakacaktım ki Toprak'ın bağırmasıyla irkildim.

T:Ya gençler ben diyorum ki sevgilime buraları gösterelim. Siteyi yani.

A:Sevgilim????

D:Ya Toprak bana çıkma teklifi etmiş ve ben de kabul etmiş olabilirim.

Defne'nin bunu söylemesiyle ayağa kalktım ve gülümseyerek Defne'nin yanına gittim. Elimi uzattım ve

A:Tebrikler. İnanın sizin adınıza çok sevindim.

D:Saolun Arya Ha-

A:Biliyorsun aramızda resmiyet yok.

D:Tamam Arya.

Bu konuşmanın sonunda Toprak'ın yanına gittim ve sarıldım

A:Tebrik ederim lan. Gerçi küçükken de derdin hep "Benim çok güzel bir sevgilim olacak büyüyünce." Diye. Al işte en güzelini buldun kendine. Gerçi ben inanmazdım senin sevgilinin bu kadar güzel olacağına ama neyse. Defne harbiden bu öküzü nasıl sevdin sen ya?

Son cümlem herkesi kahkaya boğmuştu. Toprak da benim omzuma vurarak

T:Ulan gömdün yine beni. Hayır normal hayatta göm tamam da kızın yanında oluyor mu böyle kardeşim?

A:Kardeşim derken? Biliyorsun senden dakika farkıyla da olsun büyüğüm.

T:Tamam tamam hadi öyle olsun. Eee çıkıyor muyuz dışarı?

O:Aslında bence olur. Sence sevgilim?

S:Tamam bana da uyar. Gençler siz?

Dedi bize dönerek. Emre cevap verdi

E:Aslında olabilir. Sevgilim sen ne dersin? Çıkalım mı?

A:Sevgilim ben gelmesem olur mu? Siz çıkın gezin biraz ben kalayım burada.

E:Neden ki güzelim?

A:Bilmem. Hiç dışarı çıkasım yok.

E:Gelsen iyi olurdu ama sen bilirsin sevgilim. Gençler o zaman ben bir üzerimi değiştireyim.

O:Tamam kardeşim. Biz de değiştirelim. Kızların hazırlanma sürelerini de hesaba katarsak yaklaşık 15-20 dakika sonra aşağıda buluşuyoruz. Kaçtık biz.

Simal tabiî ki arkadan söylene söylene gitmişti. Hazırlanmasına laf edilmesi sinirlerini bazen bozardı. Her kız gibiydi o da. Uzun uzun hazırlanırdı. Ki bu da beni sinir ederdi. Simal ve Orhun'dan sonra Toprak ve Defne de çıktı kapıdan. Bu sırada Emre çoktan odaya gitmişti giyinmek için. Giyinmiştir diye düşünerek odaya girdim. Haklıydım tişörtünü giyiyordu ve beni fark etmemişti. Kapıya yaslanıp onu izlemeye başladım. Tişörtünü giyindikten sonra aynanın karşısına geçti ve üzerini düzeltti. Kendi kendine konuşuyordu benim gibi

E:Oldu gibi sanki. Değiştirsem mi acaba?

A:Çok güzel oldu bence değiştirmene gerek yok.

İrkilerek arkasını dönüp konuştu

E:Sen orda mıydın ya?

A:Evet.

E:Ne kadar süredir beni izliyordun?

A:Orası da bana kalsın demi sevgilim?

Bileğimden tutup beni kendine çekti ve yanağıma küçük bir öpücük kondurdu

E:Söyle bakalım neden gelmek istemiyorsun dışarı?

A:Söyledim ya. Evde kalayım ben. Ne gerek var dışarı çıkamaya?

E:Eskiden de eve girmezdiniz ama küçük hanım.

A:Ya orası öyle. Yine dışarı çıksam eve girmem beni bilirsin. Ama hiç canım istemedi bugün.

E:Başka bir sebebi var gibi ama neyse. Boş verelim şimdilik. Çıkayım o zaman ben artık.

A:Tamam sevgilim. Çok geç kalmayın. Özlerim sonra.

E:Tamam güzelim.

Kapıya kadar ona eşlik ettim. Ayakkabısını giydikten sonra

E:Görüşürüz.

Diyerek dudaklarıma minik bir öpücük kondurdu ve gülerek merdivene yöneldi. Ben de gülerek gitmesini seyrettim. Tamamen gözden kaybolunca kapıyı kapattım ve odaya geçtim. Küçük bir tane dolap vardı odada. Ama içinde ne olduğunu hatırlamıyordum. Gidip dolabı açtım ve içinde albümlerin olduğunu fark ettim. Çok fazla fotoğraf vardı ama fotoğrafların dışında en üstte bir de mektup vardı. Mektubu elime aldım ve üzerini sesli bir şekilde okudum

A:Biricik Kızım Arya'ya.

Annemin yazısıydı bu. Nerde, ne zaman olsa da annemin yazısını tanırdım. Hemen açtım mektubu. Ve okumaya başladım

BİRİCİK KIZIM, ARYAM,

BU MEKTUBU NE ZAMAN OKURSUN BİLMİYORUM. KAÇ YAŞINDA OLURSUN? YA DA BİR İŞE SAHİP MİSİN? HANGİ OKULA GİDİYORSUN? VE BEN BUNLARIN HİÇBİRİNİ BİLEMEYECEM. ÇÜNKÜ SEN BENİM BU YAZDIKLARIMI OKURKEN BEN TOPRAĞIN ALTINDA OLACAM. BABANIN NELER YAPACAĞINI TAHMİN EDEBİLİYORUM. SENİN 18. YAŞ GÜNÜNDE, HİÇBİR MEZUNİYETİNDE, İLK AŞIK OLUŞUNDA, İLK SEVGİLİN OLDUĞUNDA, İLK KEZ SINAVIN KÖTÜ GEÇTİĞİNDE, İLK KEZ AŞK ACISINDAN AĞLADIĞINDA, DÜĞÜNÜNDE, HAYATININ EN MUTLU ANLARINDA, BUNLARIN HİÇBİRİNDE YANINDA OLAMAYACAM. ÖZÜR DİLERİM KIZIM. SENİN İÇİN NE OLURSA OLSUN DAYANMAYA ÇALIŞACAĞIMA SANA SÖZ VERİYORUM. VE BİLİYOR MUSUN? SENİN BİR DEĞİL İKİ TANE KARDEŞİN OLACAK. İKİZLER YANİ. SEN VE TOPRAK GİBİ. TOPRAK'IN GİTMESİNE İZİN VERDİĞİM İÇİN ÖZÜR DİLERİM. AMA TEHDİT EDİLDİM. BABAN TARAFINDAN. ÖZÜR DİLERİM KIZIM, DAYANAMAZSAM SENDEN ÖZÜR DİLERİM. BİLDİĞİM BİR ŞEY VARSA O DA EMRE'YE NASIL BAKTIĞIN. DAHA KÜÇÜKSÜN, ÇOK KÜÇÜKSÜN AMA FARKINDAYIM SEVİYORSUN O ÇOCUĞU. BENİM YAPAMADIĞIMI YAP GÜZEL KIZIM. NE OLURSA OLSUN SEVDİĞİNİ BIRAKMA. ÇÜNKÜ ONA, ONLARA İHTİYACIN VAR. SİZ BİR TAKIMSINIZ VE HEPİNİZİN BİRBİRİNİZE İHTİYACI VAR. NE OLURSA OLSUN UNUTMA SENİ ÇOK SEVİYORUM. TOPRAK'LA BİRBİRİNİZİ BULACAĞINIZA EMİNİM. NE OLURSA OLSUN HER ANINI MUTLU GEÇİRMENİ İSTİYORUM. DAMADIMA DA SELAM SÖYLE KUZUM. HEPİNİZ BENİM YAVRUMSUNUZ UNUTMAYIN. NE OLURSA OLSUN YAŞAMINA DEVAM ET KIZIM. SENİN DE BANA DEDİĞİN GİBİ ASLA PES ETME. SENİ SEVİYORUM.

-EMEL AVCI

Mektubu okumayı bitirdikten sonra dizlerimin üstüne oturdum ve işte o an ağlamaya başladım. Ne kadar öyle kaldım, kaç tane albüme baktım, mektubu kaç kere baştan okudum, ne kadar ağladım hiçbir fikrim yoktu. Ama kapının açıldığını fark etmemiştim. Ta ki Emre gelip beni dürtene kadar. Korkmuştum. Hemen kafamı kaldırdım. Korkmuştu belliydi.

E:Noldu?

Cevap vermeyince omuzlarımdan tutarak

E:NOLDU ARYA?

A:Annem...

Diyerek elimdeki mektubu gösterdim. Mektubu hızlıca okuduktan sonra gözleri tekrar beni buldu. Yüzüne baktığımda ağladığını fark ettim. Hemen sıkıca sarıldı bana. Kafamı göğsüne yaslayıp hıçkırıklarımı serbest bıraktım. Kafamı biraz geri çekip konuşmaya başladım

A:Gördün demi? İkizlermiş. Onları göremedim ben. Annemin benim mezuniyetimi, doğum günlerimi görememesi gibi ben de onları göremedim. O günden sonra ne annemi ne de onları göremedim. Yanımda olamadılar benim. Neden gittiler ki? Neden gitti ki o? Ben ona son bir kez sarılamadan, öpemeden neden gitti? Bizim mutluluğumuzu göremeden neden gitti? Halbuki ne çok istemiş bizi birlikte görmeyi. –sesimi yükselterek konuşmaya başlamıştım artık- Neden gittin ya neden gittin anne? Ne vardı gidecek? Neden bıraktın arkanda beni, bu halde neden bıraktın? Hani dayanacaktın, hani dayanacaktın? Neden sen gittin ki? Ben gitseydim yerine. Mutlu olsaydın sen. Nolurdu? Özledim ben seni anne. Çok özledim.

Konuşmaktan, ağlamaktan yorgun düşmüştüm. Cümlemin sonunda gözlerim kapandı ve Emre'nin göğsüne yasladım kafamı. Bilincim kapanmadan önce duyduğum son şeyler Emre'nin sözleriydi

E:Damadım demiş bana da. Annemdi o benim be. Benim de annemdi. Özledim, ben de özledim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 19, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

DARK NİGHTSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin