9.Bölüm

70 8 3
                                    

Merhaba arkadaşlar.İşte karşınızda yepyeni bir bölüm daha.İyi okumalar ponçiklerim benim...😉👊✨

Vote+Yorum💓

  Sabah kalktığımda gördüğüm manzarayla küçük çaplı bir kalp krizi geçirdim."Doruk mu bu? Dur tekrar bakayım."dedim şaşkın şaşkın.Gözlerimi ufalayıp tekrar yanımda yatan ve bana sarılan bedene baktım.Evet gerçekten sevdiceğimdi bu.Şimdi biz sabah kadar Doruk'la mı uyumuştuk!Hem de yanyana,hem de sarmaş dolaş...İnanılır gibi değil demek isterdim ama söz konusu Doruk'sa inanmamak elde değil.Geçirmekte olduğum kalp krizinin bitmesini beklerken Doruk'un kusursuz yüzünü yüzünü izlemeye başladım.Toparlanıp ayağa kalktığımda yere bir telefon düştü.Telefonu elime aldım ve açma tuşuna baktım.Bir çok cevapsız çağrı ve mesaj olduğunu görünce gözlerimi kocaman açtım.Doruk paşamızın aşkısı beyefendiyi merak etmiş gibi görünüyordu.Peki bu benim umrumda mıydı? ; tabikide değildi.Telefonun şifresizliğinden faydalanıp hemen mesajları açtım.Benim akıllı gibi duran salak sevdiceğim ,en marka telefonu alıp şifre koymamakta neyin nesi?
Anladığım kadarıyla çiftlerimizin arası bozulmuş gibi duruyordu.Bir kaç tane özür mesajı okuduktan sonra sıkılıp telefonu kanepenin üzerine fırlattım. 'Salaklıkta sınır tanımıyorsunuz ikinizde.'diyen iç sesime kulak kabartıp yeni müthişli fikirlerini dinlemeye başladım.'Bu fırsat kaçmaz ara şu çırpı bacaklı kızı...' bıla bıla...Aslında fena bir fikir sayılmazdı.İç sesime fikri için teşekkürlerimi ilettikten sonra geri dönüp telefonu fırlattığım yerden aldım.Doruk acaba telefonunu fırlattığımı duysa ne yapardı?Aman ya düşündüğüm şeye bak."Arayalım bakalım şu kızı."dedim fısıldayarak.İç sesimle sohbet etme özelliğimde varmış.Ne kadarda özelliklerle bezenmiş bir kızım.Beni alan yaşadı valla.Sabah saçmala rutinim de bittiğinde arama tuşuna tıkladım.Tıklamamla kulak zarımı yırtacak derecedeki sesi duymam bir oldu."Sonunda sana ulaşabildim aşkım.Sesini duyan cennetlik..."dediğinde daha
duymadın ki gerizekalı diyesim gelmişti."Neden bu kadar uzadı bu küslük.Hatamı telafi etmek için yapabileceğim şeylerin olduğunu düşünüyorum.Ne dersin bir yerlerde buluşalım mı bugün?"deyip sustu.Eğer susmasaydı "Sus artık be kadın!"diye bağırabilirdim."Doruk uyuyor canım."dedim en olgun sesimle."Sen kimsin ya.Hem nerden seni canın oluyorum ben?"diye cırladığında "Doruk'un yeni..."dedim ve masanın üzerinde duran meyvelerden ağzıma tıktım.Amacım onu çileden çıkarmaktı."Eeee..."diye sabırsızca sordu."Arkadaşıydım.
Ta kii,bugün sabah koyun koyuna uyanana kadar."dedim sırıtarak."Ne demek koyun koyuna uyanana kadar?"dedi sesindeki öfkeyi telefonun diğer ucundan yüzüme çarparak.Aferin bana ,tam planladığım gibi kızı delirtmeyi başarmış gibi görünüyordum."Yaniii şeyy...Dediğim gibi sabah uyandığımda birlikte yattığımızı gördüm."dedim ve konuşmayı kestim.Zaten daha fazla dayanamayıp telefonu yüzüme kapattı."Demek ki Doruk Bey sevgilisini yeterince tanıyamamış.Kız daha lafımın bitmesini bekleyemeden zıvanadan çıktı."dedim içimden.Keyif içinde elimdeki elmayı yerken enseme dokunan sıcak elle yerimden sıçradım."Günaydın!"diyen Doruk'a bakıp muzipçe gülümsedim."Neye gülüyorsun küçük hanım ,komik bir şey mi var?"dedi gülümsememe karşılık vererek."Şu haline bak!"deyip ellerimle saçlarını karıştırdım.Geri çekilip"Senin aşkitoşunla konuştum Doruk bey.Sanırım seni biraz fazla merak etmiş.Bende elimden geldiğince merakını gidermeye çalıştım."deyip kahkaha attım.Bir anda kaşlarını çattı."Ne dedin?"diye tısladığında çenesindeki kaslar seğirdi.Bu kadar kötü bir tepki vereceğini düşünmemiştim.Kahkaha atmayı bırakıp başımı öne eğdim."Kızım konuşsana.Bak elimden bir kaza çıkacak!"diye kükredi."Ben..."dedikten sonra daha fazla konuşamayacak durumda olduğumu anlayıp sustum.Bir kaç adım atıp beni masa ile kendisi arasında sıkıştırdı.Hareketsizce onu izlerken elini havaya kaldırdı.Birisi durmasını tembihlemiş gibi yavaşça geri indirdi.Göz yaşlarım istemsizce yanaklarıma hücum ederken"Kes ağlamayı!"diye bağırdı.Gözlerimi yumup yanımdan gitmesini bekledim.Bu sessiz bekleyiş sürüp giderken elimdeki telefonun çalma sesiyle kapalı gözlerim hemen aralandı.Kim arıyor diye bakmama izin vermeden telefonu hızla elimden aldı.Elimle omuzlarını itip koşar adımlarla odama gittim.Sert bir şekilde kapıyı kapattıktan sonra göz yaşlarımı serbest baktım.Şiddetli ağlamam sonucu omuzlarım sarsılıyordu.Neden seven sevilmiyordu ki bu lanet olası hayatta.Benim o kadından neyim eksikti! Onun verdiği değerden daha fazlasını verirdim Doruk'a.Fakat Doruk bunu bilemezdi.Yolun başındayken vaz mı geçmeliydim?Doruk benim ilkimdi.Sonum olmasına yüreğim el vermezdi ki.Bu olanlardan sonra onunla nasıl konuşurdum.Bendeki beynin içine sıçıyım be.Ne derdim vardıda o kızı aradım.Rahatlık götüme mi battı sanki! Kendi içimden isyan ederken dış kapının kapandığını duydum.Gözyaşlarımı elimin arka tarafıyla sildikten sonra yavaşça ayağa kalktım.Yatağımın üzerindeki beyaz çantamdan telefonumu çıkardıktan sonra Ezgi'yi aradım.Titrek sesimle"Ezgi..."demek için oldukça çaba sarfetmiştim.İsmini söyledikten sonra hıçkırıklarım yerini aldı.Ezgi endişeyle "Ne oldu Hazal?"diye sordu.Cevap alamayınca yine aynı ses tonuyla "İki dakika tek bırakmaya gelmiyorsunuz.Telefonu Doruk'a verirmisin Hazal!"dedi sert bir şekilde.Zorluklada olsa"Gitti o."diyebilmiştim."Tamam canım.Geldim ben,aç kapıyı."deyip telefonu kapattı.Toparlanıp içeri gittim.Kapıyı açar açmaz Ezgi elindeki poşetleri yere bırakıp soru sormaya başladı."Hazal sen olayı en baştan anlatmaya başlasana."dediğinde salona geçip kendimi koltuğa attım.Peşimden gelip yanıma oturdu.Olanları anlatınca neden bunları yapma gereği duyduğumu sordu.Belki duygularımı Ezgi'yle paylaşırsam içimdeki sıkıntı biraz azalabilirdi.Derdini anlatmayan derman bulamaz diye boşuna dememişlerdi ya."Ezgi ben Doruk'a..."dedikten sonra bir an duraksadım.Ezgi gözlerini kocaman açıp "Gitmesini mi söyledin?Kovdun mu onu evden?"dedi.Kafamı olumsuz anlamda salladım.Yatak odamdaki telefonun çaldığını duyunca ayağa kalkıp odama gittim.Star Fashion Şirket'i arıyordu.Heyecanla açıp "Buyrun!"dedim."Hazal Hanım'la mı görüşüyorum?"diye sorunca"Buyrun benim."dedim."İki gün önce aramış ve görüşme talep etmiştik.Sizin içinde uygunsa görüşmeyi bugün
yapabilir miyiz?" dedi."Tabi uygunum fakat ben İstanbul'a taşındım.Buradaki şubenize gelsem sorun olur mu?"diye sordum.Umarım kabul ederlerdi.Çünkü bu görüşme benim için çok önemlidi.Hayatımı değiştirecek dönüm noktası ilan edebilirdim.Gözlerimi kısıp içimden kadının onay vermesini diledim."Sorun değil.Ama belirtiğim gibi ; bugün gidemezseniz hesaptan adınız silinecektir."dedi.Hiç tereddüt etmeden "Bugün giderim.Hatta yönlendirirseniz hemen şimdi çıkarım."dedim.Telefonu omzumla tutmaya çalışıp gardroptan üzerime giyecek birşeyler çıkardım."Çok iyi olur.Öyleyse ben sizi yönlendiriyorum."deyip adresi verdi.İyi günler dedikten sonra telefonu aceleyle çantama attım.Beyaz kısa kollu tişortümü ve kot tulumumu giydikten sonra hızla saçlarımı at kuyruğu yaptım.Beyaz spor ayakkabılarımı ayağıma geçirip çantamı koluma taktım.

BENİ ÇOK SEV❤Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin