''Profesör! Profesör!''
''İşte, istediğiniz sonuçlar geldi.''
Profesör önce gözlüğünü hafifçe indirdi burnuna doğru.Ve şöyle bir genç adamı süzdü.Genç ama çökmüş bir adamdı.
''Dediklerinizde haklı çıktınız, tebrik ederim.''
Profesör yine egosunu tatmin ederek konuşmamayı seçiyordu.O da yaşayan bir ölüden farksızdı.
''Şöyle oturun genç adam.'' Dedi profesör düzgün masasının yanındaki sandalyeleri göstererek.
Genç adam onun yanına oturarak elindeki zımbalı kağıtta bir şeyleri bulmaya koyuldu.O sırada sayfanın birinde istediğini buldu.
''Bakın, sonuçlar öyle gösteriyor.''
Profesör kağıdı eline alarak incelemeye başladı.Tam da düşündüğü gibi olacaktı her şey.Onları hissettiği kadar gerçek, düşündüğü kadar doğru...
''Artık başlayabiliriz profesör, tabi siz de isterseniz.''
Profesör adımlarını düzgün atmalıydı.Vereceği kararın önemi çok yüksekti.O düşünüyordu.Dünyayı, insanları, geleceği, evreni, umutları, olacakları ve en önemlisi de yazılacak olan tarihi.Sonra birden duraklayarak uzunca çocuğa baktı.
''Hadi, tarihi değiştirelim.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
IŞIK
Science Fiction''Bizi eksik olan, bizi çeker; ışığı hiç kimse kör kadar sevemez.'' -Victor Hugo