6.Bölüm

133 122 91
                                    

HellWith
"Ve geçmiş derin bir yaraydı onun kalbinde, nefretten doğan küçük bir hataydı.." -Damla KOTAN

Ablam ilk önce ailemin bana olan sevgisini çaldı sonra ise sevdiğim adamın benden nefret etmesini sağladı. Ailem tavırlarımdan dolayı hep beni suçladılar. Hep ben hatalıymışım, hep ben kötü davranmışım. Bu yüzden her seferinde suçlu bendim.

Köşkün kenarında ablamla el ele tutuşan aşık olduğum adam bile öfkemi arttırmıştı. Ablam ise safmış numaralarına yatıyor ve herkesin kalbini kazanıyordu.

Asıl öfkem ablam Isabell'in bir süreliğine kalmak için kasabaya gitmesiyle başladı. Başlarda mutluydum ama aşkım yine yüreğime öfkeyi salmıştı.

Isabell'in köşkten gitmesiyle beraber ben de aşık olduğum adamla yüz yüze görüşmeye karar verdim.

O sabah onu köşkün yakınlarında bizim büyük ağacın orada oturduğunu gördüğümde öfke ile karışık hızlı adımlarımla onun yanına vardım.

"Senden tiksiniyorum!" kelimelerini oldukça sert söylemiştim.

"Madam? Bana neden bu sözler sarf ediyorsunuz?" derken hala ondan nefret etmeme rağmen oldukça yakışıklı ve güçlü gözüküyordu gözümde lakin hakim olamadığım nefreti es geçemezdim.

"Siz daha fazlasını hak ediyorsunuz mösyö. Kimseden saklayacak bir şeyim yok bu yüzden sizi hiç bekletmeden söylemek istediklerimi dile getireceğim." fazla mı edebiyat yapıyordum? Hayır hepsini hak ediyordu ama yine de hanım efendiliğimi korumalıydım.

Telaffuz ettiğim sözlerden sonra tek kelime dahi etmedi. Ben de daha fazla dayanamayacağım için konuşmama devam ettim.

"Fark ettiniz mi? Bilemiyorum ama ben sizden oldukça etkileniyorum ve bunu artık sizden saklayamam mösyö." derken öfkeliydim ama yine de sözleri fazla durgun bir ifadeyle söylemiştim.

"Lakin sizin de bildiğiniz üzere ablanızla oldukça iyi giden bir birlikteliğimiz var." öfkem bu sözlerle daha fazla arttı. Geliş amacım zaten buydu.

"Sizinle konuşma sebebimde bu zaten mösyö. Neden benimle birlikteliğiniz olmasın?"

Kelimelerimden sonra bir süre değişik bir ifadeyle yüzüme baktı. Ne düşünüyordu bu adam? Ben hemen emellerime ulaşmak istiyordum.

Bir süre durduktan sonra yavaşça bana doğru yaklaştı. Düşündüğüm şeyi mi yapacaktı? Tedirgin olmuştum. Oldukça bana yaklaşmıştı ki öfkem yine aşkıma karışır olmuştu. Şuan da aramızda çok az bir mesafe vardı. Ben de garip duygular içerisindeydim.

"Bakın madam, hisleriniz çok değerli fakat benim ablanıza olan aşkım birkaç kelimeyle vazgeçeceğim bir aşk değil. Sizden ricam bu hislerinizden vazgeçin."

O sıralarda köşk'ün hizmetçilerinden olan bir kadın bize doğru yaklaşıyordu ama bunu sadece ben fark etmiştim.

Sözleri öfkemi geri getirirken ben de istediğimi elde etmekte kararlıydım. Bu yüzden her ne kadar bana o sözleri sarf etse de ani bir hamleyle onu öptüm. Hizmetçi de bunu fark ettiği gibi hızla oradan uzaklaştı.

Yaptığım o ani hamleden sonra tek kelime etmeden yanından ayrıldım. Bir kere bile arkama bakmadım ve köşke girdim.

***
İki gün sonra ablam Isabell kasabadan geri döndü.

Hizmetçi tahmin ettiğim gibi hiç beklemedi ve gördüklerinin hepsini ona anlattı. Bunları biliyorum çünkü kapının önünde konuşmalarını dinlemiştim. Sonra ne mi oldu? Ablam hüngür hüngür ağlamaya başladı. Ben de istediğime ulaştığım için oldukça mutluydum.

ViyolaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin