Kendime geldiğimde gözlerimi yavaş yavaş açmamla karşımda marvini gördüm. beni kurtaran marvin di demek. Marvinin bana seslenmesi ile kendime geldim.
-heyy kızım iyimisin.dedi ve beni kaldırdı.
-iyiyim de ne olduğunu anlamadım ne hoş denizin derinliklerinde geziniyordum niye kurtardın.
-kızım saçmalama ne dediğinin farkında mısın.dedi ve güldü arkamızdan lena diye bağırma sesi geldi o yöne baktığımda lias ile kaderi gördüm. Elele tutuşmuşlardı üf banane ya naparsa yapsınlar.liasın sesi ile liasa baktı.
-iyimisin doğrusu sana bir şey olmaz ama yinede sorayım dedim. Allahım bu çocuk beni deli edecek neden bu kadar sinsi. Hafif rüzgar esmesi ile üşümüştüm. Marvine bakarak
-eve gidelimmi? dedim ve arabaya doğru yürüdüm. Herkes arabaya bindikten sonra hareket ettik. Açık araba olduğu için üşümüştüm kendimi marvinin kollarına attım. Biraz ısınmıştım bu bana iyi gelmişti.
Liasın ağzından
Kader ile kumsalda dolaşırken kaderin elimi tutmaya çalıştığını anladım ve
-istersen açıkça elini tutmak istiyorum desen daha iyi. Dedim ve güldüm kader elimi sıkıca tuttu ve ilerlemeye başladık aslında kader tatlı biriydi ama çok basit bir kızdı. Ama lena öyle değil hem sert hemde zor elde edebiliyorsun. Arabaya yaklaşırken marvinin lenanın başında durduğunu görünce ilk başta bir şey anlamadım ama sonra anlayınca yanlarına gittim. Keşke o yardıma ihtiyacı varken ben yanında olsaydım ama olamadım. Lenaya dönüp alaycı bir şekilde konuştuktan sonra üşüdüğünü fark ettim. Ama yapacak bir şey yoktu. onla alaycı konuştuktan sonra ceketini ona vermezdi. Arabaya bindik lena esen rüzgar ile daha fazla üşüdüğünü anlaya bilmişti. lena daha fazla dayanamadı ve kendini marvinin kollarına attı. Marvin bir yandan araba sürüyor bir yandan ona sarılıyordu bu ikisinin arasında bir şey olduğunu anlamıştım.
Lenanın ağzından
Eve vardığımızda arabadan indim ve marvine dönüp. Canım istersen gel sıcak bir şeyler içelim . dememle marvin arabadan atladı ve yanıma gelip yüzüme eğilerek
-sen istersinde ben gelmezmiyim . dedi ve burnumdan öptü ben marvini çok seviyorum ya ama arkadaş olarak tabi.içeri geçtik lias ve kader öndeydi. Hiç ayrılmıyorlar odaya geçtiğimde liasla kadere dönüp
-bir şey içermisiniz.diye sordum kader liasın konuşmasına izin vermeden .
-tabiki bizede sıcak çukalata.dedi ve liasa bakarak güldü bende marvine dönüp
-ben mutfağa kaçar o zaman. Dedim ve hizmetlinin yanına gidip isteklerimi söyledim sonra odaya girip marvinin yanına oturdum. O ara marvine döndüm ve
-teşekkür ederim kurtarıcım sen artık benim kurtarıcımsın.dedim ve hizmetlinin gelmesi ile ona baktım sonra marvine bakarak
-ben elbisemi giyeyim.dedim ve odama koşar adımlarla çıktım üstüme uzun bir tişört giyerek çıktım saçımıda açmıştım. Odaya indim ve herkesin bana baktığını gördüm. Kader hariç tabi o lias tan başka yere bakmıyordu sanki gözünü ayırsa kapacaklarmış gibi.
Bende kendimi süzüp bir şey olmadığını anlayınca
-ne bakıyorsunuz.dememle herkes önüne döndü ama marvin çok açık sözlüydü
-çok tatlı olmuşsun.demesi ile yüzüm kızardı hemen kahvemi aldım ve bir yudum içtim.gerçekten de sıcaktı ağzım yandı kader konuşarak dikkati üstüne çekti
-ee yarın okul var heyecan varmı.dedi ve etrafına baktı marvin ile lias aynı anda.
- yok.dediler ikiside şaşkınlardı bende dayanamayıp
-benim var özelikle şu yeni çocuk kim onu merak ediyorum. Aniden herkes güldü marvin bana döndü ve alaycı bir ses tonuyla
-tam karşında yeni çocuk.demesi ile liasa baktım sonra dayanamayıp
-yani herkesin parmakla gösterdiği kızların ilgisini çeken okulda popiler olan kızların dilinden düşmeyen yakışıklı senmisin.inanamıyorum lias şaşkın bir şekilde
-niye yakışıklı değimliyim? diye sorduğu an direk cevap verdim
-çok abartmışlar seni bence o kadar da yakışıklı değilsin.dememle herkes güldü ama lias hariç o sinirle bana baktı ve
-yemin et.dedi tabiî ki yemin edemezdim
-yemin ederim.dedim ama arkadan elimi kilit yaparak. yakışıklı biri ama bunu ona söyleyerek onu şımartamazdı. Marvin ayağa kalktı ve
- yarın okul var ve ben yorgunum özellikle lenaya suni tenefüs yaparken zorlandım. anlamadığım için
-ne demek istedin.dedim ve ona şaşkın şekilde baka kaldım
-yani demek istediğim çok küçük dudakların var zor suni tenefüs yaptım.demesi ile gülmeye başladım marvini uğurlamak için kapıya yürüdüm. Onu uğurladıktan sonra odama çıktım tam kapıyı kapatacakken lias kapıyı tuttu ve içeri girdi arkasından kapıyı kapattı. Ve bana bir adım atarak
-o dediklerinde doğru olmadığını biliyorum çünkü arkadan elini kilit yaptın.
-hayır doğruydum.
-o zaman gözlerime bakarak sen yakışıklı değilsin de .
Biraz durduktan sonra kafamı yana çevirerek
-sen yakışıklı değilsin.dedim
-hayır gözlerime bakarak . bunu der demez ben bir adım geri attım. Ama o dur mamıştı ve oda bana doğru bir adım daha attı. Bir adım daha atayım derken artık yer kalmadığını fark edince yerimde durdum ama lias haylen bana yaklaşmaya devam etti. Bende o anla kendimi yatağa attım. Oda yavaş bir şekilde eğildi ve iyice yaklaştı. Gözlerimin içine bakarak
-benim yakışıklı olmadığımı söyle .dedi bende daha dayanamayıp tek çarenin kıvrılarak altından geçmekti.hafif hafif kıvrılarak aşağı inerken lias beni kendine çekti ve ağırlığını üstüme bıraktı. Maşallah da ağırdı ben kafamı yana çevirmiş nefes almaya çelışıyordum. Çünkü ona bakınca nefes alamıyordum . lias ellerini boynumda gezdirdi. O an titreyerek liasın bacak arasına bir tekme attım. Tabi o acı ile yerde kıvranmaya başladı. bende durmadım tabi
-kıvrınma yoksa kötü şeyler olur .dedim ve güldüm gülmemi duyan lias sinirli bir şekilde yanıma yaklaştı ve beni yatağa iteledi ne olduğunu anlamaya çalışırken liasın üstüme zıplayıp durmadan öpmeye başladığını gördüm. Lias kendi üstündeki tişörtü çıkardı. Bir şey yapmam lazımdı ama ne yan taraftaki vazoyu gördüm tam onu aldım kafasına vurayım derken elimi tuttu ve
-sakın öyle bir şey yapmaya kalkışma.dedi ve üstümden kenara çekildi bende oandan yararlanarak hızlıca yataktan kalkıp liasın başının ucunda durdum ellerimi de belime koyarak
- ne biçim birisin sen ya dün kardeşimle şimdide benlemi hem siz kardeşimle sevgili değimliydiniz. Dedim ve cavap vermesini bekledim
-nerden uydurdun sevgili olduğumuzu.
-ben boğulurken siz ikiniz el ele çok güzel geziyordunuz ha dur açıklama yapmak zorunda değilsin bana zaten çokta yakışıyorsunuz kaderle şimdi bağırıp çığlık atmadan çık odamdan .
Nefesim kesilmişti lias şaşkın ve kızgın şekilde kapıya ilerledi sonra yerden tişörtünü alıp giydi kapıyı kapamadan son kez bana döndü
-her şeyi yanlış anlayacak kadar gerizekalı olamassın.dedi ve çıktı.onun çıkması ile derin bir oh çektim . bendeki bu rahatlık kimsede yok çocuk ban gerizekalı dedi ben ise gitmesine seviniyorum.
Telefonumun çalması ile masadan telefonu aldım arayan babam dı açtım
-alo baba ne oldu
-kızım biz şu anda bodrumdayız siz evde kalın iki gün tatil yapıcağız .demesi ile yüzüme kapattı. Bende bu haberi kadere söylemek için odasına girdim kapı kapalı olduğu için ilk kapıyı çaldım ses gelmeyince içeri girdim. İçeride gördüğüm manzara ile donup kaldım .
![](https://img.wattpad.com/cover/117925405-288-k158050.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TATLI BELAM METEOR (1.sezon bitti)
Teen Fictionneden sana bu kadar aşık oldum.neden kendimi sana bu kadar bağladım.neden hep başımı belaya sokuyorsun.neden benden ayrılmıyorsun.neden senden ayrılamıyorum.neden beni duygularımla bırakmıyorsun....... işte bu sorulara cevap veremezsin çünkü sen his...