~9.5~

788 89 40
                                    

"Neden umurunda olsun ki!?" dedi Natsu, hâlâ ayakları boşluktan sarkıyordu. "Daha önce ölmeye çalışmadım mı sanki, ha!?"

"Ölemezsin!" dedi Lucy. "Aptal aptal konuşma, beynine oksijen gitmiyor galiba!"

Gözünden, bir damla yaş süzülürken başını eğdi.

"Özür dilerim! Ben... Ben her şey için özür dilerim. İlk başlarda seni çok kıskanıyordum, çok! Arkadaşların vardı, Natsu! Her şeyine koşan, sana ölümüne yardım eden arkadaşların vardı! Her zaman, h-her zaman senin destekçilerindi! Seni... Seni hep örnek aldım. Ortaokuldan, liseden beri. Seni sevmedim, hatta senden nefret ettim ama seni örnek aldım! Ben, arkadaş kavramını da... A-Aşk kavramını da senden öğrendim. S-Sen intihara kalkışınca fırsat bu fırsattır diyerek sana yakınlaşmak istedim! K-Kaba bir tutum sergiledim, biliyorum. Çünkü daha ne aşkı ne de arkadaşlığı bilmiyordum! Arkadaş sevgisi görmemiş, insanlar tarafından dışlanmış bir kıza her şeyi öğrettin sen. Bu yüzden ölemezsin!"

Natsu, şaşkınca Lucy'e baktı. Hafifçe başını eğdi ve yutkundu. Ne diyebilirdi ki?

"Özür dilerim," dedi Natsu. "Ben de... Ben de ilk zamanlar senden nefret ediyordum. Yani bilinmeyen numara olduğun zamanlarda, ilk konuşmalarımızda. Çünkü beni kullanıyordun ve bunu... Bunu kendime yediremiyordum. Senden ayrılmadım çünkü bana ihtiyacın olduğunu biliyordum. Ama seni tanıdıkça, içindeki ilgiye muhtaç küçük kızı fark ettim ve ben ona aşık oldum. Sahte sevgililiğimizi..."

Natsu, zamanı olmadığını bilse de kızın yüzüne yaklaştı.

"Gerçek sevgililiğe dönüştürmeye ne dersin?"

Lucy, kızaran yanaklarıyla başını eğdi. O sırada Gajeel'ın sesi duyulmuştu.

"Natsu! Sen açken beynini falan mı yedin!"

darling × nalu textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin