"İnsanlar buraya kredi kartını mı veriyor?" dedi Lucy, Natsu'nun elindeki otobüs kartına bakarak. "Ben... Burayı fakirler için sanıyordum."
"Bunlar kredi kartı değil, otobüs kartı. Ben de seni daha zeki sanıyordum ama her sandığımız gerçek olmuyor işte..."
Natsu'nun milim milim büyüyen gülüşü, en son kulaklarına kadar vardığında Lucy onun omzuna vurdu sertçe. Natsu ise gözlerini devirmekle yetinmiş, diğer yandan ise gülmemeye çalışarak direği tutuyordu.
Lucy, her tarafın dolu olduğu otobüse uzaylı aracıymış gibi bakarken otobüs hareket etmiş, Lucy'nin sendelemesine yol açmıştı. O anda Natsu, Lucy'nin elini tutup direğe yerleştirdi ve homurdandı.
"Şu aptal direği tut artık, düşeceksin. Bunu da mı ben göstereceğim sana?"
Hafifçe kızarmış yanaklarıyla Natsu'ya baktı, kaşlarını çattı. Direği sıkı sıkı tutuyor, Natsu'nun yüzüne bakıyordu.
"Bulantı hapı pek de etki etmiş gibi değil, Dragneel."
"Zaten çok da etkilediği söylenemez," dedi yüzü solarken. "Ama bu kadarına dayanabilirim."
"Umarım." Lucy, ona baktı. "Burada kusup da beni herkese rezil etmezsin, değil mi?"
"Sen zaten buraya uzay aracıymış gibi baktığın için rezil olduk," dedi Natsu düz bir ses tonu ile. "Ve otobüs kartına kredi kartı dedin, daha ne kadar rezil olabiliriz ki?"
"Çok rezil olabiliriz, onlarla kusmak arasında dağlar kadar fark var."
"Şu iğrenç muhabbeti kapatalım mı?" dedi bıkkınlıkla. "Kusmaktan daha nice konular var."
Lucy, terleyen elini direkten çekti. Elini Natsu'nun üzerine silmiş, gözlerini deviriyordu.
"Burada oksijen kıtlığı var," dedi somurtarak. "Ben otobüsü sevmedim."
"Tut şu direği," Natsu, üstüne silinen terle hafifçe kaşlarını çattı. "Gray gibi iğrençsin."
"Tutmayacağım, pis ve iğr-..."
Otobüsün yaptığı ani fren ile gözleri büyürken dengesini kaybetmiş, Natsu'nun üstüne doğru fırlamıştı. Gözleri irileşti, kızarmaya başladı ve Natsu'nun onu tutmasına izin verdi. Başını kaldırıp alttan Natsu'ya baktı, Natsu'ya yapışık bir vaziyetteydi.
"Gördün mü," dedi Natsu. "Ben olmasaydım yere yapışırdın."
"Zaten senin pis göğsüne ve bedenine yapıştım."
Lucy direği iki eliyle tuttu. Öyle sıkıyordu ki direği, görenler aralarında bir şey olmuş sanacaktı. Hâlâ domatese benzeyen Lucy, arada Natsu'ya baktı.
"Sadece teşekkür edeceksin, bu kadar zor değil." dedi Natsu gözlerini kısarak. "Ben olmasaydım yere yapışırdın."
"T-Tamam," sinirle ona baktı. "Orada avare gibi dikildiğin için teşekkür ederim, sen orada aptal aptal dikilmesen yere düşecektim."
"Her neyse."
Lucy, hâlâ o anın etkisindeydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
darling × nalu texting
Cerita PendekBilinmeyen Numara: "Arkadaşların için ölmezsin, onlar için yaşarsın." (23.42) ✔️✔️ Bilinmeyen Numara: Peki, neden ölmeye çalıştın, Dragneel? (23.42) ✔️✔️ Natsu x Lucy texting