Beni Hatırlamadın Mı?

949 138 15
                                    

Adrien
Gözlerimi açtığımda hastanedeydim.
-Sonunda uyandınız Kara Kedi.
-N-neredeyim ben?
-Hastanedesiniz.
Olanları hatırladım. Marinette lanetten kurtulmuş olmalıydı. Ayağa kalktım.
-Kara Kedi, durun!
-Ben burada kalamam, üzgünüm. Her şey için çok teşekkür ederim!
Hemen hastanenin kapısına koştum. Marinette oradaydı. Ama saçlarını ikili at kuyruğu şeklinde toplamış ve eski kıyafetlerini giymişti.
-Marinette?
Bana döndü.
-Kara Kedi?
-Ben...teşekkür etmek istiyorum prenses.
-Niçin?
-Beni kurtardın. Paris'i kurtardın.
-Demek öyle, ha?
-Kim olduğumu bilmeyi hak ediyorsun.
-Ne!? Kara Kedi, bu yasak değil miydi?
-Umurumda değil. Plagg, pençeler gitsin!
Adrien'a geri dönüştüm.
-Görüyorsun, değil mi? Yalnızca benim.
Marinette bana şaşkınlıkla bakıyordu.
-Kara Kedi?
-Kara Kedi mi? Beni hatırlamadın mı?
-Eee...şey...hatırlamam mı gerekiyordu?
-Marinette, benim! Adrien!
Marinette beni tepeden tırnağa süzdü.
-Hayır, sizi tanımıyorum. Sizi daha önce hiç görmedim.
Arkasını dönüp uzaklaştı.
-Bu da neydi şimdi? Plagg!? Bir fikrin var mı?
-Bu konuyu Master Fu'ya sorabiliriz.
-Haa...bize mucizeleri veren şu adam, değil mi?
-Evet. Gel gidelim.

~~~

-Efendim, mektup arkadaşım Akumaların Kızı'ydı. Onu lanetten kurtardım, şimdi de beni hatırlamıyor.
-Çok doğal. Lanet yok olduğu için lanetli olduğu zamana ait anıları da yok olmuştur.
-Hafızasını geri getirmenin bir yolu var mı?
-Evet var. Bunun için anahtarı bulman gerekiyor.
-Anahtar mı? O ne ve nerede?
-Anahtar soyut bir şey. Onu bulmak için Marinette'i arkadaşın olarak görmen, ondan vazgeçmen gerekiyor.
-Ne!? Ama ben ondan vazgeçemem ki!
-Ondan vazgeçmezsen o da sonsuza dek böyle kalacak.
-Öf peki. Bunu yapınca hafızası geri gelecek mi?
-Evet. Ama Kara Kedi'nin kimliğini unutacak. Sakın bir daha ona göstermek gibi bir delilik yapmaya çalışma.
-Pekâlâ. Teşekkür ederim.
Dışarıya çıkıp evime gittim.
-Sanki çok yardımcı oldun.

Marinette
Yarın sabah okula gittiğimde Alya ve Nino'yu gördüm. Yanlarında Kara Kedi de vardı ama gerçek kimliğinde.
-Merhaba Alya, merhaba Nino!
-Merhaba Marinette!

Adrien
Marinette bana baktı, bakışlarımız buluştu.
-Merhaba, diyebildi ancak.
-Merhaba, dedim ben de ama kalbim davul gibi atıyordu. Beni böyle uçuran bir kızı nasıl arkadaşım olarak görebilirdim ki?
-Adrien'dı değil mi?
-E-evet.
-Vay canına dostum, seni gerçekten unutmuş, dedi Nino.
Ders zili çaldı.

Marinette
Dersteyken Adrien ikide bir bana dönüp bakıyordu. Hatta bu yüzden öğretmenden uyarı bile aldı. Acaba neden bakıp duruyordu?
Gerçekten geçmişte onu tanıyor muydum?

Sevgili Mektup Arkadaşım 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin