Yalnız Mıyım ?

Satranç

Kendimi ondan uzaklaştırdım
-Git buradan
-Gidemem
-Nedenmiş o ? Diye bağırdım
-Adamlarım arasında casus var
-Kim o ?
-Bugün konuştuğun
-Tamam gidip öldür ve mutlu mesut yaşa
-Mutlu mesut yaşamam için yanımda olmalısın
-O zaman git perişan bir halde yaşa çünkü ben yokum
-Adamın kime causluk yaptığını bulmam lazım
-Gitmiyosun yani
-Hayır
-Ne bok yersen ye
-Sende gitme
-Sevgilim bekler dedim sinirle bana baktı
-Çağla
-Efendim
-Yakışmıyorsunuz dediğinde güldüm
-Senle benimde yakışmadığımızı söylerlerdi
-Biz yakışıyorduk diyenler yalan söylüyor cehenneme gidecekler
-Bizde gidicez
-Bak o Arda gitmez işte.Cehennemde bile seninle olucam.Bırak şu çocuğu.Hem yakışmıyorsunuz
-Anladık yakışmıyoruz ama ben mutluyum
-Cidden mutlu musun ?
-Neden böyle dedin şimdi ?
-Sordum sadece
-Gidiyorum
-Gidemezsin
-Yoo giderim
-Gidersen peşinden gelirim
-Gelemezsin dedim ama o istese gelirdi.Alayla güldü
-Sarhoşum ben dedi gülerek
-Yani uyu işte
-Birlikte uyuyalım
-Hayır tabi ki sana sevgilim var diyorum
-Benle çıkarken de başkalarıyla uyuyordun
-Simge ile uyuyorduk.Sana Simge'yi kıskanmanı söylemiştim
-Bana nee diye bağırdı sinirle kapıya yaklaştım
-Gidersen gelirim dedim sana dedğinde göz devirip yatağın ucuna oturdum
-Sen uyuuana kadar buradayım
-O zaman uyumıcam
-Çabuk uyu Mert ciddiyim.Şimdi.kapa gözlerini dediğimde yüzünde bir gülücükle gözlerini kapattı.Bir saat sonra uyuduğunda emin olunca sadece beş dakika için yanına uzanma kararı aldım.ÇOK YORGUNDUM.Yanına yattığımda kolları belime dolandı ve beni üzerine çekti.Uyuyordu.Biliyordum.Önceden uyuyacağımız zaman üzerine yatar ve ona sıkıca sarılırdım.Bir süre sonra alışkanlıkla beni o çekmeye başlardı.Bir elimi göğsüne koydum.Elleri belimde kilitlendi.Ve gözlerimi kapattım.
-Ahh hareket etmee diye çığırdım gülme sesi.Gözlerimi hafifçe araladım ve ilk Mert'in dudaklarıyla karşılaştım.Sonra bana bakan gözleriyle.Kendimi yanın tarafa attım
-Uyumuşum
-Fark ettim son bir saattir seni izliyorum
-Uyandırmalıydın bizimkiler merak etmiştir
-Hayır Arda'ya mesaj attın
-Ne yağtın diye bağırdım sinirle
-Sakin ol senden.Çok aradı onun aramasına kalktım ve ona iyiyim gelicem bekleme yazdım
-Yazmamalıydın hiç bir şey yapmamalıydın bırak merak etsin
-Empati kurdum ben çıldırırdım başına bir şey geldi diye.Hatta telefonunu takip ettirirdim
-Gidiyorum bu uyuma olayını burada unutalım dedim ve kalktım
-Tamam unutmuyorum dediğinde sinirle ona baktım ve dışarı çıktım
-Çağla
-Efendim Semih ?
-Mert hakkında
-Tamam ama önce bir bira ver bana dedim kafa sallayıp birayı masaya koydu.Dans eden ve birbirini yemekle meşgul insanlara bakıp Semih'e döndüm
-Gördün mü?
-Evet şuan yukarıda
-Ne ? Buraya mı gelmiş o.çocuğu
-Bırak kalsın adamları arasında casus varmış o bulunana kadar sonra bir daha onu görmeyeceğim
-Sana inanmadığım için özür dilerim
-Sorun değil Semih dedim biten şişeyi ona verdim
-Bu Mert'in burada kaldığını kimseye söyleme tamam mı ? Başıma bela almak istemiyorum
-Tamamdır
-Hoşçakal dedim ve bardan çıkıp taksiye atladım. Herkes evdeydi Mertle yaklaşık 6 saat uyumuşum.Bu gece uyku yok gibi
-Selam millet
-Selam dedi herkes bir ağızdan
-Saat sekiz ve hepiniz evdesiniz. Neden ?
-Biz şimdi gidiyoruz dedi Deniz Ada'nın elini tutup
-Dedemi görmeye gidicez
-Ah Deniz bekleyin geliyorum
-Bende senle bir şey konuşucam Çağla dedi Ada ona gelmesini işaret ettim.Odama çıktık ve dolbıma yaklaştım
-Çağla dedesi beni sevmiyor ve ne yapacağımı bilmiyorum seni seviyor ama benden nefret ediyor
-Eminim nefret etmiyordur
-Ama geçen gün yemek bile yaptım ona ama yok kolestrolüm var benim dedi ve yemedi bile
-Sen gittikten sonra gömmüştür hepsini dediğimde gülümsedi
-Emin değilim dedi dolabımın kapağını açtım
-Santraç sever misin ?
-Tabi ki bayılırım konuşamadığım zaman bu tür oyunlara kafayı sarmıştım dedim dolaptaki kutuyu elime aldım
-Bunu ona almıştım.Santrança bayılır ve tam osmanlı erkeğidir dediğimde kıkırdadı.(Medya)
-Bunu ona ver hediye ve eminim senle oynamak isticektir
-Çağlaaa çook teşekkür ederim ama sen aldın bunu
-Bunun önemi yok ona gitmesi önemli ve sende ona vereceksin dediğimde bana sarıldı
-Hadi artık git beklemekten hoşlanmaz dediğimde güldü
-Ah ayrıca sakın bilerek yeniliyim gibi şeyler yapma dediğümde kafa salladı ve onunla aşağı indik.
-Simge Büşra odama çıkalım mı? Konuşmaya
-Aşkım burada konuşun özledim seni
-Biraz daha özle hadi kızlar dedim ve yukarı çıktık
-Sorun ne dedi Büşra
-Mart yaşıyor biliyor musun ?
-Evet dediğinde kaşlarımı çattım
-Deniz söyledi Uday'a aslında Arda hariç herkes biliyor. Arda'ya senin söylemen lazım
-Biliyorum
-Peki ne olucak şimdi Çağla ?
-Bilmiyorum Simge
-Ondan hoşlamıyor musun ki ? Dedi Büşra
-Hayır...şey ben bugün onun yanına gittim.1 haftadır aramadı merak ettim ve gittim
-Bu normal bir şey ama.Ondan hoşlandığın anlamına gelmez
-Bence de dedi Simge kafa salladım
-Zaten ben Arda'yı seviyorum.

-ADA
-Biz geldik dede dedi Deniz peşinden bahçeye girdim
-Merhaba dedecim dediğimde memnuniyetsiz bir şekilde kafa salladı elimdeki büyük kutuyu ona uzattım
-Size bir hediye almıştım
-Gerek yoktu
-Dede hiç değilse aç bir bak dedi Deniz dedesi ona bakıp kafa salladı ve elimden kutuyu aldı ve açtı.Karşıdaki santraç takımı ile ben bile büyülenmiş gibi kaldım sonradan kendimi toparladım
-Beğendiniz umarım
-Güzelmiş dediğinde surat astım
-Bilir misin oynamayı ?
-Evet çok severim
-Bizim deli oğlan da hiç sevmez
-Her gün oynattığın içindir
-Sus kerata dediğinde güldüm
-O zaman gel bir oynayalım senle dediğinde memnuniyetle karşısına oturdum