PAC ⚔ 8.Bölüm

780 100 45
                                    

Bu kitap bitmeden diğer kitaplara düzgün bölüm atamayacağım kusura bakmayın.


PAC ⚔ 8.Bölüm

Bedeni acıdığı için zorla yutkunarak biraz daha sinmişti büyük olan bedene. Açtı, kaç gündür su içmiyordu bedeni artık susuzluğa dayanamayacak kıvama gelmişti.

Jungkook düşündü bu hayatta yaşamak için bir gerekçeşi kalmamıştı artık. Tutanacağı sevildiği bir tek dal bile yoktu. Artık ağlamıyordu, sonunda Yoongi durduğunda daha fazla sıkı tutundu sevgi istiyordu ya da en azından birinden şefkat görmek, önemli biri olduğunu hissetmek.

Küçük olan tutunduğu sıcak bedenden ayrıldığı anda büyük bir boşluk hissetti. Yoongi sadece onu yatağa yatırmıştı hala başında bekliyordu buradan bir yere adım atmaya niyeti yoktu.

Dayanamayarak başını ellerinin arasına aldı ve Yoongiden ters tarafa dönerek hıçkırarak ağlamaya devam etti. Onun güçsüz olduğu anı görmesini istemiyordu.

İç çekip önünde hıçkırarak iki büklüm olan bedene baktı YoonGi. Küçüğünün bu durumda olmasının nedeni kendisiydi, eğer onu koruyabilseydi acı çekmesini izlemeyecekti.

Bir çok defa ağlayan insan görmüştü, ölümlerinden önce kendine yalvaran nice yüzlerle tanışmıştı ama hiç biri kalbinde bu denli sızı bırakmamıştı. Yoongi yutkunamıyordu boğazında gitmek bilmeyen bir yumru onunla savaşa girmişti.

Daha fazla dayanamadı büyük olan, üzerindeki krallığının üniformasını umursamadan yatakta iki büklüm uzanan bedene arkadan yavaşça sarıldı. Küçük olan bedeninin acımasıyla tıslayarak geri çekildi.

Sırtına değen sert kumaş teninde acı bir his uyandırmıştı. Yeni açılan kanlı yaralar Yoongi'nin gözüne çarpmıştı. Yatakta doğrularak kendine bakan küçük bedene gülümsemeye çalıştı. Önce yaralarını temizlemeye karar verdi.

⚔⚔⚔⚔

YoonGi, karamel saçlı çocuğun üzerindeki paçavraya dönmüş kıyafetleri sonunda çıkarmayı başarmıştı. Yanında duran su dolu kaseyi yanına çekip içerisindeki yumuşak bezi aldı.

Sırtında oluşan ince çizgiler dalga şekline bürünerek ger tarafa yayılmıştı. Beyaz teninde oluşan pis yaralar midesini bulandırıyordu.

Büyük beden küçüğün canını açıtmadan yaralarını örtmeye çalışıyor, onun için yapabilecek daha fazla şey olmasını istiyordu.

"C-canım acıyor."

"Biraz daha dayan lütfen az kaldı."

Jungkook daha fazla tutamayarak biraz önce yok ettiği hıçkırıklarla tekrar baş etmek zorunda kalmıştı.

"B-ben çok özür dilerim, canını yakmak istemiyordum."

Yoongi elindeki ıslak bezi bırakarak onun için hazırladığı gömleğini sakince giydirdi. Yüzüne baktığında gözlerinin dolduğunu gördü. Jungkook'u kendine çevirdiğinde küçüğünden beklenmedik bir hareket gelmişti.

Ona sımsıkı sarılıyordu. Sanki birbirlerini asla bırakmak istemeyen anne ve çocuk gibi ne yapacağını bilemedi havada kalan ellerini nereye koyucağını...

Jungkook iç çekmeye başlayınca yanına oturdu Yoongi şimdi Jungkook ona daha fazla sarılıyor kemikleri çıkacakmış gibi hissediyordu.

En son ne zaman biri ona sarılmıştı ki? Hemde kendi özgür iradesiyle. O herkes için korku salan bir komutandı ama karşısındaki küçük beden onca yılın ardından onun duvarlarını kırmasına neden oluyordu.

Prince And CommanderHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin