✔~ÇİKOLATALI KAHVE!☕~(초콜릿 커피)//Xiumin

Bölüm 25 ☕

"GOOD MORNİNG ÇİKOLATALI KAHVELERİM!~~♡☕!"

⛅            ☁      ☁       ☁    
        ☁           ☁            ☁     ☁
      ☁                 ☁            ☁       ☁

                       🎈

                                                      🏃

25.Bölüm:

B:"Min Seok!.......Min Seok?Yaaa Kim Min Seok!Kime diyorum ben?"

Cevap vermeyince elimdeki bardak tepsisini bırakıp mutfaktan çıktım.Gördüğüm manzara ile hemen yanına gittim Çikolatalı Kahvemin.

-"Bir tane çikolatalı kahve alabilir miyim?"

B:"Üretimi yok tatlım ben sana güzelce servis yapacağım Amerikano nu sen yerine otur."

-"Ama menü de var.Ne zaman üretimden kalktı?"

B:"Şu andan itibaren!"

Yapmacık gülümseme ile sabahtan beri beni sinir etmiş soktuğu laflarla üzmüş kişiye döndüm.Kıkır kıkır gülümserken göz devirip içeriye girdim ve bulaşıkları yıkamasında yeni garsona yardım ettim.Çalan telefon ile bir kez daha göz devirdim.Açıp kulağımla omzum arasına sıkıştırdım telefonu.

B:"Efendim Arin?"

Arin:"Min Ah' shhhh...Böbreğim....Kankitoşkoların en ponçiği...Çikolatlı Kahvem nasılsın?"

B:"Uzatma Arin şuan havam da değilim ne istiyorsun?"

Arin:"Biliyorsun bu gün Lay ile tanışma yıl dönümümüz ve..."

B:"Arin daha bir kaç gün önce de bu sebepten beni aramamış mıydın?"

Arin:"O ilk randevu günümüzün şeyisineydi.Ne olur bir kaç saat sonra Dan Bi'yi geri alacağım."

B:"Arin çocuğuna senden çok ben bakıyorum bu normal mi?"

Arin:"Wayy demek böyle olduk!Kanka dediğin böyle mi olur ha?Bana bak sürtük ben düğününde şeytan olup düğünündeki tüm kızlara kocana yavşamasınlar diye azar çekmiştim.Tamam Min Ah tamam anladım ben!"

B:"Neyi anladın Arin tanrı aşkına ha?"

Arin:"Ya bak vallahi bir kaç saatliğine!Hemen alacağız sonra."

B:"Arin benim de hani....."

Arin:"Bana yeğen yap diye sızlanıp durduğun zamanları hatırlatırım!"

B:"Hemen de çirkefe yat zaten!"

Arin:"Ben mi çirkefim!Bak sen sürtüğe!"

Kulağımdaki telefon dıt dıt ederken göz devirdim ve elimdeki bulaşık süngerini sıkarak başımı aşağıya eğecekken kulağımdaki telefonu alan kişi belimden kollarını geçirip arkadan sarıldı.

Min Seok:"Yine neden sinirlendiniz ikinizde?"

B:"Sana ne?Sen gidip çikolatalı kahve yaptığın o kıza iyi misin değil misin diye sor!"

Min Seok:"Git kasaya sen bak istersen burada kalmak seni sinir etmiş geri kalanlarını ben dizerim makinaya.Ayrıca o kadar çalışan arasında sen neden yapıyorsun bunu?"

B:"Sana yardımcı olmayı seviyorum ve eve gitmem gerek."

Min Seok:"Yine mi?"

B:"Gelirken eve çikolata al."

Min Seok:"Seni bırakması için Jong İn i arayayım bekle.Bu gün şirkete benim yerime bakıyor.Kafe ona zor gelmiş miş."

B:"Kendim giderim.Kuzenlerinle sana iş yapmamanı söylemiştim.Ben bakarım şirketimize istersen."

Min Seok:"Senin ofis ne olacak?"

B:"Ben projeleri evde de hazırlayabilirim."

Min Seok:"Seni yormak istemiyorum."

B:"Özlemeyecek misin burayı?Kahve kokusunu?Satma işte bu minik cennetimizi!!"

Min Seok:"Peki sen istemiyorsan kimseye vermem burayı."

B:"Teşekkür ederim Min Seok.Seni yormak istemiyorum sadece zevk aldığın şeyden mahrum kalma diye..."

Min Seok:"Her zaman ince düşüncelerine hayranım."

B:"Imm peki ben gideyim o zaman biri kapımıza Dan Bi'yi bırakıp kaçmadan."

Min Seok:"Diyorum hani gelecek için biz de kendi Dan Bi mizi yapabiliriz.Cennetimizde koşuşturacak."

B:"Ben her zaman hazırım Kim Min Seok bey ama müsait olmayan sizsiniz!"

Min Seok:"Artık hep müsaitim Bayan Kim!"

Kulağıma üfleyip konuşurken ona döndüm ve omzundan tuttum yaklaştım ve kahve kokusunun ağırlığını taşıyan saçlarını okşadım ardından küçük bir buse kopardım yanağından.Ayrılırken yine ağırlaşan parfüm kokusuyla dudağımdaki sıcaklık kalbimi çoşturdu durduğu yerde.Durmaya hiç niyeti yok gibi emdikçe emdiği dudağımı geri çektim ve başımı göğsüne yasladım.

B:"Bu gün eve erken gel.Söz verdi ciğerim Dan Bi yi erken alacak."

Min Seok:"Buna inandın mı Bayan böbrek?"

B:"Tek şansımız inanmak Bay Kalbim?"

Min Seok:"Gülüşün çok güzel Min Ah.İçinde kaybolup gidecek mişim gibi."

B:"Seni seviyorum Kim Min Seok."