✔~ÇİKOLATALI KAHVE!☕~(초콜릿 커피)//Xiumin

Bölüm 16☕

"Selam Kahve Köpüklerim güne kocaman gülerek başlamanızı istiyorum ki mutlu bir gününüz olsun!!!!!!!!!!!｡^‿^｡"

16.Bölüm:

Min Ah:"Arin ne demek sen git ben doğruca oraya geleceğim?"

Arin:Mimiiiiiiii annem zorla alışverişe çıkarttı ne yapayım?"

Min Ah:"Söz vermiştin ya gelmezsen?"

Arin:"Gelicem yaaa!!Sadece orada konuşmadan beni bekle yeter!Hatta dışarda bekle beni."

Min Ah:"Peki anladım.Bekleyeceğim seni."

Arin:"Asma suratını seni seviyorum byeeee...Kocaman öpüldün!!!!"

Min Ah:"Sende...Benliyorum ha seni!"

Arin:"Tamam tamam!Dikkatli gel!"

Elinde atkısını tutan kız aynaya baktı son kez.Üstünde beyaz bebe yaka siyah bir elbise vardı.Açık saçlarını arkadan at kuyruğu yaparak topladı.Ayağına siyah bileğinden biraz yukardaki botlarını giydi ve yatağın üstündeki montunu aldı ve giydikten sonra çantasını yan takıp odadan yavaşça çıktı.Hastaneden yürüyerek otobüs durağına giderken kar yağmaya başlamıştı.Adımlarını sıklaştırarak durağa girdi.Tabiki de biraz hızlı girdiği için birine çarpmıştı bu çarptığı kişinin Çikolatalı Kahve olduğunu nereden bilecekti.Arkasını döndüğünde ayağına halen bastığı kişiyi gördükten bir karış açılmış ağız ve milyon kere büyümüş gözle geri çekildi hazlıca.telaşla özür dilemeye çalışıyordu.

Min Ah:"Şeyy sizi görmedim çok özür dilerim.İyi misiniz?...."

Min Seok sinirle ona bakarken kız biraz tırsmadı değil hani.Sonuçta bir kazaydı ve her zaman olabilirdi.

Min Ah:"İ-yi mis-siniz?"

Min Seok:"Nasıl iyi olabilirim ki sayenizde annemin yüzüğünü kaybettim.Şimdi akan suda kim bilir nereye gitmiştir?Biraz daha önünüze baksanız..."

Min Ah:"Ben özür...."

Min Seok:"Sizi tanıyor muyum?Benden özür dilemek için yakın olmanız gerekir!"

Min Ah:"Ne yapmalıyım elimden sadece özür dilemek geliyor!"

Min Seok:"Boş versene çekil şuradan!"

Kızın omzuna ittirerek durağın yanında akan suyu birikintisinde yüzüğü aramaya başladı.Min Ah bineceği otobüs gelmişti.Bir iki adım attı ama sonra dönüp suyun içine elini daldırmış çocuğa doğru yürüyüp montun kollarını sıvadı ve elini çamurlu suya batırdı.

Min Seok ona sen ne yapıyorsun bakışı atarken kız ciddiyetle çamurun içinde yüzüğü arıyordu.

Min Ah:"Özrümü kabul etmedin ama yardım edebilirim."

Min Seok:"Enfeksiyon kapabilirsin çık pis suyun içinden!"

Min Ah:"Suyla oynadım diye ölecek değilim ya ya hem konuşacağına arasana!Madem senin için çok değerli!"

Min Seok:"Emin ol her şeyden değerli!"

İkisi birlikte suyun içinde milim milim kaybolan yüzüğü arıyordu.Neredeyse gün boyu onu aramışlardı ama bulamadılar.Min Seok artık umudunu kesmişti.Annesinden kalan son şeyde şu minyon görünümlü dünya kadar büyük bela makinası yüzünden kaybolmuştu.Hava kararmaya başlayınca Min Seok doğrulup kocam bir nefes alıp vermeden sonra yere çömelmiş ve yüzüğü arayan kızın önüne gidip durdu.Kız başını kaldırıp bakınca sinirli onu gördüğünde içinde anlamlandıramadığı bir üzüntü ve pişmanlık duydu.