Parsın İntikamı !!

176 3 1
                                    

- Rüya -

Yine karanlık odada hıçkırıklarım eşliğinde ağlıyordum. Üşüyordum,
burası çok soğuk ve karanlıktı. Ayağa kalktım ve kapıyı yumruklamaya başladım.

- Açın kapıyı, yalvarırım açın

" kes be sesini aptal" !!

- A- ama burası çok karanlık ne olur çıkarın beni.

Ağlayışlarım artarken kapı açılmıştı. Umutla ayağa kalktım.
Sonunda çıkıcaktım bu oda dan.

Kapıyı açan hizmetliler den biriydi. Elindeki makas ve kemerle bana doğru yaklaşmaya başladı. Korkuyla geri geri yürürken ayağım takıldı sırt üstü yere düşmüştüm. Acımadan kemerle vurmaya başladı.

Ağlayışlarım çığlıklarıma karışırken vurmayı bıraktı. Uzun olan saçlarımı tuttu ve kesmeye başladı. Annemin dokunamadığı, kıyamadığı bir kere olsun okşamadığı saçlarımı kesti.

Sanki ölmüştüm. Canım o kadar çok yanıyordu ki... Fiziksel ve ruhsal çökmüştüm. Sonra terk etti odayı. Bir ben bir karanlığım kalmıştı.

Ve kapı bir kere daha açılır işte karşımda duruyordu. Elini kaldırdı vurmak için. Yalvardım.

- Hayır yapma dur! Ne olur dur hayır.

Hayırrrrr!!!!

Yatağımdan nasıl kalktığımı anlamadım. İşte yine kabuslarımdan
Birini görmüştüm. Nefes aldım derin derin. Saçlarım alnıma yapışmıştı. Terlemiştim. Titremeye başladım. Kollarım uyuşuyordu.

Sinirle ayağa kalktım. Sinir krizi geçirmek üzereydim. Kapımı kitlendim. Karşımdaki aynaya baktım. Avazım çıktığı kadar bağırmaya başladım.

YAZAR ' DAN

Genç kız karşısındaki boy aynasına baktı ve eline aldığı cismi aynaya doğru attı. Bağırmaya başladı. Sinir krizi geçiriyordu.

" NEDEN LAN NEDEN? NE YAPTIP SİZE BEN? BU KADAR CANIMI YAKTINIZ. BEN NE YAPTIM SİZE? KÜÇÜKTÜM BEN KÜÇÜK.

Sesi kısılmaya başladı etrafında ne var ne yoksa dağıtmaya başladı. Kapıdan sesler geliyordu ama kayra duymuyordu. Poyraz o akşam kayra da kalmıştı. Gelen sesler üzerine yukarı çıkmıştı. Kapıyı açmaya çalışsa
da açılmıyordu. Kriz geçiyordu kardeşi. Bağırmaya başladı ama bu pek de işe yaramadı.

Kayra etrafında dönüyor ne yapıcağını düşünmeye çalışıyordu.
Ayağına batan camlar canını yakmıyordu. O acıya alışmıştı. Eline bir cam parçası aldı ve sıkmaya başladı. Poyraz kapıyı kırıp içeri girdi.
Gördükleri karşısında hareketsiz bir şekilde durmuştu.

Hızla kayranın yanına gitti ve oda kayra gibi dizlerinin üzerine çöküp ona sarıldı. Dizlerini kendine doğru çekmiş elleriyle kulaklarını kapatmıştı. Elindeki cam parçasını alıp yere attı. Kayrayı kucağına aldı ve misafir odasına götürdü. Yatağa yatırıp ona endişe ve göz yaşları ile bakan melek ve Hatice sultana baktı. Cebinden telefonunu çıkardı doktoru aradı.

Kısa süre sonra doktor gelmişti. Önce sakinleştirici iğne yaptı ardından ayağına batan camları çıkardı ve ayağını sardı. Daha sonra  elini sarmıştı.
Sinir krizleri onu yıpratmıştı. Poyraz sabaha kadar başında durmuştu. Canı yanıyordu kayra onun bir tek arkadaşı değildi. Kardeşiydi, dostuydu, yeri geldiği zaman sırtını yasladığı ailesiydi. Gözlerinin dolmasına engel olmamıştı. Sabaha kadar başından ayrılmadı ve onu izledi.

ÇETE LİDERİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin