Yazan : Selin~
Kyungsoo Jong İn'in kapısının önündeydi.
Derin bir iç çekmenin ardından kapıyı tıklattı.
''Oh banyodayım kapı açık içeri girebilirsin ''
Uzaklardan yankılanan sesi duyup , kapıyı araladı.
''Peki ,giriyo...-Ooooh ! ''
Kapının kenarındaki ağırlık kaldırmak için kullanılan dambile çarpıp tökezledi.
Yüz üstü soğuk parkenin üstüne düşmüştü.
Bknız . Dambil :
http://www.sportifhareketler.com/wp-content/uploads/2009/10/aayarlak-kaldaran-kadanlar-508x338.jpg
Jong İn sesi duyunca hızla banyonun kapısından çıkıp Kyungsoo'nun yanına geldi.
Eliyle omuzlarından tutup,kalkmasına yardımcı oldu.
Jong İn Kyungsoo'nun kendini incitmesine katlanamayıp , sinirlenmişti.Ona bir şey olmasını istemiyordu.
''Hey önüne bakmıyor musun ? Düz yolda da mı düşüyorsun?''
Kyunsoo işaret parmağıyla , dambili gösterdi.Kolunun üstüne düştüğü için incinmiş olmalıydıki ,sürekli diğer eliyle koluna baskı yapıyordu.
Jong In'in sinire dönüşmüş endişesi yerini suçluluğa bıraktı.
''Ben üzgünüm.Onu oraya koymamalıydım.Üzgünüm Kyungsoo''
Sıcak bir tebessüm ile Kyungsoo Jong İn'e bakıyordu.
''Kendini suçlama.Benim bir şeyim yok.''
''Peki ya kolun?'' endişeli sesiyle Kyungsoo'ya yaklaşıp ,bir şeyi olup olmadığını inceliyordu.
''Hafif bir incinme.''
''Doktora gidelim.Hadi.''
''Hey Jong İn.Sadece incindi gerçekten bir şey yok.''
Jong In ayağa kalkmış hastaneye gitmek için zorlarken bir an afalladı.İlk kez ismini söylemesi gerçekten garip hissettirmişti.
''O-oh peki.Ama bir şey olursa bana söylemelisin.''
Tekrar Kyungsoo'nun koluna girip , yatağa oturttu.
''Biraz bekle burada.Hemen geliyorum.''
Koşarak odanın kapısından çıktı.
Bir kaç dakika sonra elinde merhem ve kol desteğini sağlamak için kullanılan cırtcırtlı bir bandaj ile geldi.
Hızla Kyungsoo'nun yanına oturdu.
''Kolunu uzat bakalım.''
''Hey gerek yok gerçekten ''
''Uzat kolunu.'' diyerek üsteledi Jong In.
Üstündeki uzun kollu bluzun kolunu dirseğine kadar sıyırdı Kyungsoo.Hafif bir morarma vardı.Bunu görünce Jong İn'in daha fazla endişelendiğinisezmişti.Koluna merhemi sürerken Kyungsoo iç geçirdi.
'İlk başta onu bu kadar soğuk ve ukala bulduğum için kendimi aptal gibi hissediyorum.Bir anne gibi yaralarımı sarıp benle ilgileniyor .Bu çocuk ne kadarda garip.''
Bir yandanda Jong İn'in endişeyle karışık yüz ifadesini inceliyordu.Her hareketi
kalbinde garip sebebini bilmediği tatlı bir his uyandırıyordu.
Gülümsemesine engel olamadı,Jong İn'in kendiyle ilgilenmesi hoşuna gitmişti.İncinmesi umrunda bile değildi.
Bandajın kenarındaki son cırtcırtı sarıp, Kyungsoo'ya döndü.Yüzünde pişmanlık ve suçluluk hissedilebiliyordu.
''Bana bir şey söylecektin.Biliyorum şu an sırası değil.Amasöylemek istiyorsan dinlerim.''
Kyungsoo kekeleyerek konuştu.
''A-ah O-o mu ? ''
''Evet ne söyleyecektin?''
''Ah cidden önemli bir şey değildi.Aslında Unuttum bile.''
''10 dakika öncesine kadar söylemek için odama geldiğin şeyi mi unuttun?''
küçük bir kahkaha bıraktı Jong İn.
''Haha cidden çok zekiyim değil mi ? Direk unuttum,işe bak''zoraki bir kahkaha ile söyledi.
Ortamdaki garip aura etkisini azaltmıştı , bunu hissedebiliyorlardı.Kyungsoo sözlerine devam etti.
''Ben odama gidiyorum.Görüşürüz.'' ayağa kalkıp gülümsedi.
''Ah pekala dinlenmelisin ve ayrıca kolunu pek oynatmamaya çalış hareket ettikçe
daha fazla bocalarsın.''
''Oh peki yardımın için teşekkürler.''
''Bunun için bana teşekkür etme biliyorsun benim yüz.. Her neyse üzgünüm.''
''Üzgün olunacak bir şey olmadığını kaç kere daha söylemeliyim'' gülümseyerek kapıdan çıktı.
Odasına girip yastığını yatağın kenarına dik bir şekilde koyup uzandı.
Söyleyeceği şeyi anlatamamıştı Jong İn'e. Çünkü vazgeçmişti.Söylemek istediği o günkü olayla ilgiliydi.O günden sonra aralarında tek kelime geçmediği için rahatsız olmuştu ve bunu Jong İn'le konuşmak istiyordu.O günü yanlış anlamaması gerektiğini
söyleyecekti.Ama şuan bunu söylemek istemedi.
Sanki az önce odasından çıktığından beri daha farklı hissediyordu.Onu sevip sevmediğinin bilincinde değildi ama sadece bir yanlış anlaşılma olduğunu söylemeyi ise hiç istemiyordu.
Sadece bir anlık dalgınlıkla birbirlerine baktığı gibisinden bir şeyler söyleyip eskisi gibi rahat bir şekilde konuşmayı istiyordu. Ama artık öyle düşünmüyordu,
belkide Jong İn'e cidden bakmak istediği için bakmıştı. Hem az önce aralarındaki soğuk duvarda yelkenlerini indirmişti.Aralarında bir sorun yoktu ve bunu söylemeninde bir manası yoktu.Duygularından emin olana kadar susmayı tercih etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Baş Belası Kahya
Hayran KurguTANITIM Jong In : 19 yaşında ailesinin zapt edemediği her gece dışarda sürten, annesini kaybetmenin acısını sürekli babasına bağlayan kendi benliğini kaybetmiş bir genç. KyungSoo :22 yaşında. Ailesinin evinden kendi ayakları üzerinde durabilmek içi...