Bloody Night / Sangster

4. Bölüm

Victoria geniş ve görkemli kapının altından geçtiğinde, kendisini nelerin bekliyor olduğunu tahmin edemiyordu. Ve buna çabalamadı da, ne görecek olabilirdi ki? Canavar, ejderha, elf? Hayır, burada olacak olan herkes en az kendisi kadar normal ve yine en az kendisi kadar insandı. Panik yapmaya ve korkmaya gerek yoktu.

16. yüzyılda bir asilzadenin evinden düşmüş gibi giyinen güzel bir kız Victoria'ya yanaştı. Bakışları meraklı ama aynı anda şefkatliydi de. Victoria olumlu bir elektrik aldığı için sevindi karşısına ilk çıkan kadından. Ve böyle devam etmesini umdu.

"Hoşgeldiniz, nasıl yardımcı olabilirim?"

"Ben ilan için gelmiştim aslında."

"Mmm." kadın düşünür gibi oldu, ne ilanı olduğunu sormak isteyip de soramıyor gibi...

"Sanırım giyim için yardımcı elemana ihtiyaç varmış?"

"Ah." kadın elini alnına vurdu "Evet evet, unutmuşum kusura bakmayın. Lütfen oturun size kahve getirsin Beth."

***

Victoria kahvesini içmedi, diken üzerinde oturuyordu adeta. Bu işi alması lazımdı yoksa- bir şey olacağı yoktu ama yine de bir işe girmesi gerekiyordu. Eğer Sharis'in yanında kalacaksa kısa bir süre de olsa, her şeye ortak olmalıydı.

Yüzü sanki az önce büyük bir hamamböceği görmüş gibi tiksintiyle dolu bir adam girdi kapıdan içeriye. Victoria'ya baktı ters ters ve "İçeriye gel." dedi buyurgan bir sesle.

Evet, böyle zorbalar ve ruh emiciler ne yazık ki dünyanın her yerinde bulunuyordu ve Victoria önemsemeyerek peşinden gitti adamın.

Adam koltuğuna yayılarak oturdu ve sigarasını dudaklarının arasına alarak yaktı. Derin bir nefes çektikten sonra "Evet, iş için geldin değil mi?"

"Evet." dedi Victoria, stresten elleri terlemişti ve pantolonuna sildi avuç içlerini.

"Gerginsin?" dedi adam, vücut dilinden anlayan biri olduğunu böylece ortaya koymuş oluyordu "Doğrusunu söylemem gerekirse şanslısın."

Victoria derin bir nefes aldı her zaman tiksindiği sigara kokusunun boğuculuğunu umursamadan.

"Ama şanslı olduğun kadar dikkatli de olman gerekecek Victoria Black?"

Victoria "Ne?" demek istese de kendini zapt etti ve adamın cümlesini tamamlamasını bekledi sakince.

"Burada dünyaca ünlü yıldızlarımız var ve onlarla ters düşmek istemezsin."

"Böyle bir şeyin olmayacağına sizi temin ederim."

Adam Victoria'yı süzdü bakışlarıyla ve bir robot gibi başını salladı iki kez "Güzel." dedi, elini kızın sıcak ellerine uzattı ve içine yayılan ürpertiye engel olamadı "O halde aramıza hoşgeldin Victoria."

Victoria dudaklarını birbirine bastırdı, minnetle baktı patronunun yüzüne- her şeyin bu kadar kolay önüne serileceğini tahmin etmemişti. Kapılar adeta kendiliğinden açılıyordu ve yollar ayaklarının altına seriliyordu.

Victoria ayağa kalktı ama eli hala adamın ellerinin arasındaydı "Teşekkür ederim." dedi ve duraksadı "İşe başlasam iyi olacak."

"Acele etme cicim." adam koltuğuna yaslandı ve çapkın ama tiksindirici bir bakış attı "Bugün yalnızca bir çekimimiz var, kendini ilk günden yorma- ileride enerjiye ihtiyaç duyabilirsin."

Victoria yolların ayaklarının altına bu denli kolay serilmesinin nedenini şimdi anladı, ama işten girdiği gibi ayrılamazdı.. üstelik böyle pislik adamlar her yerde vardı ve her adım attığı yerde karşısında dikiliyor olacaklardı. Güçlü durmalıydı.

Omuzlarını silkti "İş iştir." dedi resmi bir ses tonuyla "Yoğunluğu fark etmez, şimdi başlamam gerek."

Victoria kapıya yöneldiğinde patronun tok sesi kulaklarını doldurdu yeniden, omzunun üzerinden ona baktı "Dikkatli olman konusunda seni ikaz ediyorum." dedi "Gerçek kimliğinin ortaya çıkmasını istemeyiz, değil mi?"

Victoria kendisinin ne için buraya geldiğini bildiğini bilmiyordu patronunun ve bunu bile bile yılışık davranıyor olması gülümsetti. İşte şimdi ona dişlerini gösterebilirdi.

Elini kapının kolundan çekti ve kollarını göğsünün önünde bağladı "Siz de dikkatli olun bayım, kimliğimin ortaya çıkmasından daha korkunç olan bir şey varsa- o da sizin sapık damgası yemeniz olur."

Evet, adam sapık değildi belki- ama Victoria yılışık erkeklerde bu potansiyelin varlığından da haberdardı. Ve kendisini kollamak istiyorsa, şüpheci olmak zorundaydı. Bu dünya vahşiydi ve yaşamak için pençelerini ara ara göstermen, gerektiğinde de saplaman gerekirdi düşmanının yüzüne.

Victoria düşüncelerinden kurtulmak için başını iki yana salladı, bu kadar vahşi olmasının elle tutulur yanı yoktu.

"Brown, Carmen ve.." herkesin dudaklarında olan o soyismini hatırlamak için biraz bekledi "Ve Sangster ne zaman burada olacaklar?"

Adam dirseklerini masaya yasladı "Sangster bugün burada olacak, ama ondan şüphe ediyorsan, sonu kötü bir olaya yöneldiğini söylemek isterim."

"Bu ne demek?"

"Sangster karıncayı bile incitmez."

Not: Bölümlerin daha sık gelmesi için beni darlamayı unutmayın dostlarım :D