Havuz Partisi

68 2 0
                                    

Sabah kapının çalınmasıyla uyandım. Yanıma baktığım zaman Josh yoktu. Biraz olsa bile endişelenmiştim.

Kapıyı açmaya gittiğimde çok bekletmeden kapıyı açtım. Karşımdaki kişi Josh'tu. Nereye gittiğini sorduğumda yemek katında ünlü bir şarkıcının geldiğini söyledi. Şarkıcıyı çok merak ediyordum bu yüzden Josh'a bana ipucu vermesini söyledim. Bana benim en sevdiğim şarkıcının geldiğini söylediği anda sevinç çığlıkları atmaya başladım. Çünkü en sevdiğim şarkıcı Katty Perry'di.

Hemen üstümü değiştirdim ve çok hafif olan bir makyaj yaptım. Josh'la kapıdan çıktığımızda Binnur'ları sordum. Josh ise bana onların aşağıda olduğunu söylediğinde şaşırdım ve telefonumdan saate baktım. 12 mi?! Gerçekten çok geçe kalmıştım. Herhalde öğle yemeği zamanıydı.

Ben: Josh beni neden uyandırmadın?!

Josh: Dün geceki yaptığımız şeyden dolayı çok yorulmuştun. Ben de seni uyandırmak istemedim.

Ben: Yaa Josh çok tatlısın.

Deyip yanağına bir buse kondurdum.

Aşağı kata nihayet inmiştik. Binnur'ların olduğu masaya doğru ilerlerken en sevdiğim şarkıcıyla göz göze geldik. Gözleri gerçekten çok güzeldi ve çok cana yakındı. Katty'nin yanına gidip boynuna sarıldığımda o da bana karşılık verdi. Bu sırada Josh'ta güzel fotoğraflar çekmeye çalışıyordu. Katty'den ayrıldıktan sonra fotoğraf çekinmek istedim. Ellerini ileri doğru uzatmasını ve benim ellerimi tutmasını istedim. Dilediğim gibi fotoğraf çekindikten sonra masaya gidip oturduk.

Yemeklerimizi yiyince tıkandığımı fark ettim ve midem bulandı. Kendimi zor da olsa tutmayı başarabildim. Josh bu durumu fark etmiş olucak ki bana iyi misin? Bir şey mi oldu? Gibi sorular soruyordu.

Kendimi daha iyi hissedince herkes üst kata çıktı çünkü az sonra Katty'le beraber dışarı çıkacaktık.

Josh kapıyı açar açmaz içeri daldım ve üstüme omuzları açık beyaz renkli bir t-shirt giydim. Altına da beyaz şortumu giydikten sonra hazırdım. Josh hala tuvaletteydi. Acaba ne olmuştu diye merak ederken Josh bana doğru gelmeye başladı ve beni süzdü. Daha sonra beni öpmeye başladı. Kollarımı boynuna dolayıp ayaklarımı beline doladım. Kısa bir öpüşme olsa bile yüzüm kızarmıştı. Galiba biraz utanıyordum.

Binnur'ların kapısını çaldığımda Binnur hala aynı kıyafetteydi. Josh'a bizi beklemesi gerektiğini söyledikten sonra içeri girdim. Sonnur üzerine buz mavisi olan şort tulumunu giymişti.

Ben: Sonnur mükemmel olmuşsun.

Sonnur: Kimin kardeşi olduğum çok belli.

Binnur-ben: Yaa yeriz biz seni.

Üçümüz de sarıldıktan sonra Binnur'a kıyafet seçmeye başladık. En sonunda göbeği açık bir t-shirt ve uzun belli olan şortunu giymeye karar verdi. Üçümüz de saçımızı tekli balık sırtı yaptıktan sonra dışarı çıktık.

Katty ve diğer insanlarla beraber gezmeye başladık. Bu sırada bütün kameralar bizi çekiyordu. Büyük ihtimalle televizyonlarda ve youtube'da yayınlanacaktı.

Akşama kadar Katty'le gezdik. Bizi çok güzel mekanlara götürmüştü. Tabii bol bol fotoğtaf çekinmeyi de unutmadık. Şimdi de eğlence bitmemişti. Çünkü Katty gelmesinin şerefine bir havuz partisi düzenlemişti. Siyah bikinimi giydikten sonra dalgalı olan saçlarımı saldım. Belime kadar uzun olduğu için biraz terletiyorlardı ama onları seviyordum.

Josh banyodan çıktıktan sonra herzamanki gibi beni süzdü. Üstüme uzun ve ince bir tunik verdikten sonra hazır olduğumuzu söyledi. Binnur'ların kapısını tam çalıcaktım ki kapı zaten açılmıştı. Binnur'la Sonnur benim gibi siyah bikini giymişlerdi ve saçları benimkiler gibi salıktı. Bunu fırsat bilip Josh'tan fotoğrafımızı çekmesini istedim.

Fotoğraf harika çıkmıştı ama daha fazla fotoğraf çekersek geç kalıcaktık.

En alt kata indikten sonra havuzun olduğu tarafa gittik. Havuz gerçekten çok büyüktü ve üç tane su kaydırağı vardı. Üçüne de binmeyi çok istiyordum bu yüzden eşyalarımı şezlongun üstüne bırakıp tuniğimi çıkardım. Karşıdan Katty'nin geçtiğini görünce ona selam verdim.

Ben: Hi Katy.

Katy: Aa hello Ilknour. İt's fantastic pool party, right?

Ben: Oh yes Katy. İt's very cool.

Katy: Yes I agree with you. Oh I'm sorry but I can go now. See you than.

Ben: See you.

Katy'le konuştuğuma hala inanamıyordum. Benimle gerçekten çok iyi ilgileniyordu. Bu sırada Josh şezlonga oturmuş beni süzüyordu. Beni süzmesini bırakması için kucağına oturdum ve dudağına küçücük bir öpücük bıraktım. Tam kalkacakken Josh'un beni tuttuğunu fark ettim.

Ben: Hayatım iyi misin?

Josh: Evet güzelim. Havuza girmeye ne dersin?

Ben: Olur derim.

Ayağa nihayet kalkabilmiştim. Birlikte havuza girdiğimizde havuz soğuk değildi. Aksine insanlar üşümesin diye sıcak su doldurmuşlardı. Suyun içinde biraz yürüdükten sonra Josh'un yanına gittim. Suya daldığında ne yapmaya çalıştığını ilkten anlamamıştım ama beni omuzlarına aldığı zaman kendimi daha uzun boylu biri olarak hissetmiştim.

Az sonra vücudumu üşüme kaplayınca Josh'tan beni suya bırakmasını istedim. O da beni kucağına alarak ısıtmaya başladı. İnsanları izlemeye başladığımda bazı insanların garsonları havuzun dibine sipariş vermek için çağırdığını gördüm. Joseph'e bunu söylediğimde kafasını onaylar bir şekilde salladı.

Suyun içinden garsonun olduğu tarafa doğru gittim ve en sonunda garsona ulaşabildim. En sevdiğim içecek olan kolayı sipariş ettim.

Nihayet siparişim gelmişti. İçmeye başladığımda ılık istediğim için mutluydum. Çünkü soğuk içseydim boğazlarım şişecekti ve bunun olmasını istemezdim.

Havuz partisi bittiğinde duşa girmeye karar verdim. Havlumu ve tarağımı aldıktan sonra bikinimi çıkardım ve fazla sıcak olmayan tarafa doğru suyu ayarladım. O sırada birinin omzuma dokunduğunu hissettiğim anda direk önüme döndüm. Bu kişi Joseph'ti. Neden gelmişti ki? Ona tam bu soruyu sorucakken beni kendisine çevirdi ve beni süzmeye başladı. Utancımdan neredeyse domates gibi kızarmıştım. Josh bunu fark edince beni süzmeyi kesip beni öpmeye başladı. Fazla sert öpmüyordu ve kendisini bana bastırmıyordu.

Dudaklarını benden ayrıdıktan sonra beni birkez daha süzüp duştan çıktı. Öylece kalakalmıştım. Josh beni çıplak bir şekilde görmüştü. Buna nasıl izin verdiğimi düşünürken ağladığımı fark ettim. Kendime hakim olamıyordum.

Duştan çıkıp havluma sarındıktan sonra saçlarımı ıslak bir şekilde bıraktım. Şort ve askılı t-shirtten oluşan pijamamı giydikten sonra banyodan çıktım. Josh'un uyuduğunu fark ettim ve lambaları kapattım.

Yatağa yattığımda suratım Josh'a dönük değildi. Josh'un bana doğru döndüğünü hissettim. Arkamdan da sarılınca bu hissimi doğrulayıp kendimi bıraktım ve bana sarılmasına izin verdim. Kulağıma seni seviyorum diye fısıldadıktan sonra boynuma bir öpücük kondurdu. Bu beni gıdıklandırmıştı ama hiç tepki vermeden gözlerimi yavaş bir şekilde kapadım ve Josh'u düşünmeye başladım.

ÜçüzlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin