Ayak tabanlarıma bulaşan kanı gördükçe göz yaşlarım daha hızlı akıyordu sanki. Kafamı kaldırıp cansız bedene bakamıyorum.
Saçlarımdan tutup başımı sertçe kaldırdı. Rutubetli tavan görüş açıma girerken gözlerimi korkudan kırpamıyordum bile.
Saçlarımın koptuğunu hissediyordum. Canım yansa da sesimi çıkaramadım.
Nefesini boynumda hissediyordum. Sanki nefesiyle bile yakıyordu beni. "Sana dokumanın cezası bu. " dedi. Bir cümlesiyle bütün vücudum korkuyla titredi.
Saçlarımı daha çok çekti ve cansız bedene bakmaya zorladı. Kollarından tavana asılmıştı. Yüzü morluk ve kanından görünmüyordu. Gövdesinin her yerinde bıçakla açılmış derin yaralar vardı. Daha aşağı inince bağırsakları aşığı doğru sarkıyordu...
İrkilerek uyandım. Beynim bile bu sözü unutma diyordu resmen. Anılarımı tekrar yaşıyordum rüyalar sayesinde.
Oda fazla karanlık geldi. Yastığımın yanına koyduğum telefonumu aldım, ekran parlaklığını açtım. Yorganı kenarı ittim ve kalktım yataktan.
Yatak odamdan çıkıp lavaboya gittim. Yüzüme bir kaçkere soğuk su çarptım. Gördüğüm rüya etkisini yitirmemişti hala. Ellerim hafifçe titriyordu.
Aynadan kendi yansımama takıldı gözüm. Göz altlarındaki morluk azalmıştı. Cildim kendine gelmişti, sanki ayrı bir renk vardı yüzümde. Kış mevsiminden kaynaklı çillerim azalmış, saç rengim koyulaşmıştı. Gözlerim yavaşça boynuma kaydı.
Köprücük kemiğimin üstünde, sigara yanıkları ve iki çizik vardı. Yutkunma ihtiyacı hisederken tişörtle kapattım izlerin üstünü.
Lavabodan çıkıp amerikan tarzı olan mutfağa gittim. Bir bardak su alıp L biçimi koltuğa bıraktım kendimi. Boydan boya camdı bir duvar. Diğer duvarda da televizyon vardı.
Sokak lambaları ve ay ışığı aydınlatıyordu içeriyi. Su bardağını orta sephaya bıraktım. Koltuktan kalkmadan cama daha çok yaklaştım. Bacaklarımı kendime çektim ve kollarımı etrafına sardım.
Güvendeydim artık. Kimse nerde olduğumu bilmiyordu. Beni bulamazdı. Isim değişikliği bile yapmıştım bulunmamak için. Bir yıldan fazladır güvendeydim. Tek sorun rüya ve anılar.
Rüyalar aynı şeyleri tekrar tekrar yaşatıyor , anılarda güven duygusu herkese kolayca verilmeyeceğini hatırlatıyordu.
İşe gitmem gerektiği aklıma gelince yavaşça kalktım koltuktan. Odama geri döndüm. Telefonu şarja takıp yatağa attım kendimi ve yorgana gömdüm. Kısacası uyumaya çalıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaçınılmaz Geçmiş
Разное" ... Bir anda dudakları dudaklarımı bulurken ,korkuyla itmeye çalıştım. Etki etmezken, tek yapabildiğim kafamı çevirmek oldu. Bu sefer açıkta kalan boynuma ufak bir öpücük bıraktı. Nefesini hissetmek beni fazlasıyla korkutuyordu zaten. Üstüne b...
