PB13 Baş Belası &Gökhan

4.2K 274 312
                                    

Eylül'ün ağzından yazmayı özlemişim.. Bu bölüm Baş Belası'nı özleyenlere

..Eylül Mertoğlu..

"Benim de dikkatimi çekti ama çocuklar konuşmuyor Eylül!" diye çıkıştı Alper. "Ne yapabilirim? İşkenceyle mi konuşturuyum? Farkında mısın bilmem ama Arka Sokaklar'da değiliz ve ben kesinlikle Mesut hıyarı değilim."

"Senden zaten çocuğu içeri tıkmanı istemiyorum Alper." dedim onun aksine ciddi bir tavırla. "İfade.."

"Alındı." diyerek sözümü kesti. "Hem Bahadır'ın hem de şiddet gören çocukların ifadesi alındı. Çocuklar tanımadıkları biri tarafından darp edildiklerini söylediler. Görgü tanığı yok. Bahadır da olay anında evinde olduğunu söyledi. Ev arkadaşı Ayaz Çağlayan o sırada dışarda kız arkadaşı Ayça Gürbüz ile birlikteymiş. Yani Bahadır'ın sözünden başka kanıtımız yok ama çocuklar da şikayetçi olmayınca yapabileceğimiz bir şey kalmadı."

"Bunları az önce de anlattın." dedim sinirle elimi masaya vurarak. "Ama o çocuk tehlikeli ve bunu ikimiz de  biliyoruz. Okul okul gezip müdürleri bile kafalıyor. Esen ve Eren tehlikede. Çocuk Tolga'ya, Tolga benim kızıma kafayı takmış durumda. Ve işin içinde Esen varsa Eren de vardır. O çocuk okula geldiği ilk gün Eren'in bacağını kırdı. Hem de yüzünde tek bir çizik bilr bırakmadan tek bir hamleyle.. Bu da rastgele kavga etmediğini teknik kullandığını gösteriyor. Yani kavga sırasında karşısındakini bir darbeyle bilinçli olarak öldürebilir."

"Biliyorum." dedi Alper elini saçlarından geçirerek. "Bak, emniyeti ayağa kaldıramam çünkü somut kanıtımız yok. Ama kişisel olarak ikizleri korumak için elimden geleni yaparım. Belki çocuğa gözdağı vermeyi deneyebilirim ya da.."

"Dur!" dedim aklıma gelen fikirle. "Gökhan!" Alper kaşlarını çattığında açıklamak yerine anlamasını bekledim. Pekala, büyük bir hataydı.. Tabiki anlamasını beklemek yerine açıklama yapmalıydım.

"Gökhan kim lan?" diye çıkıştığında ofladım.

"Eski bir arkadaş.." diye mırıldanırken gülümsedim. "Ben Gökhan ve abimle hallederim bu işi. Sonuçta abimin de eskiden tanıdıkları vardır."

"Doğru ya." dedi Alper parmağını şıklatarak. "Eymen kesinlikle doğru bir tercih. Atmaca ismini kullandığında dize gelmeyecek adam tanımıyorum. Ama bu Gökhan neyin nesi hala anlamadım?"

"Off Alper.." dedim iç çekerek. "Lise zamanından kalma bir arkadaş işte."

"Niye benim bu arkadaştan haberim yok?"

"Çünkü görüşmüyorduk. Ama yardım istediğimde geri çevireceğini düşünmüyorum. Dolayısıyla şu an beni oyalıyorsun." dedim ve içine evraklarımı doldurduğum siyah çantamı alarak ayaklandım.

"Sana haber ederim." dedim ve odasından çıktım. Dışarda bir polisin içeri girmek için beklediğini gördüğümde istemsizce gülümsedim. Alper benim şapşal ve sevimli can dostum olsa da koskoca bir emniyet amiriydi ve benim yanımda her ne kadar ciddi durmasa da polislerin yanında nasıl ciddi ve profesyonel durduğuna şahit olmuştum. Tabi sonra bu halleriyle ölümüne dalga geçmiştim. Tıpkı onun beni mahkemede izledikten sonra berbat bir taklidimi yapması gibi..

Telefonla aramanın uygunsuz olduğunu düşünerek taksi durağının numarasını tuşladım ve bir taksi çağırdım. Emniyetin önünde beklerken Gökhan'ın hala aynı yerde olması için dua ettim. Sonra aklıma pek kullanmadığım sosyal medya denen zımbırtı geldi.

İnstagrama heyecanla Gökhan Karan yazarken garip bir şekilde onu özlediğimi farkettim. Egemen'le nişanlandıktan sonra iletişimimiz kopmuştu. Ben onu birkaç kez arayıp ziyaretine gitsem de o bana sebebini anlayamadığım bir biçimde oldukça soğuk davranmıştı. Aramızdaki bağ zayıflayarak koptuğunda hayatımda yer alan mükemmel arkadaşlarım bana onun yokluğunu hissettirmemişti.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 29, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Püsküllü Bela Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin