..Bozkırın Yenilmezi..Metehan..

44 4 0
                                    




..Bozkırın yenilmez ve korkusuz serserisi..Ama bir o kadar da,temiz kalplisi..Sahip olduğu yeteneklerin,başına iş açacağını.. dahası ailesini,babasını ve herşeyini kaybedeceğini nerden bilebilirdi..Ama bu bilinemezlik,ona kaderin bir cilvesiydi..

Elindeki taş ile,duvarları birbir çiziyordu..Hiç durmadan,düşünüyordu..çiziyordu..Bu ihaneti kabul edemiyordu..Birşeyler yapmak zorundaydı..Üvey annesi Yenşi'yi daha da ileri gitmeden durdurmalıydı..Tüm bu düşüncelerle boğuşurken,Yuezhilerin Lider Komutanlarından Aron,hücrenin önüne gelerek,acınası bakışlarla Metehan'ı süzdü ve:

-"Yakında ,otağınızı yerle bir edeceğiz.Ha..ha..ha..Biricik üvey annen verdiği sözü tutmadı.Ama sen yinede bizim elimizde büyük bir kozsun..Bakalım Teoman biricik TÜRK evladını,Çinli hanımına tercih edecek mi??yoksa hepsini birden mi kaybedecek..yakında göreceğiz..ha..ha..ha.."gülerek,alay etmeye başladı.Metehan,bir süre bu saçmalıkları dinlemek zorunda kaldı.Cevap vermeden,sadece sabırla bu eziyete tahammül ediyordu..Ancak,daha da vakit kaybetmeden bir çözüm bulmalıydı..Yavaşça parmaklıklara doğru yaklaştı ve Aron'a:

-"Şimdi şu askerlerini buradan gönder ve beni iyi dinle!"diyerek,ayar verdi.Aron,Metehan'ın o parmaklıklar ardında olması rahatlığı ve aynı zamanda korkusu ile biraz durup düşündükten sonra,söylediğini yaparak,askerlere işaret edip,dışarı çıkmalarını söyledi.Ve:

-"Söyle bakalım,eski veliaht..ha..ha..ha.." diye seslenerek,içindeki endişeyi bastırmaya çalışıyordu.Metehan,ölümü hatırlatan keskin bakışları,kanı donduran sesi ile ağır bir şekilde elini havaya kaldırarak:

-"Yoksa..bunu mu arıyordun?"diye sordu..Aron,orada öylece dona kaldı ve:

-"Bu..bu..sende ne arıyor!!!Bunu nereden buldun!!"diye haykırmaya başladı.Metehan,gayet soğuk bir tavırla:

-"Anlaşmak ister misin yoksa bunu buracıkta yok etmemi mi yeğlersin?"diye sordu.Aron,arkasını dönüp muhafızlara haber vermeyi düşündüğü sırada, Metehan:

-"şihh...sakın!Yoksa sen de biricik babanın gözünde,küçük düşmek mi istiyorsun?Bu askerlerin çoğu başkomutanın muhafızları,eğer bu mührün üvey anne Yenşi tarafından babanı yerinden edebilmek için sana gönderildiğini öğrenirlerse,sence ne olur...Dur..ben söyleyeyim..Buraya yanıma arkadaş olarak gelirsin..sonrası mı..sonrası malum..her halükarda sen bir ölüsün.."diye göz dağı verdi.Bu sırada muhafızlardan biri içeri hzılıca girerek :

-"Efendim!Acil bir durum var!"Aron,kendini toparlayarak :

-"Evet..Nedir?"

-"Efendim..Teoman askerleri ile üzerimize baskına geliyor!Şu anda yolu yarılamış olmaları an meselesi.Acil kurultay toplandı.Sizi bekliyorlar!"dedi ve izin isteyerek geri çıktı.Aron,hiç beklemediği durum karşısında korku ve endişe ile gezinmeye  başladı.Tam da bu sırada Metehan:

-"İşte sana bir fırsat doğdu.Kendini ve yeteneklerini gösterebilmen için..Eğer hala teklifimi kabul etmemekte ısrarcıysan,kardeşlerin liderliği kaptığında,buradan yer beğensen iyi edersin."diyerek onu ince noktasından vurmaya çalıştı..Başarılı da olmuştu.Aron,parmaklıklara yaklaştı ve Metehan ile yüzyüze gelerek:

-"Tamam..kabul ediyorum..hadi ver şu lanet mührü..birazdan herkes burada olur zaten..daha da vakit kaybet..hııııııh.."diye bir ses ile konuşması,Metehan'ın boğazından kavrayıp,kafasını parmaklıklara sıkıştırması ile kesilmişti..Öylece yere yığılmıştı.Metehan,elini çabuk tutarak,Aron'un belindeki hançeri aldı ve kilidi kırdı.Tam gideceği sırada muhafızlarla dolu bu yerde tanınmamak için Aron'un kıyafetlerini giydi.Hançeri ve mührü  alarak,oradan ayrıldı.Etraf muhafız kaynıyordu.Dikkat çekmeden çıkmayı başarmalıydı.Teoman'ın  geleceği endişesi herkesi panikletmişti.Herkes,bir yerden bir yere koşuşturup duruyordu.

Çıkış kapısına yaklaştığı sırada arkadan bir muhafız :"Hey..dur orda!sende kimsin!bana dön!"diye seslendi.Metehan cübbesinin altından gülümseyerek:

-"Tabiki!"dedi ve belindeki hançeri çıkartarak,askerin üzerine çullandı.Bir boğaz darbesi ile yere serdi.Durumu farkeden diğer muhafızlar:

-"Metehan kaçıyor!!durdurun onu!!!!"diye bağrışarak,Mete'nin peşinden kovalamaya başladılar.Mete,ana kapıdan kendini dışarı attı.Daha sonra hiç durmadan uzun çalıkların olduğu nehrin kenarındaki yere varıncaya kadar,koştu..


Hala peşinde olabilirlerdi.Ve dahası Teoman..onu bulursa sonuç daha farklı olabilirdi..Kaçmaya devam etti..devam etmek zorundaydı..saatlerce koştu..koştu..Çünkü,şimdi duramazdı..Yetişmesi gereken bir mesele vardı..!

!

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
ZAMANLAR ARASI AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin