Martin

358 18 3
                                    

Arkadaşlar, beklettiğim için özür dilerim. En çok vote yapan kişinin adını yazacağını söylemiştim. Ayriyeten istediği bir sözü de yazacağım. Diğer bölümden sonra isimleri açıklıyacağım. Uzattım size iyi okumalar :-) :-) :-) :-) :-)  Muck

***Martin***

"Ahh Martin seni çok özlemişim" dedi Claire. Kendisini çok seviyordum. Satanist e benzer bir stili olması umrumda değildi ve onu herşeye rağmen sevmeye devam edecektim. Onu dudaklarından öptüm. Dudaklarını bir farenin peyniri kemirmesi gibi kemiriyordum. Öpücüğüme karşılık verdi.

"Bende seni çok özledim bebeğim" dedim. Öpüşe öpüşe eve girdik. Onu kaldırıp vampir hızım sayesinde yatak odasına götürdüm. Kalçalarını sıktım. ve dudaklarından çok ateşli bir şekilde öptüm. Bir baktım ki büyüyle üzerimi çıkarmıştı. Sadece iç çamaşırımla kalmıştım. Bende onu soydum. Fakat onu soyarken dudaklarımız hiç ayrılmadı.

**********************************

Bunu en kibar şu şekilde söyleyebilirim: Birlikte olmuştuk :-) 

"Martin. Seni sadece buraya öpüşüp özlem gidermek için çağırmadım. " ee ne için çağırmıştı? Acaba para mı isteyecekti? Yok olurmu ya! Zaten medyum istediği zaman parmağını şıklatır hoop paracıklar.

"Seni dinliyorum" dedim.

"Buraya yeni taşınan biri var."

"Ee nolmuş?"

"Sözümü kesmede dinle! Çocuk köken bir vampir. Ve dciddi sorunları var, güçlerini kontrol edemiyor. Birini de öldürdü. Tabi bilmeyerek." dedi.

Köken vampir mi? hadi canım.

"Bana yalan söylemiyorsun değil mi? yani 200 yıldır yaşıyorum ve daha bir tane bile görmedim ve dahası onların birer efsane olduklarına inanıyorum."

"Ben sana asla yalan söylemem Martin ve gerçeği söylüyorum istersen kalbimi dinle"  Ben ona her konuda güvenirdim fakat köken bir vampirr.... Kalbini de dinledim gerçekten doğru söylüyordu.

Kırılmış gibi bir hali vardı. Dudaklarını büzdü. Bende dayanamadım öptüm.

Gülerek "Odun" dedi. sırıttım.

"Claire gerçekten özür dilerim ben sadece şaşırmıştım öyle demek istememiştim" Affetmiş olacakki dudaklarıma yapıştı.

"Claire bugün günlerden ne?"

"Pazartesine 2 saat var."

"Kökenin bilgilerini bir kağıda yaz sabah alırım."dedim. gerçekten çok merak ediyordum şu kökeni.

"Martin" dedi. bunu çok cilveli bir sesle şöylemişti. Bu arada eliyle göğsümü okşuyordu.

"Eveet?"

"Sabaha daha çok var." :-)  Ve dudaklarını öptüm.

***Leo***

Evin içinde bomba patlamıştı. Ve kulaklarım halen çınlıyordu. Ellerim kulaklarımda etrafa bakıyordum. Evde hiçbir şey yoktu. Derken başucuma baktım. Sadece çalar saatmiş. Demek vampir olmanın avantajları da var dezavantajları da var. Üstünde kapatma düğmesi vardı. Elimle dokundum ses kesilmişti. Saate baktım moleküllerine ayrılmıştı.

"Ahh lanet olsun en sevdiğim ayıcıklı saatimdi" diye fısıldadım.

Hemen banyoya koştum. Banyonun kapısını açarken kapı kolu elimde kalmıştı fakat kapı açılmıştı. Dişlerimi fırçalayacakken diş macununa orantısız güç kullandığım için diş macunu aynaya sıçradı. Bende diş macununu aynadan fırçayla alarak fırçaladım. Musluğu açayım derken musluk elimde kaldı ve yüzüme doğru su fışkırmaya başladı. Havluyu alıp üstüne koyacakken havlu askısı kırıldı ve dirseğim kalorifere değdi. Kaloriferden üstüme doğalgaz geliyordu. Artık ellerimle suyu ayağımla da kaloriferden çıkan dumanı kapatmaya çalışıyordum.

"Leo hadi oğlum kuyuya mı düştün." bağırarak dedi Pitt. Kapıyı açınca suratındaki ifadeyi görmeliydiniz.

"Hassiktir, naptın lan!"

"Kanka elimi attığım şey paramparça oluyor" dedim. Hemen doğalgazı kapattı ve evdeki suyu kesti.

"Ben ne bok yiyeceğim böyle" dedi.

"Boşver bir saçını tara, at ağzına sakızı, sık deodorantı bitti gitti" dedim. Dediklerimin aynısını yaptı. Sonunda yola çıktık. Artık Pitt in o mükemmel arabasıyla gidiyorduk. Giderken sokaktan geçen biri bana baktı ve gülümsedi. İçimde tuhaf bir his oluşmuştu. Herhalde arabaya bakıyor diye düşündüm.

Okula vardığımızda ben hemen sınıfa koşup Amelia nın yanındaki yeri kaptım.

"Günaydın"dedi  ve gülümsedi. Allah'ım gülümseyince sanki etraf daha da aydınlanıyordu.

"Günaydın" dedim. O sırada kulağıma fısıldamalar geldi.

"Duydun mu? okula yeni bir çocuk gelmiş. Leo kadar olmasada çocuk meteor mübarek"

"Hadi yaa nasıl biri???

"Uzun sivri siyah saçları var" dedi

Sanırım bu vampir kulağım sayesinde dışarıdaki kızları duyuyordum. Bir dakika siyah sivri saçlar ve meteor? Bu arabadayken bana gülümseyen çocuktu. Tam o sırada öğretmenimiz girdi. Dersimiz sağlık bilgisiydi ve Robert giriyordu.

Bana bakıp gülümsedi ve;

"Arkadaşlar bu yeni arkadaşınız. Kendisi Transilvania dan geliyor. " dedi ve kapıdan siyah saçlı ve kızların da diyebileceği gibi 'Meteor' birisiydi.

"Merhaba ben MARTIN"

Bölümle ilgili yorumlar gelsinn.... :-)


İçimdeki Canavar Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin