Bu ana kadar hikayenin devamını bekleyen arkadaşlara teşekkür ederim. Biraz vote ve biraz yorum bekliyordum. Beni affedin
Hayat zahmetli ve yolu uzun bir döngü... Doğar ölür tekrar doğarız. Annemiz, babamız, çocuklarımız, kardeşlerimiz hep değişir. Hayat döngü. Gözlerini aç kapat sonra tekrar aç. Ama ya ölümsüzlük? Bir ömürü bir kadınla geçirebilirsiniz. Peki ya bir sonsuzluğu bir kadınla geçirebilir misiniz?
Buzdan parçalar her tarafa yayılmış Düşüncelerimin beni sürüklediği yerde gerçeklikten kopmuştum. İçeriden ismim ile evi inleten Lord Voldemorta dönmek için bir ömürü düşünmem gerekmişti.
-Druella! Neden hala ayaktasın?
-Sadece bazı şeyler için dalmıştım...
-Ne gibi şeyler için?
Hatırlayamadığım şeyler için... Zorluk çeksem bile ne zaman sana alıştığımı ve yokluğunu hissetmeye başladığımı hatırlayamadığım için. Bu bebeğin beni sana neden bağladığı hatırlayamadığım için...
-bilmiyorum. Düşünüyordum daldım.
-git otur. Odamda ayakta dikilip beklemeni açıklayış şeklini beğenmedim.
-Bu hep yaptığım birşeydir. Lordum...
-Druella git dinlen. Kaybol gözümün önünden.
Ve yine oluyordu. Annesi gelip bize bebeği haber verdiğinden beri böyleydi. Gözleri beni buluyor sonra başka bir yana dönüyordu. Sesimi çıkarmadım. Odadan çıkıp salona indim. Son zamanlarda yaptığım gibi salona inip bir kitap okumaya başladım.
Boş geçen birkaç saatin ardından severus evde bitti. Yukarıdan aşağıya tüm heybeti ile inip yanıma geldi.
-Bay Snape? Beni ziyaretinizi neye borçluyum?
-sadece korumalığını yaptığımı bil. Benden habersiz bir yere çıkma ve kimse ile görüşme.
Kendi ilgilenmediği gibi peşime birde adamını takıyordu. Gözlerimi kapayıp kendime bir saniye verdim.
-Pekala Bay Snape. Söylediklerini yapacağım.
-Bu arada tebrik ederim. Bir bebeğin olacak.
-Evet sadece bana ait olan bir bebek.
-Güldürme beni Druella. Ne bekliyordun? Aile görmemiş birinden senin bebeğine babalık etmesini mi?
-Doğru söylüyorsun belki de artık umudu kesmeliyim. Nasıl olsa etrafta daha çok genç kız var...
-Doğru ama senin gibi bir taneye daha sahip değiliz.
-Ah Bay Snape ne kadar da değer kıymet bilen bir insansınız öyle.
Kahkaha attım. Yan ağız bir gülümseme ile beni selamlayıp geldiği gibi gitti.
-Aşkı bekleyen tek kişi siz değilsiniz Bay Snape...
Tekli koltuğuma oturup yeniden kitabıma döndüm. Gözlerim kapanır gibiydi.
***
-Toplu halde senden kurtulacağım bir gün gelecek!
Lordun sesi ile yerimden sıçradım. Onun dönüp dolaştığını ve kendi kendine bağırdığını görüyordum.
-Bu gelişin hayırlı olmadığını biliyordum.
Gözlerimi yeniden kapattım ve duymuyormuşum gibi yaptım. Lordun hemen ardından kadın sesi geldi.
-Bende genç olmak istiyorum Riddle. En az güzel karın kadar genç!
-Bana kafa tutmamanı öneririm. Tek hamlede canını alırım senin!
-Hiç birşey yapamazsın. Biliyorsun riddle. Ben var olduğum sürece varsın. Ya bana gençlik verirsin yada ölümün elimden olur.
-Biliyorsun ki dediğini yapamam. O benim eşim ve bir bebeği var!
-ben eşinin ömrünü değil bebeğinkini istiyorum... Ya sevgili eşin fark etmeden çocuğu bana ver. Yada bana bir çocuk bul riddle. Aksi halde sen biteceksin.
-sana hamile bir kadın vereceğim fakat bu benim eşim olmayacak. Ondan uzak dur.
-kendinden başkalarını önemsemeye başlar olmuşsun... Ne acı... Seni ölüme götüren de bu olacak.
-beni ölüme götürecek tek kişi Druella olur çık şimdi...
Bir iki dakika sonra sevgili eşimin kucağındaydım ve yukarıya odama taşınıyordum. Gözlerimi açmadan sadece kokusu ile bile onu görebiliyor gibi hissetmiştim. Derin bir nefes aldım ve onun kokusuna sığınmak için kendime izin verdim. Yatağa beni koydu ve ardından bir soğukluk hissettim. Bu yüzden ellerine yapıştım.
-Lordum lütfen gitmeyin... Beni yek başıma suçlu olmadığım bir konu için cezalandırmayın.
-Ah Druella yanılıyorsun. Bahsettiğim gibi çocuğumu taşımak bir suç olsaydı bile şu anda senden uzak durarak sana değil kendime işgence ediyorum. Şimdi yat. Sonra konuşalım.
Gözlerimden bir damla yaş düşüp yatak örtüsüne karıştığında kendime tekrar Snape'in sözünü hatırlattım. “Ne bekliyordun? Aile görmemiş birinden senin bebeğine babalık etmesini mi?” Snape'in sözü kulaklarımda çınladı. Doğru söylüyordu yapabileceğim birşey yoktu. Sessizce yatakta düşünmeye başladığımda ise rutin paradokslarıma girmiştim bile...
***
Gözlerimi açtığımda annem yatağımın başındaydı. Lord arkasındaydı. Ve onun hemen arkasında Severus Snape duruyordu. Doğrulmaya çalıştım ama yapamadım. Gözlerim ellerime gittiğinde yatağımın başına ellerimin bağlı olduğunu gördüm.
-siz ne yapıyorsunuz?!
Annem gözyaşları içinde beni tutup ayaklarımı bağladı. Kimse ses çıkarmıyor beni sabit tutmaya çalışıyordu.
- Ne yapıyorsunuz burada...
-Sus artık Druella! Bebeği alacağız.
Lord konuştuğunda yıllardır bir mekanizma gibi asla durmadan işleyen beynim tüm işlevini yitirmişti. Korku ile anneme baktım. Birinin bana yardım etmesi için bekledim ama hiçbir yardım yoktu. Gözlerimi kapattım burada ne oluyordu böyle...
-İyiliğin için bebek gitmeli Druella zorluk çıkaracağını bildiğimden bağlandın. İşimiz bitince serbest olacaksın. Şimdi artık gözlerini kapama zamanı.
Başımda değneğini sallayan ve benim bilincimi kapatıp hissizleştiren adam ile evliydim. Bebeğimi alan adam ile evliydim. Herşeye rağmen bunları daima bilmem için beni öldürmeyen adam ile evliydim.
Var oluşumu yok oluşuma çeviren adam ile evliydim...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kayıp Hikaye
Fanfictionbellatrix lestrange ve Rodolphus Lestrange'ın kızı Druella lestrange Hogwarts'a ilk başladığında herşey mükemmeldi. Kuzeni Draco Malfoy ve yakın arkadaşı Pansy Parkinson ile oldukça iyi geçiriyordu. Ama herşey lanet bir anda tepe taklak oldu. Lord v...