Kaybolduğumuz şehirlerin bomboş olmasına mı üzülmeliyiz yoksa o bomboş şehirde bile kaybolacak kadar aptal olduğumuza mı? Sessiz bir intikam soğuk bir nefes kadar uzağa gidebilir mi?
Druella Draco ile yaptığı anlaşmadan sonra kendini sessiz ve soğuk bir insan gibi tüm olaylardan uzakta ve geri planda tutuyordu. Herşeyi görmezden geliyor asla konuşmuyordu. Aynı evin içinde Lord'la bile karşılaşmıyor var olmamış sanki ölmüş gibi davranıyordu.
Nihayetinde Lord'un dayanma sınırını aşmış ve sinirden delirmesini sağlamıştı. O öğle Lord saatlerce hiç bıkmadan ve kızı zorlamadan sahip olduğu tüm sabrı ile kızın kapısında ismini seslenmiş kızdan tek bir cevap bile alamadığında vazgeçmişti.
O aralarda Druella ise Harry Potter ile uzlaşma sağlanmış bir mekanda görüşme yapıyordu. Harry başta bu nefrete inanmamış dahi olsa karşısındaki kızın hikayesini dinlediğinde kanı donmuş ve bu intikamın sebebine inanç sağlamıştı.
Küçük bir anlaşma yapmışlardı. Lord'un sonu kızın elinden olacaktı. Harry kabul etmişti. Ve Druella bildiği hortkuluk hikayesinin tamamını Harry'e anlattı.
Harry kızın bu kadar hızlı bir biçimde bu zekice planı yapışına hayran kalmıştı. Bu kızı Hogwarts'dan tanıyordu. Onun başka bir okula gittiğini biliyordu fakat gerçek hiç öyle değildi.
Druella cesurca görüşmeyi bitirdi. Kalan kısmı Harry Potter'a aitti. Onun becerisine kalmıştı. Sadece o muhteşem sonu beklemeliydi. İntikam planı yürüyordu.
***
Aradan aylar geçmişti. Harry Potter bir zavallı gibi tek bir hortkuluk dahi bulamamış Lord bir nebze bile zarar görmemişti. Druella bekliyor fakat savaş bu kadar yakınken kendi planını aptal bir çocuğa emanet etmiş olmaktan çok korkuyordu. Lord her an daha fazla müttefik kazanıyor çocuğun işi gittikçe bozuluyordu. Harry Potter'ın kılıcı aldığını öğrenmişti. Fakat tek bir hortkuluk dahi yoktu ortalıkta.
Günler birbirini kovalıyordu ki Harry Potter sonunda ilk hortkuluğunu yok etmişti. Lord büyük ölçüde zayıflamış ve Harry Potter için başında büyük bir ödül olan arama emrini vermişti. Sinirden delirmiş Druella ise bir nebze olsun huzur bulmuştu.
Aradan çok geçmeden kupa da gitmiş ve lanet olası hortkuluklar artık azalmaya başlamıştı. Lord bu çocuğun nasıl bunları yapabildiğini araştırıyordu ve Draco Druelladan aldığı tüm bilgileri Harry'e iletmekle meşguldü.
Bellatrix ortalıkta onun kasasına giren cüretkar deliyi ararken Druella hızlandırma amacıyla Harry'i bir nevi görünmez bir hale getirme amacındaydı. Lord onu bulursa bir çuval incir mahvolacaktı. Bu yüzden Druella her ne olursa olsun canını ortaya koyup planı için savaşmak zorundaydı. Biliyordu ki hiçbir sonuç azimsiz var olmazdı. Gözleri ardına kadar açık ve var olan tüm büyü kitaplarını okumaya çalışarak çok zaman harcıyordu. Keşfettiği yeni şeylerin çoğu yardımcı olabilecek şeylerdi. Fakat müttefikler daima Harry Potter'ın yerini Lord'a fısıldarken nasıl olupda Druella başarıya ulaşacaktı bilmiyordu.
Lord zamanın büyük bir kısmını Profesör Dumbledore'un asasını almaya ve müttefik toplamaya vermişti. Tüm saflarda adamları vardı. Hogwarts kuşatılmaya hazırdı...
+18 smutumsu bir bölüm var okumak istemiyorsanız direk geçin.
Günün ilk güneş ışıkları kendini şafakta yavaşça belli ederken Druella çoktan kalkmış, dün tüm gününü kaybetmesine neden olan lanet olası kitabı aramaya devam etmek için kendini hazırlıyordu. Bu son ciltti. Tom Riddle namı değer VOLDEMORT'UN kendi el yazısı ile yazdığı son ciltti bu. Druella tamamen savunmasız ve yakalanırsa sonunun ölüm olduğunu bildiği bu tek kişilik kumarı oynamakta kararsızdı. Tüm evde aramış fakat bulamamıştı demek ki son çare olarak sevgili kocasının (!) odasına girmeliydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kayıp Hikaye
Fanfictionbellatrix lestrange ve Rodolphus Lestrange'ın kızı Druella lestrange Hogwarts'a ilk başladığında herşey mükemmeldi. Kuzeni Draco Malfoy ve yakın arkadaşı Pansy Parkinson ile oldukça iyi geçiriyordu. Ama herşey lanet bir anda tepe taklak oldu. Lord v...