Namjoon soğuğa rağmen üzerine mont almayışıyla ilgili sessiz küfürler ederken şirketin dışında beklemeye devam etti.
Arkadaşlarının fikrini bu sefer tek başına deneme kararı almıştı ve kesinlikle eline yüzüne bulaştıracaktı.
Soğuktan kızaran ellerini ceplerine soktuğu sırada kapıya yaklaşan kızı fark etti. Ellerindeki kutuyu sıkıca tutarak omzuyla kapıyı ittirdi ve içeri girdi.
Namjoon gözlerini kısarak şirkete doğru adımlarını atmaya başladı. Merdivenlerden yukarı çıkan kızı takip ederek üst kata çıktı. Tahmin ettiği gibi kız odasının önüne kutuyu bıraktığında gülümsemeden edemedi.
"Beni gördüğüne göre artık pratik odasına gidebilirsin."
Kız konuşana kadar dalıp gittiğini fark etmemişti bile.
"Ha?"
Kız tek eliyle önüne gelen siyah saçlarını geriye attarak Namjoon'a döndü.
"Yapacak daha iyi işlerin yok mu senin?"
Kızın gözlerine baktığında dudaklarını konuşmak için bir kaç kez açıp kapasa da söyleyecek bir şey bulamadı.
Kız dudaklarını birbirine bastırıp olduğu yerde hafifçe sallanmaya başladı. Namjoon'un sessizliği onu germeye başlamıştı.
"Mesajlarına rağmen nasıl böyle sevimlisin?"
Namjoon sonunda konuştuğunda, ağzından çıkan kelimelerin farkına sonradan vararak içinden bir küfür savurdu.
"Neden? Mesajlarımda fazla mı kabaydım?"
İstemsizce güldü ve kızın alaycı bakışlarıyla rahatladığını hissetti.
"Bilerek yapıyordun değil mi?"
"Belki."
Koridorun başından gelen konuşma sesleriyle kız hareketlendi.
"Sonra görüşürüz."
"Dani?"
Namjoon'un sesiyle duraksadı.
"Evet?"
Namjoon gamzelerini göstererek gülümsedi ve kızın bakışlarının gamzelerine kaydığını hemen fark etti.
"Seni görmek güzel."
Kız son kez gülümsedi ve şirketten çıkmak üzere merdivenlere yöneldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
toy | namjoon
Fanfictionbrroken: Gönderdiğim oyuncakların dili olmasını isterdim Çünkü kalbimi nasıl söktüğünü ancak onlar anlatabilirler 🌓010817