*****Bölüm 12*****

657 34 3
                                    

Arkadaşına bakış kaşlarını çattı Yıldıray'ın, tuhaf halleri günlerdir aynıydı gözlerinin altı bağımlılar gibi sararmıştı sınıfta sürekli uyuyordu eğlenceli çocuk gitmişti.

"Neden böyle?." Toprak'ta, durumun farkındaydı onun için üzülüyordu.

"Bilmiyorum ama öğrenecem." Sınıfta yalnız oldukları için şakağından öptü bahçede dolaşmak yerine böyle rahattı.

Okul bittiğinde Toprağı, eve bırakıp Yıldıray, gitmek istemesede zorla tamirhaneye götürdü işe başladığında üzgün oturan arkadaşına dayanamayıp işi bıraktı.

"İyi misin kardeşim?."

"İyiyim." Ateş, ona dik dik baktığında başka yere baktı Ateş, gidip yanına oturdu.

"Dökül yoksa zorlayım mı?." Konuşmadan bırakmayacağını biliyordu.

"Ben..." Ateş'e baktı. "Rüzğar'ı, seviyorum." Öylece baktı Yıldıray'a, her şeyi söyleyebilirdi ama bunu beklemiyordu mal gibi bakan Ateş'e göz devirdi.

"Bir şey söyle be mal gibi bakma."

"Rüzğar'a, bizim tanıdığımız."

"Mal mısın oğlum kaç Rüzğar, var tanıdığın."

"Siktir..." uzun süre sessiz kaldılar.

"Bu yüzden mi salak gibi dolanıyorsun ortalıkta adam seni istiyor zaten git konuş."

"İsteyen adam başkasını öper mi lan." Şaşkınlığı level üstüne level atlıyordu.

"Şunu doğru düzgün anlat piç taksit taksit konuşma." Her şeyi anlattığında Ateş, tekrar siktiri çekmişti.

"Oğlum yanlış olmasın adam senin arkandan koşuyordu."

"Hah arkayı alamayınca vaz geçti." Ateş, onun söylediğine güldü. "Üstelik olsa bile korkuyorum oğlum." En iyi Ateş, anlıyordu arkadaşını ikisi de dalıp gitti.

Ateş, çok iyi tanıyordu Yıldıray'ın, babasını ibne diye dedikodusu çıktığında onunla konuşmasına izin vermemişti 'benim göt verenle arkadaşlık edecek oğlum yok' demişti. Mahallenin ortasında dövdüğü çocuğu gördüğündeyse 'erkek adam böyle olur' demişti Yıldıray'ı, rahat bırakmıştı bu zihniyetli insanlar aşktan sevgiden anlamazdı.

Akşam eve döndüğünde salonunda koltukta yayılan Luc'ku, gördüğünde tepkisiz baktı Rüzğar'a döndü.

"Toprak, nerede?." Sıkıntıyla nefes verdi oda buraya kardeşi için gelmişti aradığında ağlıyordu çünkü.

"Odasında kendini kilitledi." Arkasını dönüp hızla odaya gitti Rüzğar da arkasından kapıyı vurdu kolu çevirdiğinde açılmadı.

"Güzelim aç kapıyı."

"Ateş..." ağlamaktan çatallaşmış sesi duyduğunda içi sızladı kilit sesiyle kapı açıldığında beklemeden Toprağa, sarıldı onunla birlikte yatağa oturdu.

"Telefonu neden açmadın." Bunun için mi ağlıyordu yani telefonu duymamıştı.

"Duymadım güzelim acil tamir bekleyen müşteri vardı." Doğruydu yolda arabası duran bayan bir müşteriye gitmişti.

"Bunun için mi ağlıyorsun?." Başını iki yana salladı.

"Babam aradı buraya geliyormuş." Rüzğar'a, baktı onayladığında iç çekti.

***** BEKLENMEYEN AŞK***** (DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin