17

2.1K 146 472
                                    

Kendi kendime iddaya girdim hayatımda yazdığım en uzun bölümü yazacağım

Media AckermanBae nın bugun bana verdiği levinin ôlum resmi. Ölecegini biliyordum ama resmi gorunce öldum ben... Bu yuzden siz de ölun diye buraya attim eheuehue

Hala ne olduğunu anlayamamış bir şekilde Levi nin yanında dikiliyordum. Patron denilen adam bizi kafeden atmıştı biz de ne yapacağımızı bilemez halde dışarıda ki kaldırıma oturmuştuk.

Kış aylarının getirisi olan serin havayı kafama takmamaya çalışsam da donuyordum işte!

En azından kız üzerime su dökmemişti...

Gözlerimi yere bakan Levi ye çevirdim. Neden o kızla konuşmuştu? Yoksa Mikasanın planı işe yaramış mıydı? Levi gerçekten beni kıskanmış mıydı? Ama kıza ne demiş olabilirdi ki?

Ellerini sıktığını fark edince gözlerimi kıstım. Kesinlikle yanımda durmaktan nefret ediyor olmalıydı.

"Konuşacak mısın?" diye sordum sessizliğe son vermek adına.

Gözlerini yerden kaldırmadan konuştu.

"Ne hakkında?" diye sordu.

"Kıza ne dedin?" diye sordum. Yüzü alayla kasıldı.

"Adını bile bilmiyorsun demek." dedi.

Haklı olması karşısında şaşırsamda çaktırmamaya çalıştım. 

"Kıza ne dedin?" diye sordum tekrar.

İç çekip elini pantolonuna sildikten sonra ayaklandı.

"Yine kaçıyorsun!" diye bağırdım arkasından bende ayağa kalkarken. Olduğu yerde durup sadece bekledi.

"Levi her zaman kaçar öyle değil mi?" diye bağırdım tekrar. Sınırlarımı zorladığımın farkındaydım ama yorulmuştum.

Kıskandıysa, kıskandığını belli etmeliydi. Seviyorsa, sevdiğini belli etmeliydi. Nefret ediyorsa direkmen söylemeliydi...

Her gün buna kafa yormaktan yorulmuştum. Sıkılmıştım...

Her şeyi düşünmekten, levinin neden beni sevmediğini anlamaktan yorulmuştum.

"Konuş artık! Her şeyi benim anlamamı bekleme, anlat!" dedim.

Hayatımda tüm ilklerimi Levi yaşatmıştı. Aşkı, nefreti, öfkeyi ve kini... Hiç tadmadığım duyguları taddırmıştı.

"Neyden korkuyorsun?" dedim en sonunda daha sakin bir ses tonuyla. İç çekip arkasını bana döndü.

"Bana yaklaşırsan ölürsün anladın mı? Uzak dur benden." dedi ve bana hiç bakmadan uzun caddede yürüyerek gözden kayboldu.
(Levi ve ereni birleştiricem ama levi şuan itiraf etseydi karakterine ters gidedi dndm)

Lanet okuyup kalktığım kaldırıma tekrar oturdum. Elimi cebime atıp bugün satın aldığım sigaraya baktım.

Önceden kesinlikle kullanmazdım ama her şeyi bir zamanı ve dayanma noktası vardı.

Dayanma noktamın sınırına gelmiştim artık.

Paketten kalın bir sigara çıkartıp parmaklarımın arasına koydum. Diğer cebimde olan çakmağı da bulup sigarayı ateşe verdim.

AsilzeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin