Asilze

18

Smut bölüm. Bol yorum yapın :))))

Odamda durmuş olanları düşünüyordum. Aslında daha çok saklanıyordum. Levi ile birbirimize açıldığımızdan beri (ne kadar açılmak denirse tabi..) utanıyordum.

Özellikle Arminin imâsından dolayı Levi nin yüzüne bakamayacağımı düşünüyordum.

Direkmen kızarıyordum ve bu durum tuhaftı...

Levi ye odaları gösterdiğimden beri yanıma da gelmemişti. O da mı utanıyordu yoksa?

Levinin utandığını pek görmemiştim bu yüzden saçma geliyordu.

Mutfağa inip dondurma aldım. Anmem dondurmayı sevdiğim için sürekli evde dondurma bulundururdu ve bu üniversiteye gidişimle değişmemişti.

Çikolata parçacıklı vanilyalı dondurmayı çıkartıp dondurma kabına koydum.

"Bana yok mu?" diye bir ses duyunca elimdeki tabak neredeyse yere düşüyordu.

"Sessiz gelmesene!" diye itiraz ettim.

"Ama eğlencesi kalmaz." dedi muzipçe.

İç çekip Levi ye de dondurma koydum.

Levi dondurma yerine bana bakıyordu. Ne var dercesine baktım.

"Arminin hediyesini kullanalım." deyince ağzıma tam bir buz gibi dondurmayı atıp beyin spazmı geçirmeye başladım.

Levi hala ciddiyetle bana bakıyordu. Yani ne dememi bekliyordu ki? Gel bebek kullanalım mı?

Hatta vücuduma dondurma sür yala Leviggg dememi mi? Aslında dondurma fantazisi sıra dışı olabilirdi.

Levi arkadaki soda şişesine bakınca sertçe yutkundum. Şişe fantazisi yapmayacaktı değil mi?

"Yeminle ölürüm levi!" diye bağırdım. Şişe fantazili yaoi okumuştum ve şişenin hiç bu kadar fazla kullanım alanı olduğunu bilmiyordum...

Levi kaşlarını çatıp bana baktı. Ben ise arkamı sağlama almaya çalışıyordum.

"Bak yırtılır falan, hastanelik olurum." diye itiraz ettim. Levi ne dediğimi anlayınca sesli bir şekilde güldü.

"Bu kadar sapık olduğunu bilmiyordum Eren." dedi gülmesini kesip.

Bana doğru gelip dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Bu biraz rahatlamamı sağlarken beni tezgaha yasladı.

eliyle yavaşça pijamamı sıyırırken öpmeye devam ediyordu.

Elimle boynundan tutup kendime bastırıyordum.

Karşısında çıplak bir şekilde kalınca parmağını deliğime getirdi.

Huylandım. Dokunduğu yer karıncalanıyor ve daha fazla dokunmasını istetiyordu.

Diğer eliyle kremi alıp sürdükten sonra parmağını içeriye yolladı. İçime giren parmakla hafif inleyip dudaklarımızı ayırdım. Levi boynumdan aşağıya öperek yahut yalayarak ilerleyip beni daha fazla inletirken ikinci parmağınıda soktu.

Tırnaklarımı sırtına geçirirken Levi deliği daha da genişletip üçüncü parmakla git gel yapmaya başladı.

Parmaklarla bile zevk alırken daha fazlasını isterken buldum kendimi. İnternette okuduğum bir şeyi hatırladım. Arkadan yapılan seks daha fazla istetirmiş. (Bu kesinlikle doğru. Yani kızlar siz siz olun evlenince sakın arkadan yapmayın zaten günah da. Aynı zamanda zararlı... Bunu nereden bildiğimi sormayın sjsk)

Levi sonunda parmaklarını çıkarınca şişeyi aldı. Öyle tiz bir çığlık atıp önümü kapatınca Levi daha fazla güldü.

"Şaka yaptım, hadi aç." dedi sonunda. Olumsuz anlamda başımı salladım. Beni kandırıyordu bir de, piçe bak ya...

Levi omuz silkti.

"İyi bu şekilde kal." diyip arkasını dönünce plastik kabı kafasına fırlattım. Öküz işte ibne. Beni bu halde mi bırakacaktı bir de.

Tekrar yanıma gelip bacaklarımı ayırdı.

Kendininkini içime yollayınca başımı geriye attım. Maroton koşmuş gibi terlemiştim ama bu daha zevkliydi.

Levi hızla içime girip çıkarken tırnaklarımla sırtını resmen kazımıştım. Biraz da o acı çeksin banane.

Arkadan girerken elini önüme atıp okşamaya başladı. Zevk o kadar çoktu ki konuşarak anı bozacak gücüm bile yoktu.
Levi içime boşalınca bende aynı anda gelmiştim.

Nasıl olduysa ilk kez zevkten kendimden geçmiştim.

Uyandığımda odamda Levi ile uyuyorduk.

Ben ondan önce uyanmıştım. Kalkıp kahvaltı koyayım diyecekken belden aşağıma vuran ağrı ile küfür savurup yatakta kalmayı tercih ettim.

Hala uyuyan levi ye baktım. Aklıma gelen hain fikirle gülüp masamdaki kaleme uzandım.

Cd kalemi ile Levi nin burnuna şey resmi çizince gülmemi tutamayıp Leviyi uyandırdım.

Hemen kalemi yere fırlatıp Levi ye baktım.

"Güzel çizdin mi bari?" diye sordu. Kalemi attığımı görmüştü dimi?

Elini boynuma atıp beni kendine doğru eğdi. Dudaklarımdan ölünce kendimi daha da canlanmış hissettim.
"Günaydın." diye mırıldandı.

"Günaydın." diye mırıldandım aşık olduğum kişiye...