"Bak bunlar vitamin hapların. Bunları çanatının bu gözüne koyuyorum tamamı?" diye sordu Ezgi.
"Tamam Ezgi" dedim.
"Bak sakın aa ben o hapları unutum falan demek yok. İçiceksin. Zaten ben dikkat edicem"
"Ezgi tamam." dedim artık bıkmış bir vaziyete.
Gözlerini devirdi ve geri yerine oturdu.
"Ne zaman çıkıcam? Buanldım burda."
"Abim çıkış işlemleri yapıyor." dedi Selin gözlerini telefonundan kaldırmadan.
Kapıya tıklanmasıyla kafamı kapıya çevirdim.
"Gir."
Barış gülümseyerek girdi.
"Nasılsın bakayım"
Kaşlarımı çatarak ona bakdım.
"Sanane" dedim.
"Ben ne yapdım şimdi?" dedi şaşkınca ve kendine gösterdi.
"Sus konuşma." dedim ve ayağa kalktım.
İçeriye elinde kağıtlarla Yağız geldi.
"Tamam çıkış işlemleri hal ettim."
"Hadi Selin bizde Rüyanın eşyalarını toplayalım" dedi Ezgi ve dolabın olduğu yere yürüdü.
"Kızlar ben hallederim" dedim yanlarına giderek.
"Saçmalama zaten iki üç parça eşya." dedi Selin.
Kafamı olumlu yönde salladım.
"Ezgi kan değerlerimi kime verdin." dedim.
"Bende" dedi Barış ve beni süzmeye başladı.
Kafamı kaşıdım ve çekinerek konuşdum.
"Şey"
"Bence hiç başlama. Sonra konuşucaz bu konuyu." dedi sert bir sesle.
"Neyi?" diye sordu Yağız merakla.
Gözlerimi büyüterek Barışa bakdım.
"Kan değerlerini" dedi.
Yağız ilk bana bakdı sonra Barışa.
"Emin misin? Benden birşeymi saklıyorsunuz?"
Güldüm.
"Tabikide hayır." dedim.
Yağızın telefonu çalmasıyla içim rahatladı.
"Efendim." dedi ve telefonun karşı taraftaki kişinin konuşmasını dinledi.
"Tamam arzu geliyorum" dedi ve sıkıntıyla telefonu kapatı."Arzu kim?" diye sordum.
"Aylanın öğretmeni-"
"Ve sen ona tek Arzu diyorsun? Hanım nerde?" diye sözünü kestim.
Pardon ama kısanç diye bilirsiniz böyle birşey yok ya. Öğretmene ismiyle hitap etmek ne?
"Güzelim. Arzu benim liseden arkadaşım."
Olabilir bu bir neden değil.
"Banane. Diyemesin" dedim ve omuzlarımı silktim.
Gözlerini devirdi.
"Ayla sıkıntı çıkarmış ben bir gidip bakayım. Sorun olmaz sana değilmi?" diye sordu.
"Olur tabikide. Bende geliyorum." dedim. Ceketimi ve çantamı aldım.
"İyi gel." dedi ve kapıyı açtı.
"Oğlum sana iyi günler ne kadar iyi olamasa bile" dedi Barış gülerek.
"Tatlım biz senin eşyalarını götürüz eve."
"Tamam. Çok sağolun yaa. Sizi yordum"
"Ay olurmu hiç ne yorması" dedi Selin kızarak.
"Bence yorman iyi oldu. Ee gelecek için alıştırma olmuş oldu."
Gözlerimi bugün ikinci kez kocaman açarak Barışa bakdım.
"Ne geleceğinden bahsediyorsun?" diye sordu Yağız.
"Aynen" diye katıldı Ezgi yağıza.
Bana bakdı. Lütfen der gibi bakıyordum.
"Lafın gelişi dedim. Kim bilir yarın ne olucak değilmi?"
Yağız hala inanmıyormuş gibi bakıyordu.
"Haklısın" dedi Ezgi.
"Neyse biz çıkalım. Hadi sevgilim" dedim Yağızı çekiştirerek.
Yağızın koluna girmiş koridorda yürüyorduk.
"Benden birşey sakladığınızı anlamıyacak kadar salak değilim biliyorsun değilmi?" dedi Yağız karşıya bakarak ve hala yürüyerek.
"Yok öyle birşey" dedim ve koluna daha çok sarıldım.
"Ee kokusu çıkar er yada geç" dedi.
Derin bir nefes alarak yoluma devam yürümeye devam ettim.
.....
Rüya ve Barış ne saklıyor?
Tahminleri alalım hemen.💁🏻
Yeni bölüm en kısa zamanda.💙

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlık Dünya
Teen FictionGenç bir doktorun hayatı birden değişirse ne olur? Hayatın gerçeklerini öğrenirse? Yada hiç umadığı bir aşk ile karşılaşırsa?