Yekta şöyle bir silkeledi kendini.Ne yaptığına kendi de bir anlam veremiyordu. Durdu ve düşündü.Şöyle bir etrafına bakındı.Buraya niçin geldiğini bilmiyordu.Bir şeyler anlamsızdı.Çevresi onun alışık olmadığı türdendi.İnsanlar, bir farklı gecesi bir farklıydı.Öylece sokağın ortasında dikildi.Yaklaşmak istediği meyhaneye şöyle bir baktı ve aklına o gece ki kadını getirdi.Sonra hiçbir şey olmamışçasına arabasına doğru yol aldı ve kafasındaki tüm geceyi sildi.
Berrin geçmişin tüm kirini kusuyordu.Unutmak istedikleri sahneler tekrar tekrar yer ediniyordu hafızasında.O ne kadar bırakmak istedikçe geçmişin izlerini, gölgesi peşindeydi hep..Şöyle bir bakındı İstanbul'a.Haykırdı yüzüne bir bir tüm pislikleri.Kaybolmak, yok olmak istiyordu.Denizle bedenini buluşturmayı arzuluyordu.Her şeyi silmek istiyordu hafızasından, tek bir iz kalmayınca dek kazımak istiyordu tüm geçmişi.Kimsesizdi, duyguları kimsesizdi.
Bir umut sığdırmıştı oysaki hayallerine.O bile çok geldi belki de..
Şimdi nasıl yeniden inanmlaıydı hayata?
Yaşam bir o kadar gerçek,yaşamak bir o kadar sahteyken şu Dünya'da..
Nasıl kalkacaktı düştüğünde,yeniden ayağa?
Nasıl tekrar uçabilmeyi öğrenecekti?
Yeniden umutlarını sığdırmaya çalışırken hayata,tekrar zamana, geçmişe hapsolacaktı!
Geçmişi peşini bırakacak mıydı bu sefer?Onlarca umut gökyüzüne fırlatılmayı beklerken?
Geleceği yeniden umutla dolu hayallere ev sahipliği yapacak mıydı?
Geçmişi silip geleceğe yelken açmaya yetecek miydi rüzgarı İstanbul'un?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEYAZIN SİYAHINDA
Teen FictionGrilerde kaybolmuş bir hayatın içinden.. Beyoğlu sokaklarında beyazlığı arayan siyahın hikayesi.. Bir o kadar masum bir o kadar kirli..?