-bu kitaptan görüp izlemişseniz yorumlarınızı beklerim iyi okumalar.
Şimdi önereceğim filmi biraz... ehu ehu
Videoyu tam izleyin anlarsınız.-bu arada Türkçesi var , İngilizce olanları zaten İngilizce diye belirtiyorum-
Böyle izlerken şey oluyorsunuz "yaw yoh artıkın yuh" .
Bazı yerlerde "ya buda mı gol değil" , kimi yerlerde ise "abi senin psikolojini sikiyim beynim yandı" oluyorsunuz. Evet insanlıktan çıkıyorsunuz "sorgulama ve manyak gayler" dünyasına geçiş yapıyorsunuz. (Öyle bir dünya var)Konusu falan da normal bir konu değil . Oyuncular desen bizim heri potır falan tanıdık giller (mi mi mi mizah show)
(-evet Dan harika öpüşüyor)
Sex sahnesi falan var , öpüşme var kısaca elleşme var o yüzden ne yapıyoruz? İzliyoruz.
Konusu;
John Krokidas'ın ilk yönetmenlik deneyimine imza attığı ve başrollerini Daniel Radcliffe, Michael C. Hall ve Ben Foster paylaştığı filmde bir cinayet dönemin en önemli yazarlarını bir araya getiriyor. 1944 yılında geçen filmde, genç Allen Ginsberg, Columbia Üniversitesi'ni kazanmış ve Lucien Carr ile burada tanışmıştır. Son derece havalı ve çekici biri olan Lucien'le karşılaşması Allen'ın hayatının en önemli dönüm noktası olur. Kısa süre içerisinde William Burroughs ve Jack Kerouc ile tanışmasıyla, bu dört genç adam toplumun kısıtlamalarının boğucu zırhından sıyrılıp tek gerçeğin edebiyat olduğu bir zihin yapısını benimserler. Gelenekleri reddedip yeni ve daha öncekileri hiç mi hiç benzemeyen bir akımı oluşturmanın peşine düşerler. Yeni ve bambaşka bir sanat akımı olan Beat Hareketi böylece ortaya çıkmış olur...
Kaynak: beyazperde
(Sarışın da erik gibi kütür kütür)