Sabah telefonumun mesaj sesiyle uyandım.gözlerimi zar zor açıp komedinin üzerindeki telefona uzandım .Deniz diye birinden mesaj gelmişti. Önemli deyil deyip telefonu geri bıraktım. Sonra bir anda telefonumda Deniz diye birinin kayıtlı olmadığı aklıma geldi. Hemen telefonumu geri aldım ve gelen mesaja baktım. Tam 5 mesaj vardı.
"Günaydın",
"Beni hatırladı mı?"
"Ordamısın?"
"Demek ki hala uyuyorsun"
"Neyse ben seni rahatsız etmeyeyim"
Yok artık. Cidden mi? Numaramı nereden bulduki acaba ?
Hemen o gün olanlar aklıma geldi ve sesli bir şekilde düşünmeye başladım.
"Hayır o zaman numaramı vermedim"
"Iı o zaman telefonumu çıkartmamıştım bile"
"Cık o zaman sadece konuştuk "
Kendi kendime ne zaman numaramı vermiş ilabilecegimi düşünürken annemin sesiyle irkildim;
"Kendi kendine ne konuşuyosun acaba sabah sabah "
"Hi-hiç ,öyle yani hiç yok bişe anniş sen niye geldinki?"
Bir anda ecel terleri dökmeye başlamıştım. Annem bana ciddi misin der gibi bakıyordu. Ama çok üzerinde durmadan normale döndü ve;
"Kahvaltıyı hazırladım ben çıkıyorum"
"Bu kadar erkenmi gideceksin işe? Hemde pazar günü iş mi olurmuş canım? Otur oturduğun yere."
Söylediklerimin bana bir terlikle geri dönecegini tabikide düşünemezdim.
Annemin terliğe uzandığını görünce bir anda pikeyi üstüme çektim.
"Sen büyüdünde bana hesap mı soruyosun bakalım? Hem haftasonu işler uzadığı için gidiyorum bende meraklı deyilim işe gitmeye"
"Dedi ve gitti" deyip pikenin altından çıktım ve hemen Deniz 'i arasam mı? mesaj mı atsam? diye düşünmeye başladım. Sonunda aramakta karar kıldım.
Çalıyor
Çalıyor
Çalıyor
Ve açtı
"Günaydın"
"Şey ....günaydın " ne diyecektim şimdi ben .
"Böyle duracakmıyız"
"Hı- hayır tabikide .şey ben seni aradım çünkü numaramı nerden bulduğunu soracaktım".
" şeyden işte"derin bir nefes alıp geri verdi"geçen gün seninle pastanedeyken lavaboya gitmiştin , o ara Pelin verdi"
Bunu duymamla şok olmam bir oldu ve agzım açık kaldı.
"Peki benim biraz işim var sonra....."
Deyip telefonu kapattım ve Pelin'nin numarasını çevirdim.*****
Hızla yolda yürürken kime çarptığıma bakmadan ilerliyordum.
Ta ki"Hey önüne baksana be " diyen birini duyuncaya dek. Bu sesi duymamla arkama dönmem bir oldu.
"Yine mi siz ?"
"Yine mi sen?"
Bunlar tatilde gördüğüm hatta Ezgi'yle beraber dövdüğümüz kızlardı.
"A pardon görmemişim çok silik bir tipsin de" deyip gülüşerek önlerine dönüp yürümeye başladılar.
Şu anda iki seçenegim vardı ;birincisi hiç takmayıp yoluma devam etmek,
İkincisi saç baş dalmak.
"Tabiki de ikincisi" deyip kızların üstüne yürümeye başladım. Tam elimi uzatıp ikisinde saçlarını tutacağım sırada birisi kolumu tuttu .
İnanmıyorum şu anda Deniz'le gözgözeydik ve o benim kolumu tutuyordu .
Ya yine mi sen? Ama sen hep niye böyle zamanlarda geliyorsun ki?
"Ne yapıyorsun sen?"
"Asıl sen ne yapıyorsun be çocuk bırak yolayım şunları"
"Şunlar dediğinden biri benim kardeşim ve benim kız kardeşime zarar vermene göz yumacagımı sanıyorsan yanılıyorsun."
"Kardeş mi? Şimdi sen bu yolukla kardeşmisin?"
"Abi sen nerden tanıyorsun bu silik tipli kızı?"
"Şşşttt sende sessiz ol,sana gelince küçük hanım telefonu yüzüme kapatarak ne yaptıgını sanıyorsun?"
Şaşkınlık içinde agzım açık bir şekilde bir Deniz'e bir kızlara bakıyordum.
Sonunda dayanamayıp "asıl sen benim numaramı habersiz bir şekilde alıyosun ve yüzüne kapatmama mı bozuluyosun valla pes."
Hızlı bir şekilde yoluma devam etmeye koyuldum bir an önce Pelin'lere gidip hesap sormam lazımdı.
******
"Ama çocuk yakışıklı dedin tatilden geldikten son..." konuşmasına izin vermeden lafını kestim.
"Ya biz sizle ve
Ezgiyle birçok defa gördüğümüz kişilere yorumlar yapıyoruz, ve eger hepsine numaramı verseydim .....
Ayrıca ya kötü biriyse. Ya olagan üstü sapıksa, ya ruh hastasıysa , ne yapacagım o zaman . hayır bir de annemi bilmiyor gibi daranıyorsunuz. Annemin öğrendiğini bi düşünsenize hem size hem bana ne yapar?" bu söylediklerimin hepsini bir nefeste sıralamıştım.
Selin ve Ceren bana şok olmuş bir ifadeyle bakıyorlardı.Sonra ikisi birlikte ayaga kalkıp beni alkışlamaya başladılar.
"Valla pes. Yani daha nasıl ilginç bir seneryolar uydurabilirsin çocukcağız hakkında acaba?
*****
"Yaaa çok tatlı değil mi şu çocuk"
Pelin Ceren'in kafasına yavaşça vurduktan sonra;
"Pis ergen o da neymiş bildiğin çocuk o. Baksana şu çocuktaki asalete , tatlılıga , yerim ben onu." izkedikleri filme yorum yapan Pelin ve Ceren'e
Yavaşça kafamı çevirdim ve tam ağzımı açıp birşey söyleyecegim sırada Pelin "ya tamam biliyoruz senin için hiçbiri yakışıklı değil çünkü dersler daha önemli falan filan ... Her zaman aynısını yapıyorsun ama insan şöyle bi yanda süzer degil mi? Ama yok Duru hanım imkansızı istiyor yanii....." dediği sırada kucagımda ki yastıgı Pelin'e fırlattım .
"Üff ama sıktınız haa yeter tam tamına lise 1 den beri çekmediğim kalmadı sizden yeter "
Lise birde Pelin ve Ceren'lerin alt komşusu benimle tanışmak istemişti ve bende açıkça reddetmiştim ama onlar hala benimle dalga geçip birbirimize çok yakıştığımızı, bir şans versem çok mutlu olacagımızı söyleyip benimle her fırsatta uğraşmayı aksatmıyorlardı. Ama ben değil sevgili yapmak benimle bu konularda konuşacagını anladığım herkezi -yakın arkadaşım da olsa- bazen üzülerek de olsa hayatımdaki yerini ona hatırlatıyorum. Bu yüzden de hiç sevgilim olmamıştı şimdiye kadar. Arkadaşlarımın da benden kalır bir hali yoktu aslında. Ceren benle yaşıttı , ve eskiden onunla aynı okuldaydık , şimdi ise benim okul değiştirmemden dolayı ayrılmıştık. -Ama asla samimiyetimiz ve arkadaşlığımız bozulmayacaktı-. Ne zaman birinden hoşlanmaya başlasa o kişiyle alakalı bir sorun çıkardı-hoşlandığı çocuğun sevgilisi oludu yada yine bizim takıldığımız kızlardan birine ilan-ı aşk ederdi - ve en son hoşlandığı çocuk , orta okuldan da tanıdığımız biriyle sevgili olmuştu ,hatta bu da yetmezmiş gibi hala Ceren'e umut vermeyi ihmal etmiyordu. Benim zavallı arkadaşım da hala hoşlanıyordu. Sonuçta gönül bu söz geçmiyordu....
*****
"Hı hı kesinlikle eğleniyorum ablacığım. Böyle salondan mutfaga, mutfaktan odama, odamdan tekrar mutfaga derken cidden evde kopuyorum şu anda"
"Kızım ne sosyal ilişkileri bozuk insansın sende varya, git bir gez , etrafta birşeyler yap saatlerce oturmaktan bıkmışssındır."
"Gerçekten çok zekisin, bu yaşta bu zeka hayran kaldım yeminle. Hayır buralarda eğlenecek yer varda ben mi gitmiyorum. Hem olsa bile tek başına tadı çıkmıyor be abla annem çalışıyor , sen ünüversite için şehir dışındasın , koluma takıp gezecek bi sevgilimde olmadığına göre...."Aslında buradan sonra babam hakkında bir şeyler söyleyecektim ama boğazıma oturan bir yumru buna izin vermedi. Ablamda bunu anlamış olacak ki bir anda konuyu değiştirmek için ;
"Aman yokmu şöyle yakınlarda bir yakışıklı. Hayır kendin bulamıyorsan ben bulayım buralardan?" deyince aklıma bir anda Deniz geldi. Ve içipte sarhoş olmaya çalıştığım çikolatalı süt bir anda bana ihanet edip beni öksürtmeye başladı. Ablamda hemen anladı ve;
"Var var kesin birileri var. Kız kimdir? , nedir?, nasıl biri ?, yoksa platonik mi?, yakışıklı mı ?, ayol yoksa karşılıksız mı? , hadi çatlatma da söyle beeee"diye yüksek sesle ve tek nefeste sıraladı. Bir yandan her ikimizide üzecek konuların kapanmasına seviniyorum ama bir yandan da bu konunun açılmasıyla utanıyorum. Ne diyeceğim şimdi acaba ." Yok bee nerdee.... Annem beni terlikle öldürür biliyorsun.... "
"Kızım sende karda yürüyüp izini belli etmeyeceksin. Hem seven insan herşeyi yapar , direnir..."
"Ya beni boşver de sen bir şey anlatacagım diyordun söylesene. Tarık eniştemle mi alakalı."
"Eveeeetttt bil bakalım ne olduuuu"
Ablamın çığlığıyla telefonu kulağımdan uzaklaştırdım. Sonrada merakla"ne oldu çabuk söyle meraktan çatlayacagım. yoksaa...."
"Evetttt beni ailesiyle tanıştırmaya götürdü. Mustakbel anne ve babamı çok sevdim , hatta görümcemle bile iyi anlaştım , galiba onlarda beni çok sevdi , beni çok iyi karşıladılar , çok sıcakkanlı insanlar hatta bir ara annesi 'gelin kızımız da çok güzelmiş'
Bile dedi. Ya Duru ne kadar sevindim anlatamammmm" onun mutluluğuyla ben de mutlu oldum. Ablam 3 yıldır ünüveristeye gidiyo ve seneye son senesi. 2,5 yıldır bi sevgilisi var ve ne kadar bir kaç kerecik yüzyüze görüşmüş olsakda gerçekten birbirlerini çok sevdikleri bakışmalarından bile belli oluyordu. Ve ablamda bir süredir ailesiyle tanışmaya götürmesini bekliyordu. Ve o da oldu .
"artık darısı evlilik teklifine"
"İnşallah o da olur. Şimdilik bunun sevinci bana uzun süre yeter."
Ablamın sevincinden sonra Konu geri bana dönmeden kapatmam lazımdı.
"Neyse ablacım enişteme selamlarımı ilet. Sonra görüşürüz."
"Hadi bakalım bu sefer atlattın. Bir sonrakine bu konuyu konuşacagız. Kimmiş o gönlünü fethedecek olan kişi, yada fethetmiştir bile . Şimdilik görüşürüz."
"Görüşürüz." en azından bu seferlik atlattım.Tam telefonu kapatmıştım ki yeniden çalmaya başladı. Ekrandaki isimle birlikte kalbimde ufak çaplı bir çarpıntı oluştu.
"Deniz arıyor"
Hemen telefonu açtım."Alo"
"Merhaba Duru şey... Eğer yanlış anlamazsan dışarıda bir yerde buluşup konuşabilirmiyiz.?"
******
Evet arkadaşlar bir bölümün daha sonuna geldik oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum. Sizce Deniz Duruyla buluşup ne konuşmak istiyor olabilir.
Bu konudaki yorumlarınızı bekliyorum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DENİZDEN GELEN AŞK
Teen FictionBir tatille basladı herşey sonrası ise asla eskisi gibi olamayacak Duru tatilde tesadüfen gördügü biri yüzünden hayatı değişti . Ama iyi yöndemi yoksa kötü yöndemi orası biraz meçhul . "Senin gözlerin denizin bulanmamış mavisi" dedim en son .sonraa...