Kaçırılmak

118 8 0
                                    

-Benim Ol

Bu notu okuduktan sonra ilk önce şaşırdım. Beklemiyordum. Bir süre yatağımın üstünde oturup nota baktım, not da bana bakıyordu. Aslında incelediğinizde yazının üstünkörü olduğunu anlıyordunuz. "Normal yazısı daha iyi olmalı."

diye düşündüm.

Hiç düşündünüz mü? Hepimize aynı harfleri öğrettikleri halde yazılarımız niye farklı? diye.

Yazılar da bir nevi parmak izi gibi bizi yansıtıyor olmalıydı.

Ayrıca çocuk bana "benim ol"  demiş ben yazıyı düşünüyorum allam.

Bir on dakika gezmeye giden mantığım geri geldiğinde odanın içinde garip dans hareketleri yapmaya başladım.

Aslında bu notu çerçeveletip alnıma kazıtsam yeri.

Daha fazla saçmalamadan notu özenli bir şekilde günlüğümün arasına koydum.

Belki dövme yaptırmayı düşünebilirim, hıhı sonra da babam benim üzerimde dövme yapsın.

İyi de bu nottan sonra ne yapmam gerekiyo? Onu aramalı mıyım?

Allam elim ayağıma dolandı şuan.

En iyisi mesaj atıyım da ne yazıcam?

Çok fazla düşünmeden ilk aklıma gelen şeyi yazdıktan sonraki 10 saniye içerisinde pişman oldum:

-Notu gördüm. Pencereyi açık bırakıyorum.

Biraz sonra cevap geldi:

-Ok.

Ok ne lan ok ne? Odun mu bu yoksa kafasını gerçekten simetrik parçalara mı ayırmamı istiyor?

La havle diyerek makyajımı çıkardım. Şuan o açık pencereyi biyerlerine monte etmek geliyordu içimden.

Olsun, en azından romantik bi not bırakmış. Valla ben olsam hiç biyerime güvenip de hele benim gibi bir kıza öyle bir şey yazmazdım.

"Notu alnıma kazıtmayı düşünüyorum yahu" 

Odun falan olsa da o nottan sonra mutluluktan gebericek hale geldim. Elimde olsa aşağı inip,

-Hade mahallemizin insanları halay çekek lelele.

diyeceğim bu saatte.

Yarın ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Ben de yarın ne yapmam gerekiyorsa "gelecekteki Açelya" ya bıraktım.

Biraz da o düşünsün hep biz mi düşüncez?

Biraz sonra da sevdiğim müziği kulaklıktan dinlerken uykuya daldım.

Bugün de çok yorulmuştum.

---------

Sabah Ateş'in getirdiği güzel kalvaltıyla, kulaklığımdan hala gelen sesle, ya da odamdaki tonlarca çiçekle uyanmadım.

Beni uyandıran şey yine Ateş'in standart odun kollarında boğulacak olmamdı. Ardından yatağımın önünde bana bakan aynaya sersemce baktıktan sonra uzun bir çığlık atıcakken yan odamda annemlerin olduğunu düşünen beynim bana Ateş'i tekmelemeyi önerdi.

Aynada gördüğüm şey karşısında hala gözlerimi kırpıştırıyordum.

Ben uyurken sorunlu Ateş siyah tahta kalemiyle kaşlarımın ortasını boyamış ve yüzümün her yerine  siyah benler çizmişti!

Şimdi gerçekten onu öldürecektim!

Onu tekmeleyip yüzünü yumruklanmaktansa daha iyi bir fikir geldi aklıma.

Aşkın Ateş HaliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin