3

716 53 5
                                    


Haftanın sonraki günleri Melis ve Ateş'in birlikte zaman geçirdiklerine emin oldum. Eğer mekanda biri yoksa diğeri de olmuyordu. Şüphelenmeye başlamıştım ve neden olduğunu bilmediğim bir şekilde kıskanıyordum.

İnsanların beni yemek yerken görmeleri için yemekhaneye gitmeye devam ediyordum ve Melislerle zaman geçiriyordum. İlk hafta olmasına rağmen onlara çok çabuk alışmıştım. İlk defa insanlarla bu kadar yakın oluyordum.
Ayrıca Melis ve Ateş'i beraber görene kadar şüphelerimi bir kenara bırakmaya karar verdim.

Cuma günü bu şüphelerimi doğrulamak için bir şans yakaladım.

Çıkış zili çalmıştı ve tam okuldan çıkarken Murat hocayla karşılaştım. "Nereye gidiyorsun? Bugün müzik yarışması hakkında konuşacağız." dedi. Ona haberim olmadığını söyledim. "Ateş sana söylemedi mi?" dedi ve 15 dakika içinde müzik odasına gelmemi söyleyerek yanımdan ayrıldı. Ateşle kesinlikle harika bir ikili olmuştuk!

Dışarı çıkarak şoförüme okulda kalmam gerektiğini, ne zaman çıkacağımı bilmediğimi ve eve yürüyerek geleceğimi söyledim. Onayladı ve gitti. Ben de müzik odasına ilerledim.

Müzik odasına girince içinde Ateş'in de bulunduğu 4 kişiyle karşılaştım. Ateş sınıfa girdiğimde beni gördü ancak tepki vermedi. Tepkisizliği beni sinir etmeye başlamıştı. Ateş dışında 2 kız ve 1 erkek daha vardı ve ben doğal olarak hiçbirini tanımıyordum. Bana merakla baktılar. Bakışları huzursuz hissetmemi sağlamıştı. Herkesten uzak bir noktaya oturdum. Ardımdan Murat hocanın girmesiyle rahatladım. "Merhaba çocuklar, umarım tatiliniz güzel geçmiştir." diyerek söze başladı.

"İlk haftadan toplandık çünkü geçen sene kendimize çok güvendiğimiz için kaybettik. Az alıştırma yaptık. Bu yıl bunu yapmayacağız. Öncelikle sizi yeni üyemizle tanıştırayım. Bize kendini tanıtır mısın?" Murat hoca bunu söyledikten sonra onun daha adımı bilmediğini yeni fark ettim. Sadece sesimi duymuştu ve benden emindi. Ayağa kalktım ve kendimi tanıtmaya başladım. Okula yeni geldiğimi ve çalabildiğim enstrümanları söyledim. Sözlerimi bitirince oturdum. Murat hoca tatmin olmuş gözüküyordu.

"Yeni üyemizle de tanıştığımıza göre haftaya çalışmalara başlayacağız. Yarışmada söylemek istediğiniz şarkıları getirin. Şimdilik benim söyleyeceklerim bu kadar. Sizin söylemek istediğin bir şey var mı?" Ateş izin için elini kaldırmadan konuşmaya başladı. "Neden yeni üye alıyoruz?" Murat hoca kendinden emin bir tavırla "Çünkü yeni bir sese ve yeni fikirlere ihtiyacımız var." dedi. Ateş hiç duraksamadan karşılık verdi. Bu çocuğun sorunu neydi? "O zaman seçmeler yapalım. İsteyenler başvuruda bulunsun ve bize yeteneklerini göstersin. Daha bir kez sesini duyduğunuz bir kişiyi seçmek ne kadar sağlıklı?"

Ateş'in böyle davranması bir bakıma haklıydı ancak daha az kaba olabilirdi. Murat hoca bir kaç saniye düşündü. Sonra kararını açıkladı. "O zaman, koridorlara seçmelere katılmak isteyenler için kağıt asacağım. Lara da seçmelerde yarışacak. Seçmeler sonucu karar vereceğiz ama şimdilik, benim için Lara bizimle. Şimdi tamam mı?" Ateş hariç herkes onayladı. Ateş her zamanki gibi sessizdi.Neden bu kadar umursamaz olmak zorundaydı ki?

Murat hoca dağılabileceğimizi söyledikten sonra beni yanına çağırdı. "Her ne kadar diğerleri senden emin olmamış olsa da seni ilk duyduğum anda potansiyelini gördüm. Seçmelerde başarılı olabileceğine eminim." Bu kadar kısa sürede bana olan inancını anlayamasamda mutlu olmuştum. "Teşekkür ederim. Seçmeler için çalışacağım." diyerek gülümsedim.

Ateş'in gıcıklığı yüzünden içimde oluşan burukluk kaybolmuştu ve kendime daha çok güveniyordum.Yarışmayı kazanmak için elimden gelini yapacaktım.

Okuldan çıkıp eve doğru yürümeye başlamıştım ki uzaktan gelen fısıltı seslerini duyunca dikkatimi o yöne topladım. Aslında duyduğum her fısıltı sesine tabi ki dönmezdim ancak fısıltının içinde kendi adımı duymuştum. Fısıltıların geldiği yere doğru yaklaştım. Okulun arkasında iki kişi konuşuyordu ve bu kişileri görmesem de seslerinden
tanıyabiliyordum. Ateş ve Melis.

Melis "...... yine de bir gariplik olduğunu inkar edemezsin," dedi. Neden benim hakkımda konuşuyorlardı? Gariplik derken neyi kastediyordu? Hiçbir şey anlamamıştım. Bu yüzden dinlemeye devam ettim. Ateş sessizliğini koruyordu. Melis devam etti. "Eski okulundan neden ayrılmış mesela?" Ateş bilmediğini söyledi ve devam etti. "Öğreneceğiz. Şimdi ona daha yakın olacağım. Hem yanında oturuyorum hem de müzik grubunda beraber olacağız."

Ateş'in bu sözleri beni şaşırttı. Daha bir kaç dakika önce benim müzik grubuna girmeme engel olmaya çalışırken şimdi neden benden bu kadar emin konuşuyordu?

Melis "Sen onun hakkında bir şey öğrenirken onun senin hakkındaki şeyleri öğrenmemesine dikkat et," dedi ve bana doğru yürümeye başladı. Endişeyle saklanacak bir yer aradım. Beni görmemeliydi. Hemen içeriye atıldım ve Melis'in gidişini izleyebileceğim bir sınıfın içine girdim. Saklanabileceğim tek yer perdenin arkasıydı.

Perdenin arkasından görüş açımdan çıkana kadar Melis'i takip ettim.
Melis gitmişti ama Ateş'in nefes alışlarını hala duyabiliyordum. Adım sesleri gittikçe yükseliyordu. Beni fark etmiş olamazdı. Eğer beni burda saklanırken görürse ne olduğunu bilmediğim şüpheleri artardı.
Birisinin dikkatini çekmek istemiyordum. Sadece sıradan bir hayat için geldiğim bu okul cehennemim olamazdı.

Adım sesleri gittikçe yükseliyordu ve kısa bir süre sonra kesildiler. Büyük ihtimalle sınıfa göz gezdirip beni arıyordu ama ben iyi saklanmıştım. Beni görmesine imkan yoktu.
Birkaç dakika sonra sınıftan çıktığında ben de rahatlamıştım. Yaklaşık on dakika sonra saklandığım yerden çıktım ve daha fazla aksiyonu bugün kaldıramayacağım için acele bir şekilde çıkış kapısına doğru ilerledim.
Yağmur atıştırmaya başlamıştı ve hava çok güzeldi. Kulaklıklarımı çıkarıp rastgele bir şarkıyı başlattım.

Kulağımda en sevdiğim şarkıcı ve kafamda bir sürü soru varken yavaş adımlarla eve doğru yürümeye başladım.

Kurtadamın İmkansızıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin