MJae:
- Bide geçmiş kendini tanıtıyor. Sen kendini ne sanıyorsun? O kız orada o açıları çekerken sen onu çektin. Sonra gelip onun karışısına ne yüzle çıkıyorsun.
Ben konuşmaya başladım.
- O gün seni öldürmüştü .
- Neyse tanıştığımıza göre artık ben işimin başına dönüyorum. Hepinize birer kulaklık veriyorum. Dışarı çıkmak istediğiniz an bana uyarı geliyor. Çıkabilirsiniz ama ben demeden kimse ile görüşemezsiniz.
- Ne kadar süre kalacağız burada?
- Ben ne kadar dersem.
- Bizi burada tutacak neyin var?
- Bunu siz istediniz. Elimde Min Ji'nin yasak olan bir yere girdiği bir video, Min Jae'nin birini dövdüğü bir video ve son olarak senin birini öldürdüğünün videosu var.
- Bunun sende olduğunu kanıtla.
- Peki.
Bulunduğumuz yer sadece büyük bir odaydı ve odada bir sürü bilgisayar ve bir monitör vardı. Monitöre yansıttı. Tüm videolar gerçekten vardı.
- Şimdi oldu mu?
Min Ji:
- Yoona biz zaten senin yanında duracağız. Nereye gidersen git.
- Neyse duygusal anlarınızı dinleyecek ve izleyecek durumda değilim.
Ben çok yorulmuştum gerçekten.
- Bize iş vereceksin anladım. Peki senin görevin ne?
- Orasını bana bırakın. Şimdi Min Jae sen Jimin'in arkadaşı olmaya çalışacaksın.
MJae:
- Kafayı mı yedin? Beni tanıyor.
- Biliyorum. Sen Yoona'yı bulamadığını söyleyeceksin. Ayrıca onu ilk defa görmüş gibi şaşıracaksın. 2 yıldır Yoona'yı aradığını söyleyeceksin. O zaman seni Yoona'yı bulmak için kullanabilir.
- Ama be..
- Min Ji sen Jimin'in en yakın arkadaşı ile konuşacaksın. Beraber çok vakit geçiriyorlar. Mutlaka yeri biliyordur.
- Ben onun yanındayken Jimin gelirse ne olacak? Ya ölürsem.
- Jimin'e görünmezsen sorun olmaz. Yoona'ya görevini sonra söyleyeceğim. Bu kadar. Şimdi hepinize adresleri veriyorum.
- Bir dakika ya. Sen hiçbir şey yapmayacak gibi duruyorsun.
- Min Ji verdiğim adrese git. Kaçmaya çalışırsan anlarım. Aynı şekilde siz de öyle. Neyse hadi işlerin başına.
Min Ji ve Min Jae gitti.
- Yoona sana gelince. Ben işlerimi hallettikten sonra seni yem olarak kullanacağım.
- Tamam.
- Korkmuyor musun?
- Hayır. Zaten burada senin gibi bir pislikle beraber kalıyorum. Bundan daha kötüsü olamaz herhalde.
- Peki nasıl düşünürsen düşün. Ben çıkıyorum. Kaçmaya çalışma kaçarsan zaten geri yakalarım ama beni boşuna uğraştırma.
- İyi tamam.
O da gitti. Koltuğa oturdum. Yağmur hiçbir zaman durmuyordu. Ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. Çünkü aklıma hep ormanda yaşadıklarım geliyordu. Hicbir zaman unutamayacağım o anılarım. Moralimin düzelmesi gerekiyordu. Ayrıca çok acıkmıştım. Hemen dolaba gittim. Dolapta hiç yemek yoktu. Sadece içecek vardı. Diğer dolaplara baktım. Sonunda bir tane çikolata buldum. Yaklaşık 7 aydır hiç çikolata yememiştim. Hemen yemeye başladım. Tadi gerçekten çok güzeldi. Ben yerken kapı açıldı. İçeri Min Joon girdi. Çikolata elimdeyken beni gördü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KATİL KİM?
Mystery / ThrillerBENİ ÖLDÜRMEK İSTER MİSİN? "o soruyu sorduğunda aklımda bir sürü düşünce vardı.." • Yazım hataları vardır takmayın.