Sevgili okuyucularım!
İyi okumalar. Oy atmayı ve yorum yapmayı unutmayın lütfen.
Umarım beğenirsiniz.
Sizleri seviyorum. 🖤
---
"Naptın?"dedi Kai şaşkınca."Havuza attım."
Sehun omuz silkerken,"Gerizekalı mısın, hala çıkmadı mı?"diye bağırarak havuza koştu Kai.
"Dosyasında yazıyor.Yüzme bilmiyor!"
Bütün üyeler şaşkınca izlerken,havuzun içinde hareket etmeden duran kızı görüp hepsinin yüzü korku dolu ifadeye dönmüştü.
Kai hiç düşünmeden kıyafetleriyle havuza atladı.
Kızı kucaklayıp suyun dışına çıkardı.
Kafasını eğip dudaklarına nefes alıyor mu diye kontrol etti."Nefes almıyor Allah kahretsin!"
Zorla, üyelerin yardımıyla havuzun yan mermerine yatırdı Chaeyoung'u.Kalp masajı yapmaya başladı.
5 dakika ya yakın bekledi.Sonra hiç düşünmeden dudaklarını,kızın dudaklarına yaklaştırıp nefes vermeye başladı.
Geri çekilip bekledi.
Hiçbir hareketlenme olmayınca üyeler telefonlarıyla birilerini aramaya başladılar.
Kai nefes vermeyi bir kaç kez daha tekrarladığında yeniden geri çekildi.
"Hadi!"dedi bağırarak.
Hareketlenme olmayınca yaklaştı.
Yeniden yeltenecekken aniden Chaeyoung'un öksürerek hareket etmesiyle derin bir nefes verdi.
İyice öksürüp suyu çıkarttıktan sonra gözlerini açtı.
"Yüzme bilmiyorum."dedi fısıltıyla mor dudaklarını ayırarak.
Sonra ise Kai'nin 5 cm ötede ki yüzüne bakarak yorgunluktan uykuya yenik düştü.
Titremeye başladığını anlayınca Sehun kucağına almaya yeltendi.
Kai,"Hayır."dedi sinirli bir tonda.
Sehun itirazın sonrasından diretmeyip hızlıca içeri girip kaybolduğunda, Lay,"İçeri götürmeliyiz."dedi baygın kıza bakarak.Chen,"Aynen."dedi onaylayarak.
Kai kafasını sallayıp kızı yavaşça kucağına aldı.
Lay ve Chen dışında herkes içeri girdiğinde, Kai'yle birlikte Chaeyoung'u odasına taşıdılar.
Kapının kilitli olduğunu farkedince,
Chaeyoung'un cebinden anahtarı çıkartıp kapıyı açtılar.Kai yatağa yatırıp üstünü örttü.
Lay dolaptan çıkardığı battaniyeyi de yorganın üzerine koydu.
Kai kıza bir bakış atıp odadan çıktığında,Chen ve Lay'de arkasından kapıyı kapatıp çıktılar.
Kai hızlı adımlarla üst kattaki odasına çıktı.
Odasına girip üstündeki yarım kol tişörtü çıkardı.Üstüne kuru giysiler geçirip salona indi.
Bütün üyeler oturmuş olay hakkında konuşuyorlardı.
"Nerden bilebilirim yüzme bilmediğini?"dedi sinirle Sehun.
Suho ve Xiumin sessizliklerini hiç bozmuyorlar konu hakkında tek bir şey söylemiyorlardı.
"Emin olmadan bir şeye atlamasaydın."dedi Baekhyun.
"Bir şey olsaydı bunun vicdan azabını nasıl çekerdik?"dedi Lay üzgünce.
Hepsi Chaeyoung'tan nefret etmelerine ve onu hiç istememelerine rağmen bir şey olacak diye çok korkmuşlardı.
"Sehun ve ben suçluyuz.Ona ağır bir hakaret ettik."
Chanyeol'un soğuk bir şekilde konuşmasıyla herkes ona döndü.
"Ne gibi?"dedi Chen merakla.
"S*rtük."
"Aferin."dedi Suho sonunda sessizliğini bozarak.
"Ama o da beni çok zorladı hyung!"dedi Sehun karşı çıkarak.
"Ben kızla uğraşın bu evden gitmesini bile sağlayın dedim ama bu da artık sınırı aşmış."dedi Suho onaylamaz ifadeyle.
"Olan oldu."dedi dedi en sonunda konuşan, en büyükleri Xiumin.
"Konuyu kapatın,konuşmayın,yüz vermeyin.O gitmedikçe hayranlarımızla aramız açılacak."
Chaeyoung' a karşı nefret dolu olan Kai bile kurtarmak için çok uğraşmıştı.
"Ben biraz dolaşacağım."dedi soğuk bir sesle.
Kai kapıyı açıp dışarı çıktı.
Yürümeye başlarken Chaeyoung'un hayatında ilk kez bir erkeğin dudaklarına değdiğinin şokunu yaşamasının farkında değildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NEW MEMBER
FanfictionKarşımdaki 9 kişide tek tek gözlerimi gezdirdim. Elimdeki bavulu sıktım. Ne onlar konuştu ne de ben...