Her nekadar içimde kötü hisler olsada ecenin güzel sesiyle güzel birşey duymayı umut ederek beklemeye başladım
"Ee... Kardeşim birşeyler öğrene bildinmi?"
Sesimdeki alaycı ton hayal kırıklığını bastırmak içindi işe yarardı zeten hep gülümsemek insanlar inanırdı sizlere yada inanmak isterlerdi sonuçta kimse kimsenin derdine deva olmakla vakit harcamazdı kuraldı zeten bu. banane elalemden derlerdi insanlar hep kendilerini düşünürlerdi o kadar vicdansızdı ki insanlar" öğrendim kardeşim biraz bir şeyler"
Bu lafları söylerken ki yüz ifadesi dertli ve bir okadarda sinirliydi anlaşılan pekte güzel haberler alamazmışım ne güzel ama
"Ne gibi şeyler mesela ?"
"Evlilik gibi ve üste-"
Sözünü kesen ne ben dim ne de bir başkası kendisi devam ettirememişti neydi yani bu kadar kötü olabilecek tamam evlilikler bana göre aşktan ziyade güvendiğim gözlerinin her haresinde kendimi kaybettiģim yanımda olmayınca hasretiyle eridiğim kokusuyla nefes aldığım adamla olabilecek bir şeydi evlilik kolay değildi. Evliliğin getirdiği sorumluluklar. haklar tümüyle omuzlarınızda oluyordu ama bunu dile getiremeyecek kadar zorlaştıran neydi?"Ee davam etsene ece "
Bir kaç dakika yüzüme öylece baktı sanki söylemek zorunda hissediyormuş ama sonuçlarını kestiremiyormuş gibi elimi omzuna koyup hafifçe sıktım
"Bana söyleyebilirsin hem zaten babamlara konuşulan bir konu olacak kasma kendini hem önceden öğrenmem iyi olur seninle de konuşuruz "
El mahkum kabul etmiş şekilde etrafa bakındı şuan cümleyi toparlamaya çalıştığı belliydi
" evet... konunun evlilik olduğunu biliyorsun yani ikimizde biliyoruz bak kardeşim bu kişiyi sevmiyorsun ve kabul etmeyeceksin etmemelisin hep yanındayım sakın unutma"
Başta hernekadar saçmalamasa cümlenin can yakan cümlesini söyler gibi tek nefeste ve kesin bir cümle söyledi ne kadarda kesin söylemişti sevmiyorsun kabul etmeyeceksin ve etmemelisin bunu nasılda söylemişti
"Nasıl bu kadar kesin konuşa biliyorsun?"
Bir anda kahkaha atmaya başladı delirmiş gibi ona karşın bende gülmeye başlamıştım bu halline halının üstünde tepiniyordu bildiğiniz. kahkahası yüzunden gözlerinden yaşlar süzülmeye başlamıştı bir nebze olsun durdurabilmek için kolundan yakaladım ama oralı olmadı bile
Artık bende ona katılmış kahkahayla gülüyordum"Ece sus yeter artık allah canını almasın"
Sözlerimi duymuş olmasina rağmen hala gülüyordu yüzü kıpkırmızı kesilmişti el mahkum bende halıda bağlaç kurup onu seyrederek güldüm
Ece hala hıçkıra hıçkıra gülüyordu biraz olsun yatışınca karşıma geçti dizlerini kendine çekmiş kızarık suratıyla mal mal bana bakıyordu"Ece kardeşim ne oluyor? bir kendine gel!"
Sözümün üzerine sol kolunu omzuma yerleştirdi ve
"Nefes evlenecekmişsin!""Eee bunamı gülüyordun az önce?"
"Sen evlenecekmişsin hemde kiminle biliyormusun?"
" önce biraz sakin ol da söyle"
"Kadir "
Hayır bu sandığım kişi olamazdı ba-başka kadir evet başka kadir hem o pislikle tüm bağlantımız kesilmisti beni gorse hatırlamaz babam gorse tanımaz bence gözlerimi sıkıca kapatıp derin nefes aldım herşeyi unutmak istercesine bir nefesti bu düşündüğüm kişi olma ihtimalini elimmin tersiyle fırlattım ve o can alıcı soruyu sordum zorlama bir tebessümle"Hangi ka-kadir? Sen tanıyormusun?"
Sağ elini yüzüme yerleştirip iri gözlerimden akmaya başlamış göz yaşlarımı sildi bu an o kadar masum okadar huzur vericiydiki ama bu huzuru bozan kocaman bir huzursuzluk vardı içimde

ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAFDERUN
Teen FictionSadece bir şans. Sadece bir şanstı onun için. Nefes alabilmek, nefes olabilmek için, Ziftle kaplanmış ruhu için bir şanstı. Fetih edilebilmek için. Peki bedenindeki izleri nasıl silecek, çığlıklarını nasıl bastıracak ve vücudunu nasıl zaptedecekti...