'Mutlu olacak insanlar, kahkahayla doğarlar.'
Nurten İsmailoğlu❤❤Nedenini sorgular insan.
Neden?
Herşeyin bir sebebi vardır, ama yinede insan...
Ne bileyim işte! Neden bu hayatı yaşamalıydım ki?
Kesinlikle günahlarımın vücuduma tünediğini düşünmemiştim.
Çünkü; hiç bir insan,her ne yapmış olursa olsun bu şekilde ödeme yapmazdı.
Bilemiyorum...
Belkide yıllarca kafamın içinde anılarımın ruhumu deldiği uğursuz gecelerin bana getirisine zıt bir düşünceyle iyileşebilmiştim...Asla eskisi gibi olamayacağımın pekâlâ farkındaydım ama bu durum çok vahimdi.
Bundan günler önce, güneşin tam anlamıyla odama uğradığını düşünmüştüm.Tam o an içimi umut kaplamıştı ve neşenin damalarımda dolaştığına emindim.
Ama sonrası...
Sonrası çok garipti, farklı ve anlamsızdı.
Evet tamamıyla anlamsız...
Kadir'le neden tekrar kesişmişti ki kaderimiz.
Olayları aklım almıyordu.
Yaptığım şeyleride öyle...
Ne akla hikmet, Adana'ya gitme kararı almıştım?Mantıklı düşününce akıl kârı değildi elbet ama içimden bir ses bunu kabul etmem için zorluyordu beni.
Belki eskiyle yüzleşmek iyi gelecekti...
Ah! bu tamamen saçmalıktı...
Geçmiş beni daha beter bir hale getirecekti ve ben bunu bile bile kabul ediyordum.Bu ailenin bana bakış tarzı bile garipti zaten.
Kiminle göz göze geliyorsam ya ağlıyor yada sesi titriyordu.
Bu beni rahatsız eden tek şeydi sanırım.Fatih Bey'in odasından çıkan kokoş kız büyük ihtimalle benim hakkımda konuşuyordu.
Şu kadınların beni tehdit olarak algılaması kadar absürt birşey yoktu...
Ne demişti O?... 'Hasta kız'
Saçmalığın daniskasıydı süphesiz.
Beni tanımıyordu bu bariz belliydi çünkü; karşımda durmuş, endişeli ve birazda korkarak yüzüme bakıyordu.Yüzünde mimik dahi oynamıyordu sadece birşeyleri algılamaya çalışıyor gibiydi...
Yutkunma sesi kulaklarıma geldi ve sonunda dilinden güçlükle bir kelime çıktı."Sen?" Dedi sorar ifadeyle.
Kaşlarımı çattım, kesinlikle söylediklerini duymamdan endişelenmiş gibi değildi.
Patavatsız biri olduğunu anlamak zor değil gibiydi. Onu tanımıyordum ama az önceki rahat tavrı 'cadı' bir kişiliğe sahip olduğunu düşündürmüştü.
Ona hala cevap vermemiştim sadece, bandanamla uğraşıyordum.
Ne zamandan beri Fatih Bey'in yanımda olduğunu bilmiyordum...
O' da zerre kımıldamadan kadının tepkilerini izliyordu."Fatih!" Gözlerimi Fatih Bey'den
Ayırıp, kadına çevirdim.
Sesi titremişti. Bunu anlamamak için sağır olmak yeterliydi.
Ben daha ne olduğunu anlamadan Fatih Bey karşımda ki kadını sarsmamaya dikkat ederek alt kata indirmeye başladı.Kafamda okadar çok soru işaretleri vardı ki, beynimin sulandığını hissettim.
Ben hala merdivene bakadururken, Ece garip bir sesle konuşmuştu;"Ben birşey anlamadım ya!"
Aynı durumda olmamız çok doğaldı.
"İnan bende anlamadım." Dedim Omuzlarımı silkerek.
Ağır adımlarla kaldığımız odaya doğru ilerledik.
Kapıyı açıp direkt yatağa oturdum."Nefes, bak bu işin içinde bir iş var."
Garip bir durum olduğunu biliyordum evet, belkide bu büyük bir sorundu.
Birinemi benziyordum?
Yani, ne kadar benzeye bilirdim ki?"Az önceki kadının, sana olan bakışlarını gördün dimi?
Ya bildiğin hortlak görmüş gibiydi."Gözlerim odada bir ayna aradı.
Makyaj masasına yaklaştım yavaşça.
Aynadaki aksime uzun süre göz gezdirdim.
Berbat mıydım?
Hayır.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAFDERUN
Teen FictionSadece bir şans. Sadece bir şanstı onun için. Nefes alabilmek, nefes olabilmek için, Ziftle kaplanmış ruhu için bir şanstı. Fetih edilebilmek için. Peki bedenindeki izleri nasıl silecek, çığlıklarını nasıl bastıracak ve vücudunu nasıl zaptedecekti...