"Umut, uyanan insanların rüyasıdır."
———————3 ay sonra———————
3 aydır...
Okumadığı kitap, araştırıp soruşturmadığı insan, uğramadığı falcı, girmediği delik kalmamıştı.
3 aydır...
Beda kenti soğukla mücadele halindeydi. Sadece Beda değil diğer tüm kentler de evlerinin ocakları yanmadığından hastalıklı bir zaman geçiriyorlardı.
3 aydır...
Donya karanlık altındaydı. Öyle ki Hades'in ülkesindeki ateşler bile dinmişti. Tak yanan şey Beda ormanıydı. Gün geçtikçe alevi azalsa da içten içe yanmaya devam ediyordu.
Bunun tek sorumlusuysa Hades'ti. Hades Akhiroe'yi kaçırdığından beri evin simgesi, kalbin ve ocak ateşinin tanrıçası Hestia kan ağlıyordu. Bunun sonucunda da evdeki ocaklar bir türlü yanmak bilmiyor, yağan kardan dolayı da Donya soğuk ve karanlık bir kış mevsimi geçiriyordu.
Bedalılar orman yangını olduğu gün Hestia'nın başına bir şeyler geldiğini anlamışlar Noble'yle bağlantısı olan kentten bir kaç kişiyle Zeus'un karşısına çıkıp olan biteni özetle anlatmışlardı. Bunun üzerine Noble'den herhangi bir dönüş alamamışlardı. İşte Beda'da yaşayan insanların önem seviyesi bu kadardı!
.
.
.Hala tam anlamıyla sönmeyi başaramamış Beda ormanında yavaş ve yorgun adımlarla ilerlemeye devam ettim. Yanan odunlara basmak veya kömür halini almış sıcak dal parçalarının üzerime düşmesi vücudumda herhangi bir ize neden olmuyordu. Ormanı beşinci fetih edişimdi artık aynı şeyleri görmekten sıkılmıştım. Orman yandığı için her yer birbirinin kopyasıydı. Aynı sesler, aynı odunlar, aynı alev, aynı gri gökyüzü...Delirmek üzereydim! Ayağımın büyük bir kaya parçasına takılmasıyla yere kapaklandım. Canım cidden acımıştı ama kalkmak için bir çaba sarf etmiyordum. Kolumu dahi kıpırdatmak istemiyordum. Kömürle kaplanmış olan suratımı topraktan kaldırıp yanmaktan son anda kurtulan bir ağaca yaslandım. Derin bir nefes aldıktan sonra cenin pozisyonunu alarak uyumaya çalıştım. Biraz dinlenmek şu an için tek istediğim şeydi.
——————
Geçtiğin zaman nehiri geminle
Orada alçak kıyı var ve bir de koruluk
Uzun uzun kavaklar göreceksin, kısır söğütler
Karaya çek gemini
Sonra çık yola, Hades'in dev sarayına doğru
Orada üç büyük ırmak yatar
Güneş batarken göreceksin Hades'in ülkesi orada—————
Gördüğüm rüyanın etkisiyle hızla yerimde doğruldum. Vücudumda yer edinen terler bir süreliğine beni titretirken gördüğüm rüyayı aklımdan tekrar tekrar geçirdim. Kulağıma dolan kalın yaşlı bir ses bana aslında bunca zamandır gözümün önünde duran haritayı tekrardan gözler önüne sermişti. Nefes alışverişlerimin düzensizliğini sorun etmeyerek sırtımdaki çantadan kalem ve kağıt çıkarıp duyduklarımı kağıda aktardım. Yazmayı bitirdikten sonra kağıda umutla baktım.
Uzun zaman sonra umutluydum. Bir zamanlar Noble'deki okulda bize sık sık söylenen bir söz geldi aklıma. "Umut, uyanan bir insanın rüyasıdır." Üzerinde uzunca düşünecek olursak fazlasıyla anlam barındıran bu söz bugün Akhi'nin hayatını kurtarmakta işime yarayacaktı. İçimdeki başaramama korkusunu tam anlamıyla silip atamamıştım ama kendimi başaramayacağıma odakladığım zamanlarda da umudumu yitirmiş değildim. Her umudun içinde bir korku ve her korkunun içinde bir umut vardı. Benimki de öyle bir şeydi işte.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEDA KENTİ
FantasyBildiğiniz mitolojiyi unutun! Ölüm tanrısı Hades olur da yanlış tanrıçaya tutulursa... Mitoloji fazlasıyla karışacak! #1 mitoloji - 11/04/2023 (çok duygusalım çok teşekkürler)