BOŞLUK-4-

23 4 0
                                    


Şuan hala ayazı bekliyordum kimse yanıma gelmemişti o kız hariç o kızla da konuşup kimseye söylememesi gerektiğini söyledim. Artık pes etmiştim ayaz yada bir başkası gelmeyecekti. Gözlerimi uykuya hazırlamış ve kapatmıştım tam uykuya dalacaktım ki kapı açıldı bende gözlerimi fal taşı gibi açtım ve diklendim. Geleni tanımıyordum hey onunu ne gelen benim odama giriyor yeter arık bıktım. Çocuğa baktığımda ise yorulmuşa benziyordu birinden kaçıyordu galiba beni fark bile etmemişti odanın ışıklarını kapatmıştı. Ben karanlıktan korkuyordum ama.

-hey serseri ışığı aç korkuyorum ben.

-ananı ne yapıyım. Kim var orda valla şaka kaldıracak durumda değilim.

Ama bu çocuk beni ciddiye bile almıyordu. Korkum içimde büyüme başlamıştı gittikçe daha fazla korkuyordum. Birden hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım. Birden ışık açılınca tekrar korkmuştum ağlamamı durduramıyordum gittikçe şiddetleniyordu ağlamam. Kapa mı kaldırıp çocuğa bak tim oda korkmuştu. Ama benim gibi ağlamıyordu..

-he-r şey sen-ün sucun aptal. Sana korktuğumu söylem-iştim.

Söylerken ben anlamamıştım o nasıl anlayacaktı acaba. Çocuk birden üstüme yürümeye başlayınca korkmuştum. Kaçmak için yeltendim ama o sıkıca tutup sarılmıştı bana ağlamam yavaşlayınca kollarından çıkmaya çalıştım ama başaramamıştım. Birden kapı acılınca korkmuştum ve tekrar ağlamaya başladım bana sarılan çocuk acılan kapıya bakınca rahatlamıştı ama bana bakınca ofladı.

-abi ne yapıyorsun ya daha yeni susturdum onu. Çok kotu ağlıyor. Kulaklarım acıdı.

-aytaç senin bu odada ne işin var.

-ya abi şeylerden kaçıyordum sonra bu odaya girdim ışığı kapattım sonra birden biri ağlamaya başlayınca korkup ışığı açtım kızı ağlarken görünce sarıldım bende.

Ne yalan soyluyor.

-yalan soyluyor ben ona koktuğumu ışığı açmasını söyledim ama o açmadı sonrada ben ağlamaya başladım oda ışığı açtı o ışığı acınca ben korkup daha fazla ağlamaya başladım o da gelip bana sarıldı be sakinleşince onu kendimden çekmeye çalıştım ama gücüm yetmedi abi.

-abimi?

-e bir mantık benden büyük duruyorsun.

-acaba kaç yaşındasın.

-bilmiyorum.

-nasıl yani.

-sizin beni tanımadığınıza göre her şeyi anlata bilirim galiba. Şimdi be-

-deniz bunların burada ne işi var.

-ne biliyim biri salak gibi odaya girdi beni ağlattı sonra sakinleştirdi sonra diğeri girdi beni tekrar ağlattı.

-deniz ne saçmalıyordun sadece bir süre yanından ayrıldım neler yaptın gene.

-bir süre bir süremi ayrıldın ha ha ha güleyim bari lan sabahtan beri yoksun başıma neler geldi bir bilsen.

-bana ne deniz sabah olanlardan ben şimdi olanları soruyorum.

-iyi dinle anlatıyorum. Şimdi ben odada tam uyuyacaktım ki kapı birden açıldı sonra ışık kapandı bilirsin ben karanlıktan korkarım ya da yok sen bilmezsin sonra ben ağlamaya başladım sonra ışık açıldı ben gene korktum ve daha şiddetli ağlamaya başladım sonra bu çocuk gelip bana sarıldı ben ne olduğunu anlamadan sonra ne olduğunu anladım bunu itmeye çalıştım ama olmadı sonra şu abi içeri girdi ben gene ağlamaya başladım sakinleşmiştim ama abi içeri girince kokup tekrar ağlamaya başladım.

Hepsini bir nefeste söylemiştim. Her kez bana uzaylı görmüş gibi bakıyordu ama ayaz sinirliydi.

-ayaz iyimi sin.

-buraya gelene kadar evet.

-ama ayıp ediyordun bir şey yapmadım.

-yapmadın öylemi ben miyim bur da ağlayan he.

-sen benim canımı daha fazla acıtmak için mi geldin.

-evet o nün için geldim ama zaten başkaları senin canını benden önce acıtmış zaten.

Birden beyaz bir oda belirdi gözümün onun de oda çok güzeldi ama bir şey vardı bir kız çocuğu ağlıyordu. Köşeye yaslanmış ağlıyordu. Yanına gittim daha fazla ağlamaya başlamıştı.

-hey sakin ol ben seni korurum.

-hayır artık sen beni koruyamazsın.

-neden?

-sen daha kendini koruyamıyorsun benimi koruyacaksın abla.

-ablanım ben senin korurum seni.

-evet abla annem beni senden çok seviyor annem yaşıyor ama seni istemiyor. Babam ise o artık kötü biri seni hiç sevmiyor.

-ne- neden peki.

-çünkü sen öldün ölmüş birinden nefret eden annemiz ve babamız var abla.

-be- ben ölmedim ki bak bur dayım.

-bu bir düş abla sen öldün ve asla geri dönmeyeceksin. Eğer dönecek olursan sakın yanımıza gelme seni sevmiyoruz sen bizi bırakıp gittin.

Çocuk ağır konuşuyordu aynı ayaz gibi ama ben yaşıyordum neden her kez öldüğümü soyluyordu. Gözlerime bir ağırlık çokmuş tu gözlerim zaten kapalıydı. Sadece uyumam lazımdı.

BOŞLUK-KARALIK-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin