Good Friends?KookV

-9-

Yeni bölüm geldi şaşırdınız mı mdkfkdkdfh

Neyse bölmek istemiyorum açıklamamı son kısımda yapacağım, iyi okumalar🌸

"Evet Tae bir açıklama bekliyorum." Eve girdiğimiz gibi konuştuğu zaman gözlerimi devirmiştim. Daha kapıyı kapatmamıştım yahu. "Neden bu kadar kafana taktın anlamıyorum Jungkook." Kapıyı kapatıp içeri geçerken üzerimdeki ceketi çıkartıp asmıştım. Jungkook da deri ceketini koltuğun üzerine fırlatıp, koltuğa oturmuş ve iyice yerleşmişti.

Her zaman yaptığını yaptığında oflamıştım. "Jungkook bin defa sana o ceketini asmanı söyledim. Etrafa fırlatmanı değil!"

"Alış artık Tae."

"İyi de ben niye alışıyorum. Ev benim evim, sen benim kurallarıma alış!"

Sinirle bağırdığımda homurdanan sesini duydum. "Yine çemkirmeye başladın."
Birkaç saniye sonra kapıda elinde ceketiyle beliren Jungkook'u görünce bıyık altından sırıttım. Ceketi asıp bana döndü. "Oldu mu?"

Sevimlice gülümseyip kafamı salladım.

"Anlat artık."demişti beraber içeri girdiğimizde.

Şöyleki eve gelene kadar tonlarca şey düşünmüş, bir sürü fikri elemiştim kafamda.

Şuan ise ne diyeceğimi inanın bilmiyordum.

"Bak, nasıl anlatsam.." Uzatıp zaman kazanmaya çalışmamın ne kadar etkili olduğunu bilemesem de bir şeyler denemeye çalışıyordum işte.

Hafifçe boğazımı temizledikten sonra ağzımı açtım ve yalanların dilimin kontrolünü ele geçirmesine izin verdim.

"Aslında uzun zamandır takip ediliyormuş hissine kapılıyordum. Bugün de aynı şeyi hissettim fakat olan bir şey yoktu. Yani, hepsi depresyondayken izlediğim korku filmlerinden dolayı oluyor eminim. Hem sen varken korkmama gerek de yok zaten." Konuştuktan sonra şirince gülümsemiştim. Ardından hiçbir şey söylemesine izin vermeden konuyu değiştirmeyi akıl edebildim. "Hadi film izleyelim. Bence komedi olsun, eğlenelim biraz öyle değil mi? Filmi ben seçerim, sen otur burada." Hızlı hareketlerle televizyonunun yanına gidip altındaki çekmeceden filmleri çıkarttım ve fikir değiştirip hepsini Jungkook'un kucağına attım.

Yazık, aşkım neye uğradığını şaşırmışçasına saf saf bakıyordu. "Fikrimi değiştirdim sen seç, ben de abur cubur falan getireyim."

Bu sefer mutfağa yöneldiğimde Jungkook CD'lerle baş başa kalmıştı. Tabakları çıkarttığım zaman aşık olduğum ses içeriden sesini duyurabilmek için bağırdı. "İyi de Tae, biz bu filmlerin hepsini izledik!"

İşte, ergenliğimizden beri beraber olunca çoğu şeyi beraber yapıyorduk ve izlediğimiz filmler de cabasıydı. "İyi bak, illa vardır izlemediğimiz!" Ben de dönüt olarak bağırmıştım.

Cipsleri tabaklara doldurduktan sonra kola bardakları çıkarmakla meşguldüm ki arkamda, tam boynumun üzerinde bir nefes hissettim. Kalbim teklerken uzanmaya çalıştığım büyük bardakları Jungkook çoktan alıp tezgaha bırakmıştı bile.
"Sana o bardakları daha alçak bir yere koymanı defalarca kez söyledim."

Omuz silkerken hâlâ anın heyecanını yaşıyordum.
Arkamdan uzaklaştığında "Ben de üşendiğimi sana defalarca kez söyledim."diye mırıldandım.

Dudaklarını büzmüş ve buzdolabını açmıştı.

"Ne zamandan beri dolabında içki bulunuyor?"

Yaptığım işi anında bıraktığım zaman Jungkook'a dönmüştüm. Yutkundum, 'Aramız hiç olmadığı kadar bozukken teselli aradığım şey içkiydi, bana o güzel gülüşünü bile unutturuyordu' diyemedim.