Ayağa kalkıp ona doğru ilerledim.Elindeki çerçeveyi, elime alıp bir sürede ben inceledim.
Ufak bir iç çekip
"Bazı şeylerin aynı kalması gerekli."dedim. Elimdeki çerçeveyi yerine koydum, kafamı kaldırıp ona baktım."Yani en azından benim için."
Gözlerinden bir an için ufak parıltılar geçti ya da ben öyle sandım.
"Herneyse artık konuşacaklarımızı konuşalım da,kafa karışıklığım bir an önce son bulsun."
Biraz önce ki yerime oturup,onunda karşımdaki koltuğa yerleşmesini seyrettim. Onunla artık resmi konuşmaya karar verdim yani en azından bazı şeyler açıklağa kavuşana dek.
"Artık bir yerlerden başlasan diyorum Yoongi-ssi"
Oturuşunu dikleştirip"Neden resmi konuşuyorsun?"
"Sizinle herhangi bir samimiyete sahip olmadığımız için olabilir mi?
Kaşları çatıldı"Bu kanıya nerden vardığını sorabilir miyim?"
"Çoğu şeyden, bana olan tavırlarınızdan."
Çatık olan kaşları bu cümlemle birlikte havaya kalktı.
"Tavırlarım?"
"Evet tavırların!"
Ani çıkışım üzerine bana bakmamakta ısrarcı olan gözleriyle gözlerime baktı.
"Yani tavrınız, sanırım biraz unutkansınız?"
Gözlerinde ki ifadeyi seçemiyordum.
Konuşmamı devam ettirip"Hiçbir şey olmamış gibi davranmak hobiniz sanırım?"
Yüz ifadesi sorgular şekildeydi
"Ne demek istediğini gerçekten anlamıyorum."Sinirleniyordum"Ah peki daha açık konuşayım o zaman."
Gözlerimi kısıp"San- size mesaj attığımda bana verdiğiniz tepkiler ya da sizinle kafede buluştuğumuzda gösterdiğiniz asabi tavırlarınız mı demeliyim?"
Oturduğu yerde geriye yaslanıp, gözlerini yavaşca kapatıp açtı"Söylediğin şeyler tamda konuşmak istediğim konuyla alakalı."
Saçlarını karıştırıp"Öncelikli olarak şu sevgili meselesini konuşmak istiyorum."
Ellerini dizlerinin üzerine koyup, başını halıya çevirdi.
"Yoona benim sevgilim değil, hiçbir zaman olmadı."
Tek kaşımı kaldırıp,bu çocuk neyden bahsediyor diye düşünmeye başladım.
Her hangi bir tepki vermediğimi hissedince, kafasını kaldırıp bana baktı.
"Bir şey demeyecek misin?"
Ne demem gerekiyordu?
Hop!
Bir saniye
Gözlerimi irice açıp -gerçi minnacık gözlerimi nasıl irice açıcaksam-"NE?"diye bağırdım.
Ani çıkışımla zaten yaslı olduğu koltuğa daha çok sindi.
"Bir an şoka girdin sandım."
Gözlerimi kaçırıp"Pat diye söylemeseydin iyiydi."diye mırıldandım.
"Bir şey mi dedin?"
"Ha,yok,sen devam et."
Derin bir nefes alıp"Şuan yaşanan çoğu şey sen gitmeden önce planlanan bir oyundan ibaret."
"Oyun mu?"
Devam edicek...
Sonunda bunada bölüm atabildim gerçi kısa oldu ama beğenirsiniz umarım olaylar çok yavaş ilerliyor bu durum diğer bölüm düzelicek
Sabırla beklediğiniz içinde teşekkür ederim...
Okuduğunuz için teşekkürler..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eternally Grateful-Yoonnie-
FanfictionElmas nasıl yontulmadan kusursuz olmazsa, insanda acı çekmeden olgunlaşmaz.. - Konfüçyus Okuyan herkese teşekkürler... Yayın tarihi:2017 Tamamladı:2020