Para Avcısı 1

1. BOLUM

Keyifli okumalar :)

Para Avcısı ~ 1.Bölüm

Yer yer boyası dökülmüş, yer yer de grafiti ile renklendirilmiş binayı görünce minibüs şoföründen durmasını rica ettim. Tıklım tıklım olan ve birbirine yol vermeye zahmet bile etmeyen insanlar arasından kendimi zorlukla minibüsten dışarı attım. Eskimiş minibüs motorundan garip sesler çıkartarak uzaklaşırken önünde dikildiğim koca binayı süzdüm. Gerçekten de çok eskiydi. Okulun bahçesine girmek için geçtiğim büyük sürgülü kapının ardından tıpkı bina kadar eski duran güvenlik kulübesine ilerledim. İlk dersi kaçırdığımı bahçenin boş olmasından anlıyordum. İlk günden geç kaldığımı göz ardı etmeye çalışarak kulübeden çıkıp bana doğru ilerleyen adama ufakça gülümsedim.

"Buyur kızım?" diyerek beni karşılayan adam tonton bir amcaydı. Kısa boyu ve göbeğiyle tam olarak görevine yakışıyordu. Klasik okul güvenlikçisi.

"Merhaba, ben yeni kayıt oldum da müdürün odasını tarif edebilir misiniz?"

El hareketleriyle bana kısaca tarif ettikten sonra okul binasına girdim. Hemen solumda küçük bir dolap vardı. Birkaç tane ödülü raflarına dizmişlerdi. Eskimiş iki koltuk ve bir sehpayı bir köşeye yerleştirmişlerdi. Bunlar haricinde büyükçe panolar iki duvarıda kaplıyordu. Kısaca göz attığımda Ygs ve Lys için öneriler yazılıydı. Birkaç tanede güncel haberler ve okul ile ilgili bilgiler vardı.

Güvenlikçinin dediği gibi giriş katında, solda ki son kapıyı bulup tıklattım. 'Gir' diye seslenen sesi duyunca kapının kolunu indirip içeri girdim. Masada oturan kırk beş elli yaşlarında ki müdürün yanına yaklaştım.

"Merhaba hocam. Ben yeni kayıt oldum da. Sınıfımı soracaktım."

"Adın neydi kızım? Sistemden bakalım."

Evet, yeni bir acıyan bakışla karşılaşma vakti. Bu hiç değişmeyecekti. Yaşanılanların etkisi hep sürecekti.

"Feriha Yılmaz."

Müdürün ekranda olan gözleri bir süre donuklaştı. Ardından üzgün gözlerle bana bakıp hafifçe gülümsedi ve, "Tekrar başın sağolsun, kızım. Sınıfın 12 TM D."

Kafamı sallayarak geçiştirdim. "Sınıfımı tarif ederseniz ikinci derse yetişebilirim."

Yüzüme bakarak dalgınlaşan gözlerini irkilerek üstümden çekip masanın üstünde duran telefona uzandı. Üç haneli bir numara girip biriyle konuştu. Hemen ardından odanın kapısı tıklandı ve benim yaşlarımda bir çocuk odaya girdi.

Bana kısa bir bakış atıp müdüre döndü. "Beni çağırmışsınız, hocam."

"Gel, Doğu. Seni Feriha ile tanıştırayım. Yeni kayıt oldu."

Doğu ile birbirimize gülümseyip müdüre döndük.

"Feriha'yı 12-D sınıfına götür. Ardından görevinin başına dön."

"Peki, hocam." diyerek bana kafasıyla kapıyı işaret etti. Müdürün odasından çıkınca sessizce Doğu'yu takip ettim. İki kat yukarı çıkıp uzunca bir koridorun sonuna geldik. Solumda D şubesi sağımda ise C şubesi vardı.

Sınıfımın kapısına yaklaşıp Doğu'ya döndüm. "Teşekkür ederim."

"Ne demek, okulumuza hoşgeldin." dedi ve gitti. Geldiğimiz yolu geri yürürken arkasından onu süzdüm. Basketçi olma ihtimali vardı. Uzun ve yapılı bir vücudu vardı.