Hayaller Doğru: Lise

Bölüm 39

Hira;
Sabah baş ağrısıyla güne başlamıştım gözlerimi açıp açıp kapatıyordum sonradan aklıma gelen şeyle hemen yataktan kalktım ama başıma giren ağrıyla yavaşladım bugün okul vardı. Tabi siz şimdi soracaksanız o kadar zaman gitmediniz peki şimdi niye gidiyorsunuz hemen size açıklayayım 2 haftalığına izin almıştık okuldan ve dün son hakkımızı kullandık. Maalesef bugün de okula gidicektik. Yavaş adımlarla odamdan çıkıp Eylül'ün odasına girdim yanına varıp uyandırmaya çalıştım tabi sonuç uyanmadı en sonunda başımın ağrısını umursamadan bağırmıştım tabi bu bağırmamla Mira ve Deniz de uyanmıştı onlarda hemen odaya girip Mira konuşmaya başladı 

" kızım ne oluyor ne bağırıyorsun sabah sabah başımız çatlıyor zaten" demesiyle ona dönüp gözlerimi devirdim ve konuşmaya başladım

 "maalesef benim canım kankacığım bugün okul var ve biz okula gitmek zorundayız Eylül hanımı uyandırmaya geldim ama kendisi camış gibi uyuyor" dememle tekrardan Eylül'e döndüm baktığımda hala daha uyuyordu ay vallaha dayanamayacaktım hemen odadan çıkıp kendi odama geçtim ve hazırlanmaya başladım ilk başta banyoya girip rutin işlerimi halledip banyodan çıktım camın önüne geçip dışarıya baktım hava bugün çok sıcaktı bu havayı da bir ben anlamamıştım. Bir gün sıcak olur bir gün soğuk bugünde sıcak olduğu için ince giyinmeye karar verdim. Hemen camın önünden çekilip dolabımın karşına geçtim ve en sevdiğim şortumu onun üstünde bir şey alıp yatağın üzerine attım. Düzleştiriciyi fişe taktim o orada ısınırken bende hemen üstümü giydim ve ayakkabılarımı da giydim hemen düzleştiriciye baktığımda ısınmıştı hemen saçımı düzleştirip fişini çekmiştim isim bitmişti hemen yerde duran çantamı alıp merdivenlerden inmeye başladım. Mutfağa gittiğimde kızlar yoktu demek ki hala daha giyiniyorlardı bende hemen kızlara sandviç yapmaya karar verdim. Sandviçler hazır olunca kızlar aşağıya inmeye başladılar ve hemen mutfağa geldiler ve masanın üzerinde portakal suyuyla sandviçi görünce mutlu oldular. Hızlı bir şekilde kahvaltımızı yapıp ayağa kalktık en son çıkan ben olmuştum kapıyı kilitleyip anahtarı da çantama koymuştum etrafıma baktığımda kızlar arabalarına biniyordu bende hemen gidip kendi arabama bindim. Hızlı bir şekilde okula sürmeye basladık okulun otoparkına hızlı bir şekilde girdik ve tüm herkesin gözü bize dönmüştü. Onları umursamadan arabayı park edip indik etrafıma baktığımda kızlarda beni bekliyordu hemen arabanın kapısını kilitleyip kızların yanına gittim ve birlikte okulun bahçesine girdik. Dünden beri çocukları göremediğimiz için etrafa baktık ve ileride ki bankta oturduklarını gördük ve yanlarında birde tanımadığımız kız ve erkek vardi. Hemen hızlı bir şekilde yanlarına gitmeye başladık yanlarına vardığımızda Can bizi hemen fark etmişti ve konuşmaya basladı 

" benin güzel yengelerim ve benim güzel sevgilim hoş geldiniz ama biraz geç geldiniz sanki" demesiyle erkeklerde biz fark etmişlerdi hemen ayağa kalktılar ve bize sarıldılar tabi sarılmaları bittikten sonra Demir eniştemin kıskançlık krizi tutmuştu 

"evet sarılma faslı bittiğine göre bu kıyafetin hali ne Mira resmen eteğin yarısı yok ya da etek yok diyelim biz buna" demesiyle biz kızlarla birlikte gülmeye başladık. Benin güldüğümü gören Kıvanç hemen konuşmaya başladı 

"siz niye gülüyorsunuz Hira hanım hele senin şortunun hali ne resmen yarısı yok" demesiyle Eylül ve Deniz gülmeye başladılar. Tabi onlar için kolaydı sevgilileri onları kıskanmıyordu yada kıskansa bu kadar kıskanmıyordu . Erkekler böyle soru sormaya devam ederlerken onları bölen şey Deniz'in sesi oldu 

" ay ama artık yeter dimi giymişler artık bir daha ki sefere giymezler hem bunlar kim tanıştırmayacakmısınız" demesiyle Deniz'e katılmıştım gerçekten bize onların kim olduğunu söylemediler. Demir eniştem hemen söze girip