Bölüm 62

430 26 4
                                    

Hira;

Sabah birinin beni dürterek uyandırmasını o kadar çok isterdim ki maalesef ki öyle bir şey olmadı. Tam tersine güneş ışınlarıyla uyandım oflayarak yatağımdan kalktım ve banyoya girdim işlerimi hallettikten sonra banyodan çıktım ve üzerime hiçbir şey giymeden öylece aşağıya indim. Mutfağa vardığımda kahvaltı hazırlanıyordu bende hemen salona gittim ve biraz televizyona baksam iyi olurdu. Aradan kaç saat geçti bilmiyorum ama mutfaktan beni çağırmışlardı bende hemen koşarak mutfağa gittim ve kahvaltı hazırdı. Hemen oturup yemeğe başladım tabi babam konuşmaya başlayınca kahvaltım yarım kalmıştı

"ee kızım nasıl gidiyor sınava çalışıyor musun" diye sorduğunda ben onu tamamen unutmuştum sonra aklıma gelen şeyle hemen babama döndüm ve 

"baba şimdi ben burada 10 gün boyunca kalıcam ya işte ben akşamı dönsem yada 2 gün önceden dönmesem senin için bir sıkıntı olur mu" dediğimde babamın cevap vermesini bekliyordum eğer hayır derse burada harıl harıl ders çalışmam gerekicek ve sınava da yetişmem lazım. Tabi babamın dediği cümle ile çok mutlu olmuştum 

"şimdi kızım ben sana net bir cevap söyleyemem ne zaman söylerim cevabımı ben yarın doktora gidicem sende benimle gel bakalım durumum iyiye gidiyorsa burada 5 gün kalırsın sonra gidersin zaten tatilde buraya geleceksin" dediğinde mutlu olmuştum. hızlı bir şekilde kahvaltı mı bitirdiğim gibi odama çıktım ve bizim kızlardan Eylül'ü aradım ve sonunda açmıştı

 "kızım sen neredesin ya arıyorum açmıyorsun" dediğimde Eylül konuşmaya başladı 

"kızım napayayım ya mutfaktan çıktım şimdi salona geçiyorum dur bekle telefonu hoparlöre alıyorum he tamam mı" dediğinde mutlu olmuştum. Çünkü eğer Kıvanç oradaysa belki konuşur da sesini duyardım ama kesin bizim bu ameller çocuğu tembihlemiştir. Karşı taraftan ses geldiğinde düşüncelerimden ayrılıp sese yöneldim 

"Hira aşkilottom ballı çöreğim" tüm yemekleri sayıyordu tabi buda benim açıklamama sebep oluyordu. En sonunda hızlıca onu susturdum yoksa böyle devam etseydi tekrardan yemek yiyebilirdim

 "lan kızım sussana daha yeni kahvaltıdan kalktım senin yüzünden tekrardan acıkmak istemiyorum biraz sus nolursun" dediğimde en sonunda susmuştu

 "neyse ee mira hanım yok mu yanınızda " dediğimde ilk başta kimseden ses gelmedi ama sonra arkadan ses geldi 

"buradayımm ay canım sen beni mi özledin" dediğinde gülmeye başladım

 "sen kim seni özlemek kim " dediğimde herkes gülmüştü en sonunda konuşmamızı bitirmiştik. gerçekten onları şimdiden özlüyordum ve bir an önce İstanbul'a geri dönmek istiyorum hele ki o okulda ki Melisa canısı ile birlikte ettiği kavgaları bile özledim arkadaş demek ki birisini özlemek için ondan uzak kalınacakmış ay ben yine kendi kendime konuşmaya başladım. En iyisi biraz test çözeyim de rahatlayayım.

Eylül;

Hiranın araması ile çok mutlu olmuştuk tabi en çokta Kıvanç mutlu olmuştu en azından biz görüntülü filan konuşabiliyoruz ama o hiç bir şekilde Hira ile konuşmuyordum. Hemen kafamı kaldırıp Kıvanç'a baktım ve konuşmaya başladım

 "eee Kıvanç özledin mi Hirayı şimdiden" dediğimde gülmüştü sonra da konuşmaya başladı 

"aslında evet özledim yani izin verseniz hemen şimdi ya yanına giderdim yada onunla konuşurdum ama maalesef ki izin yok" dediğinde. Üzülmüştüm bende hemen

 "ya aslında biz izin veririz ama şimdi sen Hira ile konuşacaksın sonra böyle Hira'ya sözler söyleyeceksin bu salak arkadaş da kararını değiştirip İstanbul'a gelecek sonra babası da orada kalacak olmaz öyle şey" dediğimde. Herkes bana katılmıştı Miranın sesi ile hepimiz ona döndük 

Hayaller Doğru: LiseHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin