14.Bölüm(Amy Fazla Mutlu..)

294 16 3
                                    

EMMA

Güneşli bir güne gözlerimi açtım.
Üstüme salaş hırkamı geçirdim ve minik balkonuma çıktım.

İçime derin bir nefes aldım.
Artık geceler çekilmez olmuştu.
Her şey birbirine karıştı.

Bir arkadaşımı neredeyse kaybettim.Amy.

Aniden,hiç bir şey yokken.
Ama bir anda hayatıma Tom girdi.
İyi ki de girdi.

Sanırım şu hayatımda bana iyi gelen tek şey o oldu.

İçeriden çok büyük bir tıkırtı geldi.
Arkamı döndüm.

Üstünde biblolarımın durduğu küçük masa devrilmişti.

Kapım ise sonuna kadar açıktı.
Hemen içeri girdim.

"Tanrım neler oluyor."
Hırsız mıydı?

Günlük !

Tabi ki günlük.
Günlüğü sakladığım çekmeceyi açtım ve en altına ulaşana kadar karıştırdım.
Yoktu.
Gitmişti.

Yoksa...

O kadın.Dadı çaldı mı ?
Hızlı ama bir yandan da korkan adımlarla aşağı indim.

Etrafta görünen başka bir haraket yoktu.
Ama kapı odamın kapısı gibi sonuna kadar açıktı.

Bahçeye çıktım.

Çok korkuyorum.Elimizde büyük bir katili bulmak için fırsat vardı.

Belki de Dadıydı.

İçeri koştum ve telefonuma yapıştım.

"Hey Tom"
"Ne oldu canım ? Çok heyecanlı görünüyorsun."
"Heyecan değil de korkuyorum.Çok."
"Hey hey.Hemen oraya geliyorum."
"Günlük,günlük çalınmış."
Aslında az önce çalınmıştı.

"Ne ! Tamam tamam sen sakin ol.
Halledeceğiz."

TOM

"Jack seni uyandırıyorum ama çok önemli bir şey oldu."

"Tanrım ne oldu ?!!?!?!"

"....... 'nde buluşalım."

"Ben kendimi iyi hissetmiyorum.
Yatıyorum.Galiba hastalandım.
Boğazlarım gerçekten çok kötü.
Vücut sıcaklığımda çok artmış durumda."

"Hmm.Peki David."

Bir saat sonra...

Buluşacağımız yere girdiğimde Emma'nın ağladığını gördüm.

Belli ki çok korkmuş ve suçluluk duygusu hissediyordu.

"Hey birtanem."
"..Tom.."
"Ağlama hadi o kadın sana bir şey yapabilirdi."

"Yani 2 dakika balkona çıktım.
Hemen,hemen nasıl,nasıl ?"

"Senin suçun değil.O kadını artık gözaltına almak gerekiyor."

"Ama bir şeyi kesinleştirmeden bunu yapamayız."

"Elbette yaparız.Hemen David'i arıyorum."

"Ya o kadın hasta.Belki o suçlu değil.Kesin bir şeyler bulmalıyız."

"Günlüğü okuduk.O kıza nasıl davrandığını her şeyi."

"Bilmiyorum.Peki."

Yanağına kocaman bir öpücük kondurdum.
Sonra da gözyaşlarını sildim.

"David.."
"Ah ama ne var ? Tam dalıyorum sen arıyorsun...
Kusura bakma biraz sinirlerim bozuk.
Kendimi iyi hissetmiyorum da."

"Özür dilerim David.Sakin ol.
Sadece galiba katili bulduk."

"Ne ?!"
"Dadı."
"Ta,tam,tamam.Oraya geliyorum hemen.Biraz toparlanayım.
İlacımı içtikten sonra ordayım."

"Ne oldu söylesene Tom?"
"Sinirliydi.Şimdi geliyor."
"Sen ona katili bulduk dedin. O katil olmayabilir de."
"Bak içeri atmayacaklar hemen.
Sorup soruşturacaklar.

Madem şu ay içinde hiç kasaba dışına çıkan olmadı.
O zaman katil bizim içimizde kasabada.
Kasaba çok küçük bir yer.

Ve bu insanları çok iyi tanıyoruz.
Hiçbiri yapamaz.
E sorup soruşturdu David.
Hiç biri suçlu görünecek şeyler yapmamışlar.
Şüphelendiğimiz belli kişiler var.

Benim annem değilse,Amy olabilir.
Ya Amy ya da Dadı.Onlar çok şüpheci şeyler yapıyorlar."

"İçimden bir ses Amy olduğunu söylüyor."
"Umarım Dadı'dır."

Dakikalar sonra...

"Selam çocuklar."
"David selam."

Gerçekten de bitkin görünüyordu.

"Dadı'yı göz altına aldıracağım.
Görevlendirdim herkesi."
"Ya Jack ise ?" diye atladı Emma.

O da olabilir.
Onunla birlikte olmuş.
Belki de hamile olduğu için onu öldürmüştür.

"Hey hayır."
David elinden bir kaç belgeyi çıkardı.

"Otopsi sonuçları."

"Evet evet.Hadi bakalım."

"Kısaca açıklamak gerekirse.
İntihar olmadığı zaten kesin.
Bakın vurulmuş.Sonra da defalarca bıçaklanmış.Defalarca.
Her yerinden."

"Bu çok korkunç."

Emma daha da fazla ağlamaya başladı.

"Bence hem Dadı hem de Jack'in göz altına almalısın."

"Ama Jack o gece Tom'un annesiyle Rose ile birlikteymiş."

"Bilmiyorum ama Dadı da suçlu olmayabilir.Hatırlıyor musun Tom?Bize demişti ki
Ölmeden önce ki gece Julia'yı gördüğünü söylüyordu.
Koşarak uzaklaşmıştı.
Hatta o hiç bir şey yapmamıştı.
Bakmıştı öyle arkasından
Zaten
sonra da ölmüştü."

"Size yalan söylemiş olamaz mı?"

"Olabilir tabiki."

AMY

"........."

"Ne diyorsun sen.Artık hiç bir şey beni mutsuz edemez.Gel buraya sarılacağım."

"Tamam aramızda."
"Tamam eğer söylersem beni öldürürsün."

"Ben de seni seviyorum muck."

EMMA

Bir yarım saat kadar sonra falan oradan ayrıldım.
Teyzemi aradım ve okula gittiğimi söyledim.

Bugün önemli bir sınav vardı.
Buna girmek zorundaydım.
Okulu çok asıyordum.
Bu son seneydi.
Cinayet işleri beni etkilemişti.
Biraz ara vermeliydim.
Okula gittiğimde Ashley Amy ile konuşuyordu.
Onların abla kardeş olduğunu öğrendiğimde çok şaşırmıştım.
Hiç benzemiyorlardı ve Ashley yaşça büyük olmasına rağmen daha küçük görünüyordu.

Beni görünce ikisi de bir telaşa kapıldı.

Biz Ashley'in katil olup olamayacağını neden araştırmadık ki?

Amy bana çok uzun bir süre baktı.
Bakışları rahatsız ediciydi.
Ama çok mutlu görünüyordu.

Hiç olmadığı kadar mutlu.

Kesin bir şeyler çeviriyorlar.
Şu an ki yüz ifadelerini görseniz sizde öyle düşünürsünüz...


~Kasabadaki  Cinayet~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin