12. Bölüm Sana Ne

57K 875 35
                                    

12. Bölüme hoş geldiniz❤️

Burada kalıcı olan bir bölüm daha getirdim sizlere. Umarım beğenirsiniz seversiniz. Ben yıllar sonra yine çok severek yazıyorum.

Multimedyada Firuze enstrümantali var. Açarak okumanızı tavsiye ediyorum. Kahveleri de unutmayın oldu mu🌷❤️



Hande, ofiste oturuyor Kerem'in gelmesini bekliyordu. Telefon çalınca müsaade isteyip diğer odaya geçmişti ama hala gelmemişti. Kerem'in az önce söylediklerinin etkisi halen devam ediyordu. Onu tanıdığından beri altüst olmuş, sanki  hayatını hızlandırılmış şekilde yaşamaya başlamıştı. Bu halinden hiç şikayetçi değil, aksine çok mutluydu ve ayakları yere basmıyordu.


Midesinde kasılma başlayınca bekledi ama bu kez eskisi gibi hemen geçmedi. Midesi bulanmaya başladı, ellerine baktığında titrediğini görünce ellerini sıktı ama başı da dönmeye başlayınca panikle yerinden kalkıp derin nefesler alarak koltuktan tutundu. Hali gittikçe kötüleşirken öğürmeye başladı, alnından terler akmaya başladı. İki büklüm kalırken oturmak istedi ama yapamayınca o halde kaldı.


Kerem, telefonu cebine koyarak içeri girerken Hande'yi o durumda görünce yüzündeki gülümseme korkuya dönüştü. Hızla yanına gelip panikle kolunu tuttu.


"Güzelim n'oldu neyin var?"


Hande, cevap veremeyince Kerem korkuyla belinden tutarak koltuğa oturmasına yardım etti. Yatırdıktan sonra elini alnına koyup panikle nabzına baktı.


"Hande iyi misin, bir rahatsızlığın mı var? Güzelim hemen doktor çağırıyorum."

Hande, halsiz gözleriyle bakarken Kerem'in elini tutup aynı halsizlikle konuştu.


"Telaş yapmana gerek yok, başım döndü, sanırım tansiyonum düştü."


Kerem, çaresiz bir şekilde bakarken aklına gelen düşünceyle duraksadı.


"Güzelim, bugün yemek yedin mi?"

Hande başını olumsuz anlamda salladı "hayır, seninle kahvaltı yapmıştım ondan sonra açlık hissetmedim."


Kerem, üzgün gözlerle bakıp Hande'nin saçlarını okşuyor elini tutuyordu. Az önceki mutluluğu yerini korkuya bırakmıştı. Çünkü sevdiği kadının yüzü sararıp dolmuştu. Kalkıp su getirdi, oturmasına yardım etti. Suyunu içirdikten sonra alnındaki terleri silip sevgiyle baktı.


"İştahla yemek yediğini hiç görmedim. Sabah gözümden kaçmadı, iki lokma yiyip doydum diyorsun. Üstüne de sigara içiyorsun. Sonra vücudun dirençsiz kalıyor. Şimdi nasılsın güzelim?"

Hande'nin halsiz yüz ifadesi değişirken dikkatle Kerem'e baktı. Gözlerini kıstı ve anlam veremediği bir durumun daha içine girdi.


"Sen benim sigara içtiğimi nereden biliyorsun? Ben senin yanında hiç içmedim ki."

Kerem, bir an duraksadıktan sonra Hande'nin yakasını düzeltip şefkatle elini sıktı.



"Başının dönmesi geçti mi?


Hande, kafası karışık bir şekilde kendini kontrol etti. Mide bulantısı geçmiş gibiydi ama başı hafif hafif dönüyordu. "Daha iyiyim" dedi sessizce.


"Hiç itiraz istemiyorum doğruca yemeğe gidiyoruz."

Hande, itiraz edecek olunca Kerem parmağını dudağına getirip susturdu.


"KIŞ MASALI Yeniden yazılıyor!" "8. Baskısıyla raflarda" Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin