Yazar: fauxglitter
Çeviri: MonaBaekhyun'un telefonu Chanyeol'un mesajlarıyla yanıp sönmediği bir gün bile yoktu. Chanyeol, Baekhyun'a, internette bulduğu komik capslerden, hayatındaki küçük güncellemelere kadar, Starbucks'ta en sevdiği simitleri nasıl tükettiğini ya da Baekhyun'u ne kadar özlediğini mesaj olarak atıyordu. Bunu her ne kadar itiraf etmekten nefret etsede, Baekhyun Chanyeol'un mesajlarına işinden dolayı hemen cevap veremese bile sabırsızlıkla bekliyordu. Baekhyun ne zaman cevap verdiyse, telefonu hemen Chanyeol'un mesajıyla yanıp sönüyordu ve Baekhyun, Chanyeol'un boş zamanlarında telefonun başında kamp yapıp yapmadığını merak ediyordu.
Baekhyun, iki hafta önce akşam yemeğinden beri Chanyeol ile takılmamak için her daveti geri çevirmişti. Bahanesi ise daha Chanyeol'un borcunu ödeyememişken birde onun için para harcamasına izin veremezdi. Chanyeol ile yenilen yemeklerin ucuz olmayacağından ve onun ikisinin de beraber ödeme yapmasına izin vermeyeceğinden emindi. Chanyeol elbette bundan memnun değildi ama Baekhyun'un kararına saygı göstermeye karar vermişti. Baekhyun bir katır kadar inatçı olmasına rağmen, Chanyeol Baekhyun'un prensiplerine sıkı sıkıya bağlı bir adam olmasını takdir etmişti.
Ancak, Baekhyun'un reddetmeleri onu işyerinde Baekhyun'u ziyaret etmekten alıkoymamıştı. Chanyeol hergün fast food restoranı ziyaret edip bulduğu bir yerde Baekhyun'un işini yaptığı gibi oturup izlemişti. O güne ait programına bağlı olarak, günde sadece 30 dakika ila 5 saat arasında değişen herhangi bir zaman harcayabilirdi.
Bugün, Chanyeol öğleden sonra saat 3'te saçları dağınık ve kocaman göz altı çuvallarıyla görünmüştü. Baekhyun, her zaman ki koltuğuna oturan kırmızı saçlı erkeği görünce yüzü kocaman bir gülümsemeyle aydınlanmıştı. Baekhyun, Chanyeol'un niçin ölüm gibi göründüğünü tam olarak biliyordu, önceki gece kulüpteydi ve muhtemelen akşamdan kalmaydı bu hali.
Chanyeol, Baekhyun'a gece 2'de bir kaç tane sarhoş haldeyken Snap atmıştı ve Baekhyun arka planınında Hongdae'nin şehir merkezinde bulunan ve esas olarak elit ve zengin olan bir lüks kulüp olan Syrena olduğunu anlamıştı. Seksi görünen bir kadın Chanyeol'un bütün snaplerinde ona sarılmıştı ve Baekhyun tüm bunları izlerken beklenmedik bir kıskançlık krizi geçirmişti. Bu onu daha çok sinirlendirmişti, kıskançlık hissetmeye ne hakkı vardı ki? Chanyeol yetişkin bir adamdı ve istediğini yapmakta özgürdü.
Ancak Chanyeol'u önünde görmek, içindeki yabancı duyguları güçlendirdi ve Chanyeol'a lanet etti.
"Burada ne arıyorsun? Berbat görünüyorsun. Eve git ve dinlen." Baekhyun, Chanyeol'un akşamdan kalma olduğunu görünce kaşlarını çattı. Baekhyun hala üzerindeki alkolün kokusunu alabiliyordu ve Chanyeol'un çılgın gecesinden sonra eve gidip gitmediğini merak ediyordu.
"Günlük Baekhyun dozunu almam gerekiyordu." Chanyeol aptalca sırıttı. Endişeli bir Baekhyun, gerçek olamayacak kadar da sevimliydi ve eğer böyle bir baş ağrısına sahip olmasaydı Baekhyun'un kabarık saçlarını karıştımak için saçlarına uzanacaktı.
Baekhyun kafasını salladı ve yüksek sesle iç çekti. "Paşa gönlün bilir." diye söylendi Chanyeol'un önüne bir bardak ılık su koyup tezgaha dönmeden önce.
Minseok, ikisi arasındaki eğlenceyi seyretti. "Sanırım bu Park Chanyeol denen adam senden gerçekten hoşlanıyor. Hiç şüphesiz her gün buray geldiğine inanamıyorum. Bu adam gerçekten inatçılığın somut örneği."
"Evet, şimdi benden hoşlanabilir. Ama yarın kendine takılacağı yeni bir hedef bulacak. Ne tür bir adam olduğunu bilmiyorsun, kıyafet değiştir gibi sevgili değiştiriyor!"
"Ve onunla ilgilenmiyorsun? Hiçbir sekilde?" Minseok düşünceli bir şekilde sırıtarak Baekhyun'un yüzünü incelemek için eğilmişti, Baekhyun aniden kızarmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OF GOLD AND OBSIDIAN
FanfictionEn hızlı arabaları kullanan ve en iyi elbiseleri giyen Pis zengin Park Chanyeol, tek odalı dairesinin aylık kirasını ödemek için bile mücadele eden fast-food satış elemanı Baekhyun ile tanışır. Bu bir çeviri fanfictir. Yazarı FAUXGLITTER'dan izin a...